Ay: Aralık 2016

HZ. HAFSÂ R.A

HZ. HAFSÂ R.A Ömer b. Hattab’ın [R.A.] kızıdır. İlk eşi, ilk müslümanlardan Abdullah b. Huzafe [R.A.] ‘nin kardeşi Huneys [R.A.)’dir. Huneys Habeşistan’a ilk hicret edenler arasındaydı. Orada çok kalmadı ve bir müddet sonra geri döndü. Hafsâ, Rasulullah [A.S.] Medine’ye hicret ettiğinde Huneys’le evliydi. Medine’ye eşiyle birlikte hicret etti. Bedir Gazası’na katılan Huneys, bir rivayete göre

Diken Eken Adam

Diken Eken Adam Adamın biri diken ekmiş. Diken, yanından geçen insanlar için engel teşkil ediyormuş ve insanlara zarar veriyormuş. Adama dikeni oradan sökmesini söylemişler. “Yarın sökeceğim” diyerek dikeni sökmeye söz vermiş. İnsanların şikayetleri artmasına rağmen “yarınlar” hiç gelmemiş ve adam, dikeni sökmek için hiçbir çaba göstermemiş. Yıllar sonra dikenin kökleri derinleşmiş ve güçlenmiş. Sonunda belediye

"BENİ ÖLDÜRMEK İÇİN GELDİN!..

“BENİ ÖLDÜRMEK İÇİN GELDİN!..” “Siyer-i Halebî” kitabında şöyle anlatır: Bedir Vakası olduktan sonra, Umeyr bin Vehb el-Cühamî, Safvân bin Ümeyye ile bir gün Bedir Savaşında uğradıkları hezîmeti konuşuyorlardı. Umeyr bin Vehb’in oğlu bu savaşta esîr düşmüştü. Umeyr bin Vehb, “Eğer borçlarım olmasaydı ve çoluk çocuğumun perîşan olmasından korkmasaydım, Muhammed’i öldürmek için Medîne’ye giderdim”dedi. Bunun üzerine

Şirkin İlacı; Şükür ve Edeb

Şirkin İlacı;  Şükür ve Edeb    Şirkin sebebi, temelde eşyadaki gizli kabiliyetler ve insandaki gaflettir. Gerçekten dünya ve içindekiler insan için süslenmiştir. Bu süs insanın gözünü büyülemiş, gönlünü çekmiş; aklını sarhoş, beynini devamlı meşgul etmiştir. Bunun tek sebebi imtihandır. Bu imtihanla, Yüce Allah’a kul olanlar ile dünyaya kölelik yapanlar ortaya çıkacaktır. Vahyin nuruna ve peygamberin

Çağdaş Şirk

Çağdaş Şirk ‘Baksanıza! Allah yerde ve gökte olan nice varlıkları sizin emrinize verdi. Üzerinize gizli ve açık (zahiri ve batıni) nimetlerini akıttı. Hal böyle iken, insanlardan bir kısmı -elinde gerçek bir ilmi, doğru bir görüşü ve hakkı gösteren bir kitabı yokken- kalkar, Allah hakkında mücadele eder, boşuna tartışmalara girer.’ (Lokman/20) ayeti, insanoğlunun fıtratını ve tuhaf