Dini Hikayeler “BU AKŞAM HİNDİSTAN’DA”

Adam telaş içinde:

“Bu sabah karşıma Azrail (a.s) çıktı. Bana hışımla baktı ve hemen uzaklaştı. Anladım ki, benim canımı almaya kararlı…”

“Peki ne yapmamı istiyorsun?”

Adam yalvarır:

“Ey canlar koruyucusu, mazlumlar sığınağı Süleyman! Sen her şeye muktedirsin. Kurt, kuş, dağ, taş senin emrinde. Rüzgarına emret de beni buradan ta Hindistan’a iletsin. O zaman Azrail (a.s) belki beni bulamaz. Böylece canımı kurtarmış olurum. Medet senden!”

Hz. Süleyman, adamın haline acır. Rüzgârı çağırır ve:

“Bu adamı hemen al. Hindistan’a bırak!” emrini verir. Rüzgâr bu… Bir eser, bir kükrer. Adamı alır ve bir anda Hindistan’da uzak bir adaya götürür. Öğleye doğru Hz. Süleyman, divanı toplayarak gelenlerle görüşmeye başlar. Bir de ne görsün, Azrail (a.s.) da topluluğun içine karışmış, divanda oturmaktadır. Hemen yanına çağırır:

“Ey Azrail! Bugün kuşluk vakti o adama neden hışımla baktın? Neden o zavallıyı korkuttun?” der. Azrail (a.s) cevap verir:

“Ey dünyanın ulu sultanı! Ben, o adama öfkeyle, hışımla bakmadım. Hayretle baktım. O yanlış anladı. Vehme kapıldı. Onu, burada görünce şaşırdım. Çünkü Allah (cc) bana emretmişti ki:

“Haydi git, bu akşam o adamın canını Hindistan’da al!”

“Ben de bu adamın yüz kanadı olsa, bu akşam Hindistan’da olamaz. Bu nasıl iştir, diye hayretlere düştüm. İşte ona bakışımın sebebi bu idi.”

Kaynak: TOPBAŞ, Osman Nuri, Mesnevi Bahçesinden Bir Testi Su, Erkam Yayınları Altınoluk Dizisi 20, s. 150-151 Ahmet Turkan

dini hikayeler, hikaye, hikaye oku, kıssa, kıssadan hisse, öykü, dini öyküler, Azrail, Hz. Süleyman, Hindistan,  hikaye örneği, hikaye arşivi, dini hikaye arşivi, dini hikaye örneği, hikaye örnekleri, hikaye arşivleri, seçme hikayeler, 

Add a Comment

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir