İSLAMİ RÜYA TABİRLERİ K HARFİ

İSLAMİ RÜYA TABİRLERİ K HARFİ

İSLAMİ RÜYA TABİRLERİ K HARFİ 1 İlim Saati* KABAK: Hasta bir kimsenin rüyada kabak görmesi, şifa bulmaya ve afiyete ermeye delâlet eder. Rüyada kabak görmek, şanlı, yüce, itibarlı, insanlara yakın, iyi idareci, âlim veya doktor olan bir kimse ile tâbir edilir.

Bir kimsenin rüyada kabak tarlasından kabak topladığını görmesi, Yunus (a.s.)’ın kıssasına binaen selâmete ermeye ve hastalıktan şifaya delâlet eder.

Rüyada pişmiş kabak yediğini görmek, yediği miktarınca bir ilmi öğrenmeye veya dağınık olan şeyleri bir araya getirmeye delâlet eder.

Bazı kere kabak görmek keder, sıkıntı, dar geçim veya hastalığa yahut hapse delâlet eder. Bazan da rüyada kabak yemek, zihin ve zekânın iyiliğine ve insanın keskin aklına delâlet eder.

Rüyada kabaktan yapılan kaplar görmek, hafif ruhlu, faydalı, güzel ve yüce, şerefli kadınlara alâmettir.

Rüyada pişmemiş çiğ kabak yediğini görmek, münakaşa ve şerre işarettir.

Kab içerisinde olan pişmiş kabağı yediğini görmek, üzüntü ve keder ile tâbir olunur.

Eğer yediği pişmiş kabak, kab içinde değilse, o takdirde rızka ve kaybettiği şeyi bulmaya delâlet eder.

Kabak ağacı, malı olmayan bir fakire de işarettir. Kabak ağacının gölgesinde oturduğunu görmek, halk ile iyi geçinmeye delâlet eder.

* KABALIK: Vali veya yüksek makamdaki bir kimsenin rüyada kabalıkla anıldığını görmesi: “Eğer kaba, katı yürekli olsaydın onlar etrafından herhalde dağılıp gitmişlerdi bile.” (Al-i İm-ran, 159) mealindeki âyet hükmünce, vazifeden azledilmeye delâlet eder.

* KABARCIK: Kişinin rüyada vücudunda kabarcık görmesi, borç ve alacağı istemeye işarettir. Bazı kere de kabarcık illeti, mala ve malın fazlalığına delâlet eder. Bu sebeple rüyada vücudunda kabarcık ve çıban çıktığını gören kimsenin malı çoğalır ve zengin olur.

* KABE: Rüyada Allah’ın kudsî evi Kabe’yi görmek, hayırlı bir amelle müjdelenmeye delâlet eder. Kabe’yi görmek, Kabe’ye gitmeye de işarettir.

Rüyada Kabe’yi kendi evinde görmek, izzet, şeref ve şevkete delâlet eder. Rüyada Kabe istikametinde yürümek, dinde salâha ve müjdeye delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada Kabe’de namaz kıldığını görmesi, yüksek bir zattan kuvvet almaya, düşman şerrinden emin olmaya ve hayra ermeye delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada Kabe’ye nazar etmesi, korku ve şiddetten emin olmaya delâlet eder. Rüyada Kabe’ye varıp orada hac ile alakalı bir şey yapmak, yüce Allah’ın farzlarından emrettiği bir şeyi ifa etmeye işarettir.

Rüyada Kabe’nin harap olduğunu görmek, namazın terki ile tâbir olunur. Çünkü Kabe, namaza delâlet eder. Kabe, namaz kılanların kıblesidir.

Bir kimsenin rüyada Kabe’nin kendi evinde olduğunu görmesi, daimi bir saltanata, devlete ve insanlar arasında şöhret bulmaya delâlet eder.

Nablusî (rh.a.) demiştir ki:

“- Bir kimse rüyada, meleklerin, gökten inip ve Kabe’yi temelinden kaldırıp bir başka şehre koyduklarını görse, bu rüya, o yerde bir fitnenin çıkmasına, Müslümanların önderinin o şehirde bulunmasına delâlet eder…”

Rüyada Allah’ın kudsî evi Kabe’yi görmek, şu şekilde de tâbir olunur:

a) Dinde salâha ermek,
b) Sünnete ittiba,
c) Kur’ân-ı Kerim,
d) İlim sahibi baba,
e) Mescid ve cami,
f) Şerefli zevce,
g) İlim ve hikmet,
h) Namaz.

Kabe’yi rüyada görmek, cennete de delâlet eder. Çünkü Kabe Allah’ın evidir. Cennet de Allah’ın mümin kulları için yarattığı bir kudsî mekândır. Cennete kavuşmak ise, ancak Kabe’ye yönelmekle mümkün olur.

* İBRAHİM (A.S.)’IN MAKAMI: Rüyada Hak dostu Peygamber İbrahim (a.s.)’ın makamında bulunduğunu veya o cihete doğru namaz kıldığını görmek: “Orada apaçık alâmetler İbra him’in makamı vardır.” (Al-i İmran, 97) mealindeki âyet-i keri menin işaretince, hacca gitmeye, dini korumaya ve tam bir Müslümanlığa delâlet eder.

Yine rüyada İbrahim (a.s.)’ın makamına girdiğini görmek, korkudan emin olmaya delâlet eder. Çünkü Kabe’ye giren korkudan emin olur…

Bazı kere de o mübarek makamı rüyada görmek, melikler gibi yüksek rütbeye nail olmaya veya ilimle uğraşmaya delâlet eder.

* KABIZ: Rüyada kabız olduğunu görmek, rızık hususunda zorluk ve sıkıntıya delâlet eder. Kabız halinden kurtulmak ise, üzüntü ve kederden kurtulmaya işarettir.

* KABİH (Çirkin): Rüyada çirkin bir hal görmek, çetin bir kadına ve evlenmeye delâlet eder. Kabih hali, günah ve şer işlere de işarettir.

* KABİLE: Rüyada bir kabile veya toplu halde bir millet görmek, cemiyet işlerinde vazife almaya ve insanlarla kaynaşmaya delâlet eder.

* KABİL: Bilindiği gibi Kabil, Hazret-i Adem’in oğludur. Ve dünyada ilk cinayet işleyen kimsedir. Nefsine uyarak kardeşini öldürmüş ve ziyana uğrayanlardan olmuştu. Bu sebeple onu rüyada görmek, asi ve günahkâr olmaya delâlet eder.

* KABİR: Bekâr bir kimsenin rüyada kabir kazdığını görmesi, hile ile bir kadın ile evleneceğine delâlet eder.

Rüyada kabir görmek, hapse işarettir. Nitekim hapishane de kabre delâlet eder.

Rüyada kabir yaptığını görmek, ev yapmaya veya evi tamir etmeye alâmettir. Çünkü kabir de insanın evidir ve orada uzun müddet kalacaktır.

Bir kimsenin rüyada kabirler üzerine yağmur yağdığını görmesi, o kabirdekilere Allah’ın rahmetinin tecelli ettiğine alâmettir.

Bazı kere de rüyada kabir görmek, uzak yolculuklara, üzüntü, keder, korkunç yerler, zevce ve zindanlara delâlet eder.

Rüyada Hâtemül Enbiya (s.a.v.) efendimizin mübarek kabrini açtığını görmek, Resûl-i Ekrem’in unutulmuş olan bir sünnetini ihya etmeye işarettir.

Bir kimsenin rüyada dam üstünde kabir kazdığını görmesi, uzun ömre delâlet eder.

Rüyada bir kabirden çıktığını görmek, üzüntü, keder ve sıkıntıdan kurtulmaya veya hastalıktan şifa bulmaya delâlet eder.

Ibn-i Sîrîn hazretleri demişlerdir ki:

“- Rüyada kabre konulduğunu görmek, sıkıntı ile tâbir olunur. Üzeri örtülü olmayarak kabre konulduğunu görmek, uzun bir yolculuğa delâlet eder. Ve o kişi bu seferde hayır ve menfaata nail olur. Kendi mezarı üzerinde ayakta durup kendine baktığını gören günahlarından kurtulur.”

Rüyada bir ölünün kabrini açtığını görmek, o ölünün yol ve mesleğini talep etmeye ve onun yolunca gitmeye delâlet eder.

Eğer o ölü âlimse, rüya sahibi ilim ve hikmete nail olur.

Rüyada dikilmiş bir kefenle beraber bir kabir içine defnedilmiş olduğunu görmek, bir kadınla nikahlanmaya delâlet eder. Yine rüyada bir kabir satın aldığını ve fakat içine girmediğini görmek, bir kadına nikâhla mâlik olmaya veya bir hizmetçiye işarettir.

* KABRİSTAN: Kişinin rüyada kabristan görmesi, vaaza, Kur’an-ı Kerim okumaya, ağlamaya, ibrete, ölümü hatırlamaya, korkmaya ve dünyadan alâkayı kesip ahirete yönelmeye delâlet eder. Çünkü ölüm en büyük vaizdir.

Yine rüyada kabristan görmek, âlim ve takva sahibi kimselere melikin memurlarına ve Müslüman askerlerin yiğitlerine delâlet eder. Bazı kere de İslâm kabristanı görmek, Müslüman mücahitlerin çadırlarına ve Müslümanların orduyla karşılaşmaya hazırlanmalarına alâmettir.

Rüyada kâfirlere ait kabristanı görmek, üzüntü ve kedere, korkuya, dinde şüpheye, tenha ve ıssız zindana delâlet eder. Çünkü kabristan, kendisine gelen cisim ve cesetler için bir zindandır.

Rüyada hasta kimsenin kabristana girdiğini, orada bir bina yaptığını görmesi, o hastalıktan kurtulmayarak öleceğine delâlet eder. Rüyada kabristana girdiğini orada korku ile ağladığını veya Kur’ân-ı Kerim okuduğunu, yahut kıbleye dönerek namaz kıldığını görmek, hayırlı kimselere, zikir meclislerine, ibadet ve taata delâlet eder.

Ezan okuyarak kabristana girdiğini görmek, vaaz ve nasihattan anlayan kimseye öğüt vermeye işarettir.

Cafer-i Sâdık (r.a.) demiştir ki:

“- Rüyada bir Ölüye yol gösterdiğini görmek, ilim ve hikmete nail olmaya ve bu ilimle delâlet ehlinden bir cemaatı hidayete erdirmeye delâlet eder. Rüyada bir ölü ile minder üzerinde oturup kucaklaştığını görmek, uzun ömre ve çok yaşamaya işarettir.”

İbn-i Sîrîn (rh.a.) demiştir ki:

“- Rüyada bir ölünün kendisine yıkanmış bir elbise verdiğini görmek, zengin olmağa, bir ölünün elbisesinden olmayan bir elbise verdiğini, bunu alıp giydiğini ve sonra çıkarıp ölüye iade ettiğini görmek, hanesinden birinin vefatına delâlet eder.”

Rüyada bir ölünün kendisine dünyanın makbul şeylerinden birini verdiğini görmek, ümid etmediği yerden gelecek hayra ve nimete delâlet eder.

Yine rüyada bir ölünün kendisine yeni ve temiz bir elbise verdiğini görmek, rızkın genişliğine ve maişetin güzelliğine işarettir. Bir ölünün ekmek verdiğini görmek ise, beklemediği yerden rızık ile tâbir olunur.

Bir kimsenin rüyada ölünün elinden sarık alması hayır ve menfaate delâlet eder.

Kendisine bir ölünün karpuz verdiğini gören, üzüntü, keder ve gama uğrar.

* KABURGA KEMİĞİ: Rüyada kaburga kemikleri görmek, kadınlara delâlet eder. Bu sebeple kaburga kemiklerinden birinde meydana gelen şeyin tâbiri o şeyin kadınlarda meydana gelmesi dir. Çünkü kadınlar kaburgadan yaratılmışlardır.

Rüyada kaburga kemiklerinden birisinin olmadığını görmek, rüya sahibinin hanesinden birinin ölümüne delâlet eder.

Bazı kere de rüyada görülen kaburga kemikleri rütbe ve yaşta farklı dostluk, sevgi ve birbirlerine uygun olan aile ve akrabalarına alâmettir. Yine kaburga kemikleri görmek, gizli işlere, dokumacılık için gerekli aletlere; sineye çekilecek işkence, meşakkat, lezzet ve azaba da delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kaburga kemiklerinin büyüdüğünü veya kemiklerin üzerindeki et ve derinin kalınlaştığını görmesi, rızka, şişmanlaşmaya ve hastalıktan şifa bulmaya delâlet eder.

Rüyada kaburga kemiklerinin yok olduğunu görmek, aile, mal ve çocuktan bir şeyin kaybolmasına işarettir.

* KAÇMAK: Rüyada ilim ve irfan sahibi birinin kaçması, yüksek bir memuriyete delâlet eder. Yine rüyada korktuğu bir düşmandan kaçtığını görmek, korkudan emin olmaya ve düşmana galip gelmeye delâlet eder.

Rüyada herhangi bir şeyden firar etmek: “O halde (Resulüm de ki): Hepiniz Allah’a kaçın. Hakikat ben sizi O’n(un azabından açıkça korkutan (bir Peygamber)im.”

(Zariyât, 50) meha-lindeki âyet gereğince, Allahu Teâlâ’ya dönmeye ve ilticaya delâlet eder.

* KADAYIF: Bir kimsenin rüyada kadayıf görmesi, servete, menfaate ve sevinçle beraber lezzetlere ve kolay elde edilen rızka delâlet eder.

* KADEH: Rüyada kadeh görmek, şu şekilde tâbir olunur:

a) Zevce,
b) Hizmetçi,
c) Rızık,
d) Hamile kadın,
e) Mal ve servet…

Rüyada dolu kadeh görmek, hamile kadına işarettir. Kadehin içinde bulunan suyun döküldüğünü görmek, hamile kadının çocuğunu düşüreceğine alâmettir.

Ibn-i Sîrîn hazretleri demiştir ki: Rüyada kadehin kırılıp içindekinin döküldüğünü görmek, rüya sahibinin evladının vefat edeceğine işarettir. Elinde boş bir kadeh görenin çocuğu olmaz. Elindeki kadehin içindekini içirip bitirdiğini görmek, ecelin yaklaştığına, kadeh içinde kerih bir içecek görmek, ölüme delâlet eder.

Rüyada billur kadehlerin kırıldığını görmek, sıkıntı ve üzüntüye delhalet eder. Yine rüyada kadehleri yediğini görmek de sıkıntı ile tâbir olunur.

* KADI (Hâkim): Rüyada bir hakimin teraziye konulduğunu ve terazide ağır geldiğini görmek, o hâkimin Allahu Teâlâ indinde ecir ve sevaba nail olacağına delâlet eder.

Bir tüccarın rüyada kadı olduğunu ve adaletle hükmettiğini görmesi, halka insafla muamele etmesine işarettir. Bir valinin rüyada insanlar arasında zalimane bir şekilde hükmettiğini görmesi, vazifeden azledileceğine delâlet eder.

Yine rüyada, kadı, âlim, doktor veya salih bir kimse olduğunu görmek, yücelik, izzet, güzel şöhret, takva ve ilme delâlet eder.

Hasta bir kişinin rüyada hakimi, kendisinin lehine hükmettiğini görmesi, hastalıktan şifa bulmaya ve hafiflemeye delâlet eder.

Nablusî demiştir ki:

“- Bir kimse rüyada bir dava sebebiyle hâkimin huzuruna çıksa, hakim de onun davasına adaletle hükmetse, o kimsenin düşmanından tamamıyla hakkını almasına, üzüntü ve kederli ise, üzüntü ve kederden kurtulmasına delâlet eder. Eğer hâkim, adaletle hükmetmeyip zulüm etse ve rüya sahibinin birisiyle de davası varsa, o insandan tamamıyla hakkını alamayacağına işarettir.”

* KADIN: Bir kimsenin rüyada güzel bir kadın görmesi, hayır ve rahatlıkla temin edilecek bir seneye delâlet eder. Görülen kadının çirkin olması, bunun tam zıddı…

Bazı kere de rüyada görülen kadın, ambar, mahzen, sandık ve eşyasını içine koyduğu her şeye delâlet eder.

Ebu Saidü’l-Vaaz demiştir ki: Rüyada güzel bir kadın görmek, bekası olmayan yani geldiği gibi giden bir mala delâlet eder.

Hasta birinin rüyada güzel bir kadını sırtına yüklendiğini görmesi, hastalıktan şifa bulmaya delâlet eder. Zevcesi genç olduğu halde, onu ihtiyarlamış görmekte hayır yoktur.

Rüyada güzel ve genç bir kadınla konuşup sohbet ettiğini veya gülüşüp oynaştığını yahut o kadının odasına girdiğini görmek, feyz ve bereket dolu bir seneye, hayır ve sürura, mal ve rızka delâlet eder.

Yine rüyada kendi evine güzel bir kadının girdiğini görmek, sevinç ve ferahlığa delâlet eder.

Denilmiştir ki: Rüyada kadın görmek, bazı kere kabre delâlet eder. Çünkü insan anasından doğduğu gibi kabre girer.

Bazan da rüyada kadın görmek, yatak ve elbise gibi gizli şeylere muttali olan kadına, meyveli ağaca, içine ip sarkıttığı kuyuya, üzerine bastığı pabuca, oturacak yere ve evine delâlet eder.

Rüyada tanımadığı buğday denizli, genç, bezekli bir Arap kadın görmek, tarifi mümkün olmayan bir güzelliğe ve nimete delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada şişman kadın görmesi, o senenin ucuzluk ve bolluk olmasına, zayıf kadın görmesi de kıtlık ve pahalılık içinde geçmesine delâlet eder…

İmam Nablusî demiştir ki: Tabirce kadının en iyisi, Arap ve buğday benimzi olan kadındır. Bu kadınların da tanınmayanı tanınandan daha hayırlıdır.

Bir kadının her ne şekilde olursa olsun rüyada gördüğü genç kadın, onun düşmanı olan bir kadındır. Yine bir kadının rüyada yaşlı bir kadın görmesi, o kadının artık çalışamadığına delâlet eder. Yaşlı kadın dünyadır.

Rüyada bir şehirde silahlı birtakım kadınları hayvanlara binmiş halde görmek, o şehire gelecek işçilere alâmettir.

Kişinin rüyada zevcesinin kendisine bir başka kadın takdim ettiğini görmesi, zevcesinden ayrılmasına veya aralarında bir anlaşmazlık çıkmasına işarettir.

* KADININ ERKEĞE BENZEMESİ: Bir kadının rüyada erkek elbisesi giyip tıpkı erkeğe benzediğini ve elbiselerin de kendisine yakıştığını görmesi, halinin güzel olmasına delâlet eder. Yine rüyada erkek olduğunu gören kadının hal ve harekâtı kocasının arzuladığı ve istediği şekilde olur.

* KADINLAR: Bir kimsenin rüyada, birçok kadını bir arada görmesi, dünyaya delâlet eder. Bu sebeple rüyada kadınların kendi tarafına yönelip geldiğini görmek, rüya sahibine dünyanın teveccüh edip yönelmesine alâmettir.

Rüyada kadınların kendisine sırtlarını dönmüş gidiyorlar görmek, fakirliğe ve dünyanın ondan yüz çevirmesine delâlet eder.

* KADRETMEK: Rüyada bir kimseye kadrettiğini görmek, din ve dünyaca noksanlığa delâlet eder. Kendisi başkası tarafından kadre uğratılmak, masum ve mazlum olmaya işarettir.

Bazı kere de rüyada kadretmek, hırsızlığa ve Hazret-i Yusuf un kıssasına binaen haksızlık ettiği kimseye muhtaç olmaya delâlet eder.

* KADİR GECESİ: Rüyada kendisini kadir gecesinde görmek, af ve mağfirete, günahlara tevbeye ve Allahu Teâlâ’ya ilticaya, bol rızka, mal ve menfaate delâlet eder.

Kadir gecesinde bir mescidde namaz kıldığını, sonra istiğfar ettiğini görmek, dinde salâha, ahiret saadetine, takva ve veraya delâlet eder.

* KAFES: Rüyada kafes görmek, müşkülâta, üzüntü ve kedere, bazan da küçük çocuklar için beşiğe delâlet eder. Kafes, ev ile de tâbir olunur. Bu sebeple rüyada bir tavuk ve bir kafes aldığını görmek, bir hizmetçi satın almaya delâlet eder.

Ebu Saidü’l-Vaaz demiştir ki: İçinde tavuk veya kuş muhafaza eden büyük kafes görmek, eve delâlet eder. Rüyasında böyle bir kafes satın aldığını gören kimse bir daire satın alır.

Bir kimsenin rüyada başını kafese sokarak sokaklarda yürüdüğünü görmesi, kendi evini satmaya delâlet eder. Rüyada içi boş bir kafes görmek, sürür ve ferahlığa  delâlet eder.

* KAFESÇİ: Kişinin rüyada kafesçiyi görmesi, bina ustasına, terziye, nikâh ve nesle delâlet eder. Bazı kere de bu rüya, öğretmene, gardiyana ve görücüye işarettir.

Yine rüyada kafesçiyi görmek, eğitici ve terbiye ediciye delâlet eder. Çünkü kafes hayvanları ehil hale getirir.

* KÂFİR: Bir kimsenin rüyada, Allahu Teâlâ’yı ve Onun peygamberini inkâr eden kâfiri görmesi, düşman ile tâbir olunur.

Rüyada ihtiyar bir kâfir görmek, apaçık düşmandır.

Nablusî (rh.a.) demiştir ki:

“- Bir kimse rüyada kendisinin kâfir olduğunu ve önünde bal bulunduğunu ve fakat o baldan yemediğini görse, o kişi Allahu Teâlâ’nın nimetlerini inkâr ettiğine delâlet eder.”

* KAFTAN: Rüyada kaftan, yani elbise görmek, kuvvete ve yardımcıya, dinde salâha delâlet eder.

Rüyada yünden veya ipekten mamul atlas bir kaftan giydiğini görmek, rüya sahibinin şeref ve saadete erişeceğine delâlet eder. Yine giyilmiş kaftan görmek, sıkıntı ve üzüntüden kurtulmaya işarettir.

Bazı kere de kaftan görmek, sabır, sebat ve azme alâmettir.

* KÂFUR: Bir kimsenin rüyada kâfur görmesi, izzet ve zinetle beraber güzel övgüye delâlet eder.

Kâfur rüyası şunlara da delâlet eder:

a) Alim,
b) Altın,
c) Sadık dost,
d) Güzel hizmetçi,
e) Çok mal ve menfaat,
f) Medh ve sena,
g) Nefsin zineti,
h) Ferah ve sürür…

Bazı kere de kâfur görmek, gizlice sadaka vermeye ve çocuğu yüklenmeye alâmettir.

Rüyada kâfurun ölü veya diri ile beraber görülmesi, salih amellere ve iyi adamlarla, salih kimselerle birlikte haşredilmeye delâlet eder.

* KAĞIT: Rüyada kâğıt üzerine yazı yazdığını görmek, bir şey inkâr etmeye delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada elinde kâğıt olduğunu görmesi, ihtiyaçlarının giderileceğine ve işinin görüleceğine delâlet eder. Bazı kere de kâğıt görmek, üzüntü ve sıkıntının gideceğine delâlet eder.

* KAĞITÇI: Kişinin rüyada kâğıtçıyı görmesi, halka hile öğreten bir adama delâlet eder.

* KAĞNI: Rüyada kağnı görmek, yolculuk ile tâbir olunur. Kağnıya bindiğini ve öküzleri bir yola koyduğunu görmek, çok uzun sürecek sefere delâlet eder.

* KAHİN: Bir kimsenin rüyada kâhin görmesi, dünyadan ve şüpheli şeylerden uzak durmaya veya ilmi için kendisine uyulan İmam ve Fıkıh âlimine ya da hiç kimsenin fikrinden ayrılmadığı âlime delâlet eder.

Bazı kere de kâhin görmek, kedere, üzüntüye ve asılsız habere delâlet eder. Çünkü kâhinleri doğrulamak cehalet alâmetidir.

* KAHKAHA: Rüyada gülüp kahkaha attığını görmek, uzun ve huzurlu bir ömür ile tâbir olunur.

* KAHRAMAN: Rüyada Allah yolunda cenk eden kahramanlardan birini görmek, izzet ve şerefe, rızık ve menfaata delâlet eder. O kahramanla beraber ata bindiğini görmek, arzu ve murada ermeye alâmettir.

* KAHVE: Rüyada kahve içtiğini veya başkasına ikram ettiğini görmek, sıhhat ve afiyete, hayır ve iyiliğe delâlet eder. Çünkü bir kahvenin kırk yıl hatırı vardır.

* KALABALIK: Rüyada bir tüccarın, kalabalık ve izdiham olduğunu görmesi müşterinin çok olacağına, duanın makbuliyetine ve dua isteyenlere delâlet eder.

Yine rüyada kalabalık ve izdiham olduğunu görmek, asker ve saltanata işarettir.

Rüyada hayırlı bir iş için toplananları görmek, din ve devlet ve güzel amele delâlet eder.

* KALAFAT: Bir kimsenin rüyada bir gemiyi kalafata girmiş görmesi, uzun bir deniz yolculuğuna delâlet eder.

* KALAY: Rüyada kalay görmek, halkın, avam ve alçaklarına işarettir. Bazı kere de kalay görmek, kendisinden yapılan kap, kaçak v.s. gibi şeylere alâmettir.

* KALAYCI: Rüyada kalaycı görmek, halkın eşyasına süs ve zinet veren ve kendisine çeken kişiye delâlet eder. Bazı kere de kalaycı görmek, iyilik ve doğruluk sahibi biri ile tâbir olunur.

Yine rüyada görülen kalaycı, vaaz ve nasihatıyla insanların kalplerini temizleyen, onlara doğru yolu gösteren âlim ve vaize delâlet eder.

Kalaycı rüyası değişik ve türlü türlü tâbir edilmiştir.

* KALB: Kalb, insan vücudunun sultanıdır. Bu sebeple rüyada kalb görmek, rüya sahibinin kahramanlığına, cesaretine, akıllı, zeki, cömert ve müsamahakâr olduğuna, ahlâk ve adaletine delâlet eder.

Rüyada kalbinin karnında çıktığını görmek, dinin güzelliğine delâlet eder. Rüyada kalbinin parça parça olduğunu görmek, üzüntü ve kederden kurtulmaya, hastalıktan şifa bulmaya ve feraha delâlet eder.

Denilmiştir ki: Kalb insanın dini ve zekâsıdır. Bundan ötürü bir kimse kalbinde göz bulunduğunu görse, o kimsenin akıl, zeka ve anlayışına, dindarlığına ve güzel şekilde konuştuğuna alâmettir.

Rüyada kalbinin çalınıp götürüldüğünü görmek, dört şekilde tâbir olunur:

a) Şiddetli korku,
b)Cinnet,
c) Dinde fesat,
d) Büyük musibet…

Bazı kere de kalb rüyası, insanın zevcesine delâlet eder. Çünkü evin kadını, evdeki her şeyin idarecisidir.

Nablusî (rh.a.) demiştir ki:

“- Rüyada kendi kalbinin parçalandığını gören kimse, korku, zühd ve takva ehli ise, o kimsenin Allahu Tehalâ’ya olan kalbî rabıtasının devam ettiğine ve Allahu Teâlâ’dan korku üzere bulunmasından dolayı onun Allah’a olan bağlılık ve rabıtasına hiçbir şeyin manî olamayacağına delâlet eder.”

* KALB KATILIĞI: Rüyada Allahu Teâlâ’nın zikrinden ve ya Resûl-i Ekrem (s.a.v.)’in hadislerine karşı katı kalbli olduğunu görmek, rüya sahibinin günahkâr olduğuna delâlet eder.

Kalb katılığı, dinde zayıflığa, ibadette gevşekliğe ve harama meyletmeye de işarettir.

Çünkü kalb iyi olursa, bütün beden iyi olur.

* KALBUR: Bir kimsenin rüyada kalbur görmesi, ilme, iyiyi kötüden ayırd etmeye, izzet, rütbe ve Hak ile batılın arasını ayır maya alâmettir.

Kalbur rüyası dört veçhe ile de tâbir olunur:

a) İyi ve gayretli hizmetkâr,
b) Şefik dost,
c) İtaatkâr talebe,
d) Zeki adam…

Rüyada kalburun yırtıldığını veya kaybolduğunu görmek, hizmetçinin veya hanımın vefatına delâlet eder.

Bazı kere de kalbur görmek, kuyumcuya, söz ve işi birbirinden ayıran ve tercih eden kazanç ve ticaretinde takva sahibi kimseye işarettir.

Rüyada kalburla bir şey çalkalayanı görmek, ilmiyle, emir ve nehyederek hak ile batıl arasını ayıran kimseye delâlet eder.

* KALDIRIM: Rüyada kaldırım taşları üzerinde yürüdüğünü görmek, çetin bir bir yolculuk ile tâbir olunur.

* KALÇA: Bir kimsenin rüyada büyük bir kalça görmesi, zevcenin malına delâlet eder. Eğer görülen kalça çok büyükse, zevcenin malı da o nisbette çok olur.

Rüyada kendi kalçalarının büyük olduğunu görmek, hanımının malı ile yükselmeye ve o sebeple hayra erişmeye delâlet eder.

Kişinin rüyada kıçı üzerinde süründüğünü görmesi, aciz ve çaresiz kalmaya işarettir.

Çünkü insan ayakta duramadığı zaman kıçı üzerinde oturur.

* KALE: Rüyada kale görmek, İslâm ile tâbir olunur. Çünkü kale insanı düşmana karşı koruyucudur. İslâm’da kişinin dünya ve ahiretini koruyan bir unsurdur.

Yine kale rüyası, ilim ve Kur’ân-ı Kerim’e ve insanı şeytan ordularından muhafaza eden şeylere delâlet eder.

Rüyada kale görmek, üzüntü ve kederden kurtulmaya ve ferahlığa erişmeye işarettir.

Rüyada bir kaleye girdiğini görmek, ibadet ve taata ve korkudan emin olmaya alâmettir.

Cabirü’l-Mağribî demiştir ki: Rüyada bir kalede olup nezdinde çok erzak ve silah bulunduğunu görmek, dinde salâh üzere olmaya delâlet eder.

Rüyada, ta uzaklarda bir kale görmek, bir yerden diğer bir yere yolculuk etmeye işarettir. Yine rüyada müstahkem bir kaleye kapandığını görmek, işlerde başarılı olmaya delâlet eder.

Rüyada kale içerisinde hapsedildiğini görmek, mülke mâlik olmaya, bekâr için evlenmeye, evli için de bir çocuğa delâlet eder. Kâfirin rüyada kale içerisinde hapsedildiğini görmesi, hidayete ereceğine işarettir. Bu rüya, günahkâr kimsenin günahlarından tevbe ederek Rabbine dönmesine alâmettir.

Rüyada bir kale yaptığını görmek, düşmandan korunmaya, haramlardan uzak kalmaya, nefsini zillet ve beladan muhafazaya delâlet eder.

Rüyada kale ev veya köşkünün harap olduğunu görmek, dindeki noksanlığa veya zevcenin vefatına delâlet eder.

Denilmiştir ki: Kale, hiç kimsenin kudreti yetemeyeceği kuvvetli ve metin bir insana delâlet eder.

Bazı kere de rüyada kale görmek, günahlardan kurtulmaya ve Cenab-ı Hakk’a yönelmeye delâlet eder.

* KALEM: Bir kimsenin rüyada kalem görmesi, ilim, iyilikle emir, kötülükten sakındırmak ve çocuğa alâmettir.

Rüyada elinde bir kalem olduğunu görmek, evlat, memuriyet ve sevinmeğe delâlet eder.

Rüyada kalemin kırıldığını veya zayi olduğunu, yahut çalındığını görmek, zarar ve ziyan ile tâbir olunur.

Nablusî demiştir ki:

“- Kalem, sultan, âlim, hâkim, dil ve kılıç gibi insanın kendisiyle şeref ve şan kazandığı ve hükümlerini icra eden kimseye ve icra edilen şeylere delâlet eder.”

Rüyada içi mürekkep dolu bir kalem görmek, hamile olan kadın için erkek çocuğa delâlet eder.

Yine kalem görmek: “Hokka kalemle ve (erbab-ı kalemin) yazmakta oldukları şeylere andolsun.” (Kalem, 1) mealindeki âyet-i kerimenin işaretince yemine delâlet eder.

Bazı kere de kalem rüyası, cömertlik ve iyilik ile tâbir olunur. Kalem, insan ve insanın sır sahibine de delâlet eder.

Bazan da kalem, düşmana zafer bulmaya, güzel bir isme, halk arasında hayırla anılmaya delâlet eder.

Rüyada kudret kalemini güzel bir şekilde görmek, ilme, hıfza, büyük bir sanata, uzun ömre ve rızka delâlet eder.

* KALFA: Kişinin rüyada kalfa görmesi, arzu ve muradının hasıl olacağına ve uzun ömre delâlet eder.

Bazı kere de kalfa görmek, işleri bitirmeye, imar ve sanata ve eve delâlet eder.

* KALKAN: Rüyada beyaz kalkan görmek, din ve kıymetli erkeğe; yeşil kalkan, takva ve vera sahibi erkeğe; kırmızı kalkan, oyun oynayan neşeli erkeğe, siyah kalkan, mal sahibi ve büyük kimseye; karışık renkli kalkan da karışık bir adama delâlet eder.

Yine rüyada kalkan görmek, kişiyi zarar ve ziyandan koruyan ve muhafaza eden kalkan, örtü v.s. gibi şeylere işarettir. Kalkan rüyası oruca da delâlet eder. Oruç kötülüklere karşı kalkandır. Resûl-i Ekrem (s.a.v.): “Oruç kalkandır!” buyurmuştur.

Bazı kere de kalkan, delil ve hüccetle galebe eden dosta alâmettir.

Rüyada kıymetli ve güzel bir kalkan görmek, zengin ve güzel bir kadın ile tâbir olunur.

Kıymetsiz ve çirkin kalkan, çirkin ve kıymetsiz kadına delâlet eder.

Bazı kere de kalkan, emniyet ve huzura, fedakâr bir dosta ve şerefli bir zevceye delâlet eder.

* KALIP: Kişinin rüyada kalıp görmesi, o kalıbın şekilleri ile tâbir edilir. Şöyle ki: Baş kalıpları başa giyilen şeylere, ayak kalıpları, ayak içinde olduğu halde kendisiyle yürünen şeylere delâlet eder.

Rüyada helva kalıpları görmek, rızık, fayda ve ticarete delâlet eder.

* KALKMAK: İbn-i Şîrîn hazretleri demiştir ki: Rüyada hayır için ayağa kalktığını görmek, neticesi menfaat olacak bir işe delâlet eder. Bir fenalık için ayağa kalkmak, sonunda pişman olunacak bir şeye işarettir.

Yine ibn-i Sîrîn (rh.a.) demiştir ki: Rüyada yüksek bir mevkide oturduğunu görmek, ulüvv-ü kadr ve menzilete, dünya ve ahiret saadetine delâlet eder.

Namaz için ayağa kalktığını ve kıble cihetine döndüğünü görmek, dinde salâha, günahların mağfiretine, helal rızka, takva ve veraya delâlet eder.

* KALPAZAN (Sahte para basan): Kişinin rüyada kalpazan görmesi, aldanmaya, sebatsızlığa ve boş şeylerle avunmaya delâlet eder.

* KAMA: Rüyada kama veya hançer görmek, kuvvet ve kudrete, mal ve zenginliğe delâlet eder. Hançeri veya bıçağı kınına soktuğunu görmek, bir kadın ile evlenmeye delâlet eder.

* KAMARA: Rüyada bir vapurun kamarasında hapsedildiğini görmek, üzüntü ve kedere, kamaradan çıktığını görmek, selâmet ve sevince ve ele geçecek nimete delâlet eder.

* KAMBUR: Rüyada kendisinin kambur olduğunu görmek, yakınları ve çocukları tarafından kuvvetli ve muktedir bir adamın yardımcı olmasıyla çok mala veya mülke nail olmaya alâmettir.

Rüyada görülen kamburluk hâli, rüya sahibi üzerinde birikip ödemeye güç yetiremediği borca delâlet eder. Çünkü sırt yüklenecek şeydir.

Bazı kere de kamburluk günaha işarettir. Kamburluk rüyası, uzun bir ömre de alâmettir.

* KAMÇI: Bir kimsenin rüyada kamçı görmesi, ihtiyaçların bitmesine, arzu ve isteğe erişmeye ve düşmanı kahretmeye delâlet eder. Kamçı, evlada, haline uygun ve müsait arkadaşa, hayırlı bir yardımcıya delâlet eder.

Kamçı, devlet reisine de delâlet eder. Rüyada hayvanının kuyruğunun kesilip güzel bir kamçı yapıldığını görmek, heybet ve kudret sahibi büyük bir sultana yakın olmaya delâlet eder. Eğer rüya sahibi ehil bir kimse ise, o sultan onu bir şehre vali tayin eder.

Şayet rüyada görülen kamçı, güzel şekilde yapılmış değilse, o kimse vergi toplamaya memur edilir.

Rüyada, istediği gibi gezen ve yaşayan herhangi bir adamı kamçı ile dövdüğünü görmek, o adama vaaz ve nasihat etmeye işarettir.

Nablusî demiştir ki:

“- Bir kimse rüyada kendisine sultanın kendi kamçısıyla yüz veya yüzden daha aşağı yahut daha fazla kırbaç vurduğunu görse, o kimse sultan tarafından vurulan o kırbacın sayısınca mala nail olur.”

Kişinin rüyada gökyüzünden bir kamçı indiğini görmesi, Alla-hu Teâlâ’nın gazabına ve azabına delâlet eder.

Rüyada kamçı ile kendi bindiği atı kırbaçladığını görmek, acele yapılması gereken bir işe alâmettir. Ve rüya sahibinin o iş hususunda Allahu Teâlâ’ya dua edeceğine delâlet eder.

* KAMÇI v.s. ŞEYLERLE VURMAK: Kişinin rüyada bir başka kişiye kamçı ile vurması, o kişi hakkında kötü bir söz söylemeye, dövülenden kan aktığı takdirde, zarar etmesine delâlet eder.

Rüyada kırbaçla vurduğunu görmek, düşmana galip gelmeye veya onların ileri sürdükleri delilleri iptal etmeye işarettir.

Rüyada diri adamın ölüyü dövdüğünü görmesi, namaz, hac ve zekât gibi dini meselelerde dirinin dini bakımdan durumunun kuvvetli olmasına delâlet eder. Bu tâbir, ölünün döven razı ve döven kimseye itaat ve inkiyad ettiği zamandır.

Bir kimsenin rüyada kendisini bir ölünün dövdüğünü görmesi, yapacağı yolculuktan hayra ermesine delâlet eder.

Bazı kere de rüyada dövmek, dövüleni ayıplamaya ve ona öğüt vermeye delâlet eder.

Denilmiş ki: Rüyada dövmek, duadır. Bundan dolayı rüyada bindiği merkebini dövdüğünü gören kimse, Rabbine dua edip ve ihtiyaçlarını istedikten sonra, yemek yemeğe delâlet eder.

Bir âmir rüyada, emri altında bulunan memurlardan birisini dövdüğünü görse, bu rüya, hayra ve dövenden dövülene erişecek menfaata alâmettir.

* KAMET: Rüyada namaz için kamet ettiğini görmek, vaadini yerine getirmeye, arzu ve muradın hâsıl olmasına ve zor durumda olan kimsenin kurtuluşuna delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kapı veya taht üzerinde kamet ettiğini görmesi, ecelinin geldiğine işarettir.

Zindandaki kişinin namaz için kamet getirdiğini ve namazını ayakta kıldığını görmesi, zindandan kurtulmaya ve selâmet bulmaya delâlet eder.

Yine rüyada ezan okuyup kamet getirdiğini görmek, Sünnet-i Seniyyeye tâbi olmaya, bid’atlerden kaçmaya delâlet eder. Ezan okumak şan ve şerefe, izzet ve ikbâle de alâmettir.

* KAMIŞ: Rüyada yanında birçok kamış olduğunu görmek, az bir zahmetle bir şey elde etmeye işarettir. Rüyada elinde bir kamış olduğunu ve buna dayandığını görmek, az bir ömrü kaldığına delâlet eder.

Rüyada İran kamışı, üzüm çubuğu ve başka şeylerden yapılan çardakları görmek, üzüntü ve kederden kurtulmaya ve bol rızka delâlet eder. Bazı kere de bu rüya, sırların meydana çıkmasına ve hizmetçilere iltifat etmeğe, yalan söze ve gösteriş için amel işlemeğe delâlet eder.

Rüyada şeker kamışı görmek, zahmet ve meşakkatle kazanılan rızka, bazı kere de sokakta veya kamışın görüldüğü yerlerde kavgaya işarettir.

Bazan da bu rüya, temiz ve şerefli bir nesle veya her hayrın asıl ve esası olan “Ilm-i Tevhid”e yahut oruç ve namazın vaciplerini yerine getirmeğe, ya da devlet reisinin hizmetçilerine delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada, kamışın, altın veya gümüş ya da zümrütten birtakım dal ve budak olduğunu görmesi, dünyada nail olacağı helâl mala, temiz zevceye ve çocuklarıyla beraber cennete girmeğe, cennet köşklerine inmeye ve onların kubbeleri altında oturmayı gerektiren güzel ve salih amellerine delâlet eder.

Rüyada hasta bir adamın, zindandaki kimsenin kamışı soyulmuş ve kabuğu çıkarılmış görmesi, kurtulmaya ve şifa bulmaya delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada şeker kamışını çiğnediğini görmesi, çok konuşulması gereken bir işe delâlet eder. Ancak, konuşması hoş ve tatlı olur.

Nablusî demiştir ki:

“- Rüyada şekerkamışı veya sıkılabilecek başka bir şeyi sıktığını ve sıkılan o şeylere ateş dokunmaksızın ona mâlik olduğunu gören kimse, ucuzluğa ve bolluğa erişir. Bu gibi rüyanın tâbirinde sıkılan şeyin ancak meydana gelen sıkıntı ve suyu muteber tutulur.”

Bazı kere de rüyada şekerkamışı görmek, cimri bir adamdan elde edilen rızka işarettir.

Rüyada görülen kamış, şu şekilde tâbir edilmiştir: Kamıştaki boğumlar, günler ve aylara, yahut senelere delâlet eder. Bazı kere de kamış, uyanıkken elinden giden şeyin yine ona dönmesine alâmettir.

* KAMP: Rüyada bir kampta olduğunu veya kampı idare ettiğini görmek, memuriyete veya kolay elde edilecek rızka delâlet eder.

* KAMYON: Bir kimsenin rüyada komyonu sürdüğünü görmesi, menfaatli bir yolculuğa delâlet eder. Kamyonla eşya taşıdığını görmek, bir yerden bir yere nakletmeye işarettir. * KAN: Kan rüyası, haram mal ile tâbir olunur. Danyal (a.s.) demiştir ki:

“- Rüyada burnundan kan aktığını görmek, haram mal kazanmaya delâlet eder. Eğer kan az olmayıp elbisesini ıslatır ve kendisinde zaaf ve bitkinlik görür ise, bu defa rüya, fakirliğe ve malın noksan olmasına delâlet eder.”

Rüyada, cilt ve deriden kan aktığını görmek, sıhhat ve selâmete alâmettir. Eğer rüya sahibinin gurbette adamı varsa, o kişi sağ ve selâmetle evine döner.

Rüyada kan kuyusuna düştüğünü görmek, kan veya haram mal ile tâbir olunur. Kendi yerinde kandan bir çukur olduğunu görmek, rüya sahibinin o yerde kanının döküleceğine işarettir.

Nablusî demiştir ki: “Bir kimse rüyada kan küpüne yahut testisine veya kandan çukura düştüğünü görse, onu heyecana ve ıstıraba atacak bir kana delâlet eder.

Rüyada testide görülen kan, âdet gören kadının kanıdır. Hayız kanı, bekâr kız için kocaya, hamile kadın için düşük yapmaya, hayızdan kesilmiş kadın için de hastalığa delâlet eder.”

Bir kimsenin rüyada kendi kanını içtiğini görmesi, üzüntü, keder ve meşakkata delâlet eder.

* KAN AKACAK DERECEDE VURMAK: Rüyada kan akacak derecede bir kimseye vurduğunu görmek, öfke ve sinire delâlet eder.

Rüyada bir hastanın kendisine kan akacak derecede vurulduğunu görmesi, o hastanın vefatına alâmettir. Bu rüya sağlam insanlar için rızka delâlet eder.

* KAN ALMAK: Rüyada kan aldığını veya kan aldırdığını görmek, eğer ehil ise valilik ile tâbir olunur.

Zindandaki kimsenin rüyada kan aldırdığını görmesi, zindandan kurtulacağına ve selâmet bulacağına delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a.) demiştir ki: Rüyada kan almak veya aldırmak, dört şekilde tâbir olunur:

a) Feth,
b) Zafer,
c) Yolculuk,
d) Düşmanlık ve dava.

Ebu Saidü’l-Vaaz demiştir ki: Rüyada kan aldırdığını gören, eğer kan alan ihtiyar ise dostundan istemediği ve razı olmadığı bir söz işitmeye delâlet eder. Eğer kan alan genç ise düşmanından istemediği ve razı olmadığı bir söze işarettir.

Rüyada sağ elinden kan alındığını görmek, iyi bir geçime, malın kat kat artmasına delâlet eder. Eğer kan sol elinden alınırsa, o kişi ortak veya dostuna galip gelir, onun ortak ve dostunun malı kat kat artar. Eğer başında bulunan bir damardan fazla kan alsa, o kişinin başka birisinden istifade edeceğine delâlet eder.

Rüyada kan içtiğini görmek, haram mala veya gıybet etmeye işarettir.

Rüyada korktuğu bir kimseden kan aldığını görmek, onun şerrinden emin olamaya delâlet eder.

Sanatı kan almak olan kimsenin, rüyada kan alması, rahata ve o mahalde kan alınmasına muhtaç olan kimselerin hastalıklardan şifa bulmalarına delâlet eder.

Rüyada kendi damarını uzunluğuna kestiğini görmek, düşmanından kendisini kötüleyecek bir söz işitmeye delâlet eder. Ve bu söz ona tesir eder. Ayrıca o kimsenin malı artar.

Bekâr bir kızın rüyada kendisinden kan alındığını görmesi, evlenmek ile tâbir olunur ve o evlenir. Küçük erkek çocuk için kan alınmak, onun sünnet edilmesine işarettir.

Hapiste olanın kan aldırması, hapisten çıkmasına delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada tanımadığı bir kadın tarafından kanının alındığını görmesi, talih ve bahtının açılmasına delâlet eder.

Rüyada damarını yardığını ve kan çıktığını görmek, günahtan tevbeye alâmettir. Eğer damardan çıkan kanın rengi siyah olursa, bu defa o kişi günah ve kötülüklerinde ısrar eder ve sonra yine tevbe eder.

* KAN ALICI: Kişinin rüyada kan alıcı birini görmesi, herkesi kötüleyen bir adama delâlet eder. Rüyada kan alıcının, bir kimsenin damarını enine kestiğini ve kanını aldığını görmek, o adamın, kötüleyerek dostluğunu kesen ve araya düşmanlık tohumları atan bir kişi olduğuna delâlet eder. Eğer rüyada damarı uzununa keserek kan alırsa, hoş ve makbul söz söyleyen ve halkın arasını bulmaya çalışan bir adam olduğuna işarettir.

* KANAL: Rüyada kanal görmek, bekçiye ve devlet reisinin haznedarına delâlet eder.

Rüyada bir su kanalının yüzerek geçtiğini görmek, üzüntü ve kederden kurtulmaya, darlıktan selâmete ermeye işarettir.

* KANAT: Bir kimsenin rüyada kanat görmesi, erkek evlada işarettir. Bu sebeple rüyada iki kanadı olduğunu gören kimsenin iki erkek çocuğu dünyaya gelir. Çünkü kuş kanadıyla uçar. İnsanda hayırlı nesiller ile şerefini sürdürür.

Yine iki kanat, mal ve iki çocuk ile tâbir olunur. Rüyada kanadının kırıldığını görmek, çocuğun hasta olacağına delâlet eder. Kanadının yerinden koparıldığını görmek, çocuğun ölümü ile tâbir edilir.

Rüyada kanat görmek, bazı kere de, mal ve yolculuğa delâlet eder. Yine kanat, rüya sahibi için akrabaları tarafından gelecek yara ve acıya alâmettir.

Bir kimsenin rüyada kanadı olduğunu ve bu kanatlarla uçtuğunu görmesi, kuvvet ve kudretle yolculuk yapmaya işarettir. Rüyada kanadı olduğunu fakat uçmadığını görmek de hayır ile tâbir edilir.

Rüyada kanadının kendisine ağırlık verdiğini ve uçamaz hale geldiğini görmek, günah ve şerre delâlet eder ve o kişi günah işleyenlerden biridir.

Kanat rüyası çeşitli şekillerde tâbir edilmiştir. Bazan yelek, iyi ve kıymetli et ve rütbe ile de tâbir olunur.

* KANCA: Rüyada bir kanca görmek veya ona tutunmak, yardıma, iyi bir arkadaşa delâlet eder. Kancanın yerinden koptuğunu görmek, arkadaştan ayrılığa işarettir.

* KANDİL: Hasta bir adamın rüyada kandilinin söndüğünü görmesi, ömrünün bittiğine ve ölümüne delâlet eder.

Hamile kadının yanan kandil veya mum kandilinin söndüğünü görmesi, ömrünün bittiğine ve ölümüne delâlet eder.

Hamile kadının yanan kandil veya mum görmesi, erkek ve âlim bir çocuk doğurmasına ve müjdeye delâlet eder.

Rüya ışığı zayıf ve az olan küçük kandil görmek, hamile kadın için kız çocuğuna alâmettir.

Denilmiştir ki: Yanan kandil ve mum görmek, gizli şeylerin aşikâreye çıkmasına delâlet eder.

Rüyada gündüzün bir mum ile yürüdüğünü görmek, din kuvvetine ve sırat-ı müstakime delâlet eder.

Rüyada kendi evinin kandilini güzel ve ışıklı olarak görmek, evinin işlerini yapan kimsenin halinin düzgün ve iyiliğine delâlet eder. Buna mukabil evinin kandilinin ışıksız ve kuvvetsiz görülmesi, evin işini gören kimsenin zayıflığına ve hareketsizliğine işarettir.

Nablusî (rh.a.) demiştir ki:

“- Hasta olan bir adamın rüyada kendisini mum ile gökyüzüne çıktığını, sonra yeryüzüne indiğini görse, o kişinin ruhunun semâya çıkmasına delâlet eder.”

Rüyada yanan bir mumdan veya kandilden ışık aldığını görmek, ilim ve yüksek makama alâmettir. Ve o kimse bir âlimden feyz alarak muradına nail olur.

Rüyada kendi evinin kandilinin söndüğünü görmek, evin işlerini yürüten kimsenin karışıklığına ve kötülüğüne, medh edilmesine ve işinin güçlenmesine delâlet eder.

Bazı kere de bu rüya, zevcesinin veya çocuğunun ya da ana-babasının veya evinin işlerine nezaret eden kimsenin ölümüne alâmettir.

Kişinin rüyada yanmış mumu ışıksız ve ziyasız görmesi, üzüntü ve kedere ve kalb katılığına delâlet eder. Kandili vaktinde yaktığını ve etrafa ışık saçtığını görmek, yüce, şöhretli ve faydalı bir çocuğa işarettir.

Rüyada cami kandilleri görmek, âlimlerin zenginlerine, takva sahibi ve Kur’ân-ı Kerim okuyucusuna delâlet eder.

Rüyada mescidin kandilinin söndüğünü görmek, o mahaldeki bir âlimin ölümüne delâlet eder. Denilmiştir ki: Kandil, kadın; fitili de o kadından olan çocuktur. Kandilden fitili ile faydalınılır.

Yine kandiller, gökteki yıldızlar ile de tâbir olunur. Bir kimsenin rüyada gökten yıldızları aldığını görmesi, mescidden kandilleri almaya işarettir.

Rüyada kibrit çakıp kandil yaktığını görmek, servete, rızka, ilme ve çocuğa delâlet eder.

* KANDİL KABI: Rüyada kandil konan kap görmek, sahipleri için geçime işarettir.

Yine kandil kabı, insanın hayat ve tabiatı ile tâbir edilir.

Rüyada yağ ve fitilin, kandil kabında mahvolduklarını görmek, rüya sahibinin hayatının mahvolmasına delâlet eder. Yağ ve fitilin temiz olduğunu görmek, hayatın temiz olmasına işaret, kirli olduğunu görmek de, hayatın üzüntü ve keder içinde geçeceğine delâlettir.

Rüyada görülen kandil kabı ev içinde gezdirilip dolaştırılan cinsten ise, o takdirde, ev halkının işlerine bakan hane sahibine işarettir.

Kandil kabının tunçtan olduğunu görmek, devam eden hayra, topraktan olduğunu görmek, devam etmeyen bir hayra ve mala delâlet eder.

* KANEPE: Kişinin rüyada kanepe görmesi veya üzerinde oturması, yüksek mevki ve iyi yere delâlet eder. Rüyada kanepenin kırıldığını görmek, bulunduğu mevkiden düşmeye ve azledilmeye işarettir.

* KANTAR: Bir kimsenin rüyada kantar görmesi: “Kadınlara, oğullara, yığın yığın biriktirilmiş altın ve gümüşe…” (Âl-i İmran, 14) mealindeki âyet-i kerimenin işaretince fakir için zenginliğe alâmettir.

Cabirü’l-Mağribî demiştir ki: Rüyada kantar görmek, hakim ve vekiline veya muavinine delâlet eder. Rüyada kantarı kırdığını görmek, hakim veya muavini ile dostluğu kesmeye işarettir.

Denilmiştir ki: Rüyada kantar görmek, kan dökücü bir kimse ile tâbir olunur.

Rüyada kantarın topunu kaçırdığını görmek, adaleti elden kaçırmaya ve zulme delâlet eder.

Bazı kere de kantar rüyası, servet ve malın ziyade olacağına işarettir.

* KAP-KACAK: Rüyada boş bir kap görmek, kanaatkar olmaya, dolu kap görmek, rızık ve zenginliğe delâlet eder.

* KAPAN (Tuzak): Rüyada kapan görmek, hile ve yalana delâlet eder. Kapana yakalandığını görmek, hilebaz bir adamın şerrine uğramaya işarettir.

* KAPAMAK: Bir kimsenin rüyada yeni bir kapıyı kapadığını görmesi, bekârsa temiz ve saliha bir kadınla evlenmeye alâmettir. Evli ise bunun tam zıddı…

Bazı kere de rüyada bir veya daha fazla kapıyı kapadığını görmek, işinde devamlı kalacağına delâlet eder.

Kilit kapamak, nikâh ve evlenmeye işarettir.

Rüyada kapısının kapalı olduğunu görmek, dünya işlerine önem vermeye ve korumaya işarettir. Evinin kapısını kapamak istediğini ve fakat kapayamadığını görmek, aciz kaldığı bir durumdan dönmeye delâlet eder.

* KAPI: Rüyada Kabe’nin kapısını görmek, müjdeye, hacca gitmeye, üzüntü ve kederden kurtulmaya delâlet eder.

Rüyada görülen kapı, o evin işlerini yürüten kimseye delâlet eder. Bu sebeple rüyada ev kapısında bir fenalığın veya noksanlığın meydana geldiğini görmek, ev sahibinin iyilik ve fenalığına işarettir. Kapının iyi oluşu, onun iyiliğine, kötü oluşu da kötü haline delâlet eder.

Rüyada açık kapı görmek, rızık ile tâbir olunur.

Yine evlerin kapılarını görmek, kadınlara da delâlet eder. Kilitli kapılar bekâr kızlara, açık kapılar dul kadınlara alâmettir.

Cafer-i Sâdık hazretleri demiştir ki: Rüyada kapı görmek, üç veçhe ile tâbir olunur:

a) Hane sahibi,
b) İkinci zevce,
c) Hizmetkâr…

Rüyada bir kapıyı kapayıp diğer bir kapıyı açtığını görmek, yeni bir zevce almaya işarettir. Bekâr bir adamın kapısına bir eşik yaptığını görmesi, evlenmek ile tâbir olunur.

Bir kimsenin rüyada evinin kapısını yere düşmüş görmesi, hasta ise şifa bulmaya, müjde ve selâmete delâlet eder.

Ebu Saidü’l-Vaaz demiştir ki: Rüyada evinde lüzumundan fazla kapılar açıldığını görmek, hanenin harap ve işlerinin bozulmasına delâlet eder.

Rüyada ev kapısının kapatılmış olarak görülmesi, o ev halkı hakkında büyük bir musibete işarettir.

Kapının ortasında küçük bir kapının daha olduğunu görmek, iyiye alâmet değildir.

Rüyada dar bir kapıdan genişliğe çıktığını görmek, geçim sıkıntısından kurtulmaya, üzüntü ve kederden beri olmaya-delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada bilinmeyen bir kapıdan içeri girdiğini görmesi, düşman üzerine galip olmaya işarettir.

Bazan meçhul ve bilinmeyen kapıları görmek, ilme, rızk ve kazanca, yolculuğa, rüya sahibi için hayır ve şer kapılarının açılmasına delâlet eder.

Rüyada kapıdan çıktığında genişlik, yeşillik ve güzel kokulara, güzel çiçeklere tesadüf ettiğini görmek, rüya sahibinin ahiretinin güzel olmasına alâmettir. Karanlık, pis, hayvan leşi ve ateşle karşılaştığı takdirde, bu rüya, ahirette halinin iyi olmadığına ve azaba uğrayacağına delâlet eder.

Rüyada kapının açılmış halini görmek, işlerin kolaylığına; insanın yüzüne kapandığını görmek; sıkıntı ve geçim darlığı delâlet eder.

Yine rüyada kapının göğe açılması, duaların kabul olunmasına ve günahlardan kaçınmaya delâlet eder. Bazı kere de birçok kapıların göğe açıldığını görmek, uzun azab ve sıkıntılara delâlet eder.

Eğer o günlerde yağmur yağmıyor ve kuraklık hüküm sürüyorsa, bu rüya, yağmurun yağmasına, kuraklıktan kurtulan yerlerin yeniden hayat bulup yeşermesine delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada evinin kapısının yeni olduğunu veya bir ustanın onu düzelttiğini görmesi, sıhhat ve afiyetle müjdelenmeye işarettir.

Kirmanı demiştir ki: Rüyada evin bütün kapıları tâbir cihetiyle bir mânâya ise de sokak kapısı tâbirde daha ziyadeye delâlet eder. Rüyada bir yeni kapı yaptığını veya kilitlediğini görmek, bir kadının izdivacına talip olmaya ve onunla evlenmeye delâlet eder.

Rüyada kapının halkasını görmek, elçi ve haberciye işarettir. Kapısında iki halka olduğunu görmek, iki kimseye borçlanmaya delâlet eder. Kapının halkasının kırıldığını görmek, bid’at ehli olmaya işarettir. Rüyada kapının yandığını görmek, evli için zevcenin ölümüne delâlet eder.

Rüyada şehir ve kale kapıları görmek, o beldenin hükümdarına delâlet eder.

* KAPICI: Rüyada kapıcı görmek, faydasız bir hizmetçi ile tâbir olunur. Rüyada kendisini devlet reisinin kapıcısı olarak görmek, eğer ehil ise bir şehre vali tayin edilmeye delâlet eder.

* KAPI ÇALMAK: Rüyada kapı çalmak, münazaa ve fitne ile tâbir olunur. Çünkü çalma kapıyı, çalarlar kapını denmiştir.

Rüyada kapıdan dökülen şeyleri görmek, hizmetçiye veya bekçiye işarettir.

* KAPI GICIRTISI: Bir kimsenin rüyada kapı gıcırtısı duyması, bekçi veya kapıcılar tarafından meydana gelecek şerre delâlet eder. Bazı kere de bu rüya, gizli sırları ifşa etmeye alâmettir.

Nablusî demiştir ki:

“- Kâtibin kaleminin kâğıt veya yazı tahtası üzerinde gıcırdaması ve rüyada bunun duyulması, ilim sahipleri için, Allahu Teâlâ ve halk nezdinde derecelerin âli olmasına ve iyilikle anılmalarına; diğer insanlar için de gizli şeylerin meydana çıkmasına ve meşakkata düşmelerine işarettir.”

* KAPI HALKASI: Bir kimsenin rüyada kapı halkası görmesi, karı koca arasında namuskârlığa ve iffete, ortaklar arasında anlaşmaya ve iki düşman arasını ıslâha  delâlet eder.

Bazı kere de rüyada kapı halkası görmek, namaz kılmak, zekât vermek, inanç ve itikatta doğru yolu bulmak gibi dinî emirlerin kendileri ile tamam olduğu ve yerine geldiği şeylere delâlet eder.

Rüyada kapı halkalarını yerinden koparmak, zarar ve musibete, onları yenilemek malı muhafazaya veya ilme delâlet eder…

* KAPI MANDALI: Bir kimsenin rüyada kapı mandalı görmesi, yola çıkmaktan ızdırap duyan yaramaz hizmetçi ile tâbir olunur.

Rüyada kapı arkasına vurulan sürgü, çocuğa, kötürüm zevceye veya ağır yürüyen hayvana delâlet eder. Bazı kere de bu rüya, korkudan emin olmaya, düşmandan korunmaya ve gömülü mala delâlet eder.

Fakir bir kimsenin rüyada yanında sürgü bulunduğunu görmesi, zenginliğe ve menfaata delâlet eder.

Rüyada kendi evinin kapısını sürgü ile kilitlemiş olduğunu görmek, rüya sahibi için dünya işlerini korumaktan âciz olduğuna işarettir.

* KAPLAN: Bir kimsenin rüyada bir kaplan avladığını veya öldürdüğünü görmesi, düşman üzerine galip olmaya ve onu kahretmeye delâlet eder.

Rüyada kaplan eti yediğini görmek, mal ve şerefe nailiyete işarettir. Yine rüyada kaplana bindiğini görmek, büyük bir saltanat ile tâbir olunur.

Kirmanî demiştir ki: Rüyada bir kaplana binmiş olduğunu görmek, dört vech ile tâbir olunur:

a) Ulvî bir mevki,
b) Yükseklik,
c) Makam ve izzet,
d) Düşmana karşı zafer.

Kaplanın derisi, kılı, kemiği düşman malı ile tâbir olunur. Cafer-i Sâdık (r.a.) demiştir ki: Kaplan rüyası üç veçhe ile tâbir olunur:

a) Kuvvetli düşman,
b) Düşmandan elde edilen mal,
c) Sultandan veya onun adamlarından korku…

Rüyada kendisini bir kaplanın ısırdığını görmek, ısırdığı miktarda zarar ve ziyana delâlet eder.

Bazı kere kaplan görmek, erkek adama, bazı kere de kadına delâlet eder. Bu tâbir kaplanın renginin değişmesine göredir.

Denilmiştir ki: Rüyada bir kaplan veya pars avladığını gören kişi, fâsık bir adamdan menfaat elde eder.

Kaplan görmek, hile sahibi kimselere de işarettir. Kaplan sütü, onu içen için meydana çıkacak düşmanlık ile tâbir olunur. Çünkü kaplan, düşmanlığı şiddetli inatçı bir hayvandır.

Bazı kere de kaplan görmek, günahlardan tevbe ve istiğfar etmeye alâmettir.

* KAPLICA: Rüyada bir kaplıcada yıkandığını görmek, günahlardan arınmaya, üzüntü ve kederden kurtulmaya, hastalıktan şifa bulmaya delâlet eder.

Yine kaplıcada guslettiğini veya abdest aldığını görmek, sıhhat ve afiyete, borçtan kurtulmaya, hayırlı rızka delâlet eder.

* KAPLUMBAĞA: Nablusî demiştir ki: Rüyada kaplumbağa görmek, güzel koku sürünüp bezenen, boy ve endamını erkeklere arz eden ahlâkı düşük kadına delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kaplumbağaları çöplük ve kötü yerlerde görmesi, orada cahiller arasında ilim ehlinin kadir ve kıymetinin zayi olacağına işarettir.

Bazı kere rüyada kaplumbağa görmek, hakim ve savcıların reisleri ile tâbir olunur.

Çünkü kaplumbağa denizde bulunan hayvanların en bilgilisi ve en az yiyenidir.

Tâbircilerden bazıları demişlerdir ki: Kaplumbağalar İbrahim (a.s.)’ın ve diğer nebilerin kitaplarını okuyan âbid kimseye delâlet eder. Rüyada kaplumbağanın etini yemek, mala ve Nebilerin ilimlerinden hatıra gelmeyen bir ilme alâmettir.

Rüyada kaplumbağanın etini yediğini görmek, hayır, ihsan, mal ve menfaata delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kaplumbağaya rastladığını yahut ona mâlik olduğunu veya evine soktuğunu görmesi, eski ilimlere vakıf bir âlim sebebiyle şüphe ve tehlikelerden kurtulmaya delâlet eder.

* KAR: Karın mevsiminde görülmesi, rüya sahibi için üzüntü ve kederin gitmesine, düşmanını kahredip ona galip gelmesine delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a.) demiştir ki: Rüyada kar görmek, altı şekilde tâbir olunur:

a) Geniş rızık,
b) Hayat,
c) Çok ve fazla mal,
d) Ucuzluk,
e) Asker,
f) (Yaz mevsiminde görüldüğünde) hastalık…

Kişinin rüyada kar görmesi, rızıklara ve menfaatli şeylere ve grip gibi hastalıklardan iyileşmeye delâlet eder.

Rüyada kar’ın çok yağdığını ve çok fazla olduğunu görmek, devlet reisinin maiyetine zulmetmesine, onlara kötü söz söylemesine delâlet eder.

Az kar yağdığını görmek, ucuzluk ve bolluğa işarettir. Rüyada üzerine kar yağdığını görmek, uzun bir yolculuğa delâlet eder.

Rüyada kar’ın üzerinde uyuduğunu görmek, hapsedilmeye işarettir.

Bir şehre, bir mahale mevsiminde az yağan kar, o yer halkı için rızkın genişliğine, ucuzluk ve bolluğa delâlet eder. Rüyada kış veya yaz gününde kar soğuğunun kendisine isabet ettiğini görmek, fakirlik ile tâbir olunur. Çünkü fakirlik de soğuk gibi insanı ızdıraba sürükler.

Cabirü’l-Mağribî demiştir ki: Rüyada bahar mevsiminde kar yağdığını görmek mağlubiyete delâlet eder.

Rüyada ekilmiş ve kuru yer üzerine kar yağdığını görmek, yağmur hükmündedir ve o yer halkına gelecek, rahmet, bereket, nimet, ucuzluk ve bolluğa delâlet eder.

Rüyada çok kar yağdığını görmek, çiçek, kızamık, veba, taun, verem gibi salgın hastalıklara işarettir. Bazı kere de harbe, hayvanlara gelecek hastalığa delâlet eder.

Rüyada yaz gününde yüküyle kar satın aldığını görmek, rahata kavuşturacak mala, güzel söze veya dua sebebiyle üzüntü ve kederden halâs olmaya delâlet eder.

Yerin kardan faydalanmayacağı bir zamanda rüyada kar yağdığını görmek, sultanın adaletsizliğine ve vergi toplayan memurların çalışmasına işarettir.

Nablusî demiştir ki: Rüyada mevsimli veya mevsimsiz kar’ın yağıp bütün binaları, ağaçlar ve dağları kapladığını görmek, o yerin halkı ve malları üzerine gelecek zulme ve âfete delâlet eder.

Yine kar’ı rüyada, mahallinin gayrinde ev, hücre, oda v.s. gibi yerlerin içerisinde görmek, azaba, belâya ve hastalıklara alâmettir. Bazı kere de bu rüya, acizliğe, yolculuk ve maaş talebinden gaflete delâlet eder.

Rüyada kar yağdığını ve fakat kendisini şemsiye ile koruyup kardan müteessir olmadığını görmek, işlerde itiyad ve temkinli olmaya ve korkusuz olarak yaşamaya delâlet eder.

* KARCI: Bir kimsenin yaz günü rüyada karcı görmesi, refah ve sevince işarettir.

Kışın karcı görmek, üzüntü, keder ve kaygıya delâlet eder.
* KARAAĞAÇ: Rüyada karaağaç görmek, işlerde başarıya, aile hayatında saadet ve mutluluğa delâlet eder.

* KARABATAK: Rüyada bir kimsenin karabatak görmesi, rızka, iyiliğe, menfaata delâlet eder.

* KARABİBER: Kişinin rüyada karabiber görmesi, kendisiyle malların muhafaza edildiği bir başka mala işarettir. Rüyada karabiber yediğini görmek, zehirli veya acı bir şey içmeye alâmettir.

Rüyada yenilmediği halde çokça karabiber görmek, mala delâlet eder. Eğer ondan bir miktar yenilirse, üzüntü ve keder ile tâbir olunur.

* KARACİĞER: Bir kimsenin rüyada karaciğer görmesi, yiğitlik ile tâbir olunur. Bu sebeple rüyada ciğerinin büyük olduğunu görmek, rüya sahibinin merhametli, yiğit ve kahraman bir adam olduğuna delâlet eder.

Rüyada ciğere nazar etse ve onda aynada olduğu gibi kendisini görse, o kimse vefat eder.

Ciğer rüyası, evlat ve ömüre de işarettir.

Rüyada bir başka insanın ciğerini yediğini görmek, isabet edecek mala ve rızka alâmettir.

Bir kimsenin rüyada kızartılmış veya çiğ ya da pişirilmiş birçok ciğerler görmesi, açılacak ve erişilecek nice hazinelere delâlet eder.

Rüyada ciğer üzerinde yara görmek, günah ve fasıklık ile tâbir edilir. Rüyada kendi ciğerini kestiğini görmek, kendisinin veya sevdiklerinden birinin ölümüne delâlet eder.

Yine rüyada kendi ciğerini yediğini görmek, ele geçecek mala delâlet eder. O kimse çocuğunun malından da faydalanır.

Bazı kere de ciğer rüyası, sultan, emir veya çok zengin bir kimsenin mutfağına ve aşçısına delâlet eder.

* KARANFİL: Kişinin rüyada karanfil görmesi, sena edilen güzellik ve zikr-i cemile delâlet eder.

Rüyada yanında birçok karanfil olduğunu ve onları halka dağıttığını görmek, o mahalde isminin hayırla yâd edilmesine delâlet eder.

Yine rüyada nezdinde bulunan karanfillerden hiç kimseye bir şey vermediğini görmek, hayır ve iyilikten mahrum olmaya delâlet eder.

* KARADUT: Rüyada karadut görmek, rızık ve menfaata delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri demiştir ki: Rüyada siyah dut görmek, mal ve menfaattir. Bu rüya zevce ile arada çıkacak bir kavgaya da işarettir.

* KARANLIK: Bir kimsenin rüyada karanlıktan aydınlığa çıktığını görmesi, günahtan tevbeye delâlet eder. Zindandaki adamın karanlıktan aydınlığa çıkması, hapisten kurtulmaya, kâfirin çıkması da Müslüman olacağına delâlet eder.

Rüyada zifiri karanlık görmek; sapıklık ve hayrete işarettir. Karanlık hali zulme ve haksızlığa da delâlet eder. Bazı kere de rüyada karanlık görmek, göz ve kalbin kararmasına ve insanlardan gizlemek istediği şeyi gizlemeye işarettir.

Rüyada borçlu bir kimsenin karanlıktan aydınlığa çıktığını görmesi, borçtan kurtulmaya, üzüntü ve kederin gitmesine delâlet eder.

* KARARGAH: içinde askerlerin bulunduğu bir karargâh görmek, kuvvete, izzete ve neşeye delâlet eder. Bazı kere de bu rüya, haber beklemeye işarettir. Çünkü askerler memleketlerinden gelecek haberleri dört gözle beklerler.

* KARA SİNEK: Rüyada kara sinek görmek, zayıf, miskin ve alçak bir adama işarettir. Kara sineğin büyüğünü görmek, halka zarar veren ve malı ifsad eden bir düşmana alâmettir.

Rüyada kara sineği yediğini görmek, helâl olmayan bir malı yemekle tâbir olunur.

Rüyada kulağına bir kara sinek yahut sivri sineğin girdiğini görmek, hayır ve berekete nailiyete delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kara sinek öldürdüğünü görmesi, rahata veya vücut sağlığına delâlet eder.

Rüyada bir malı üzerine kara sinek konduğunu görmek, o malın hırsızlar tarafından çalınacağına işarettir. Çünkü sinek de bir hırsız gibi konduğu yerden bir şeyler aşırır.

Kara sinek rüyası şöyle de tâbir olunur:

a) Şiddetli düşman,
b) Zayıf asker,
c) Hasta için ilaç,
d) Temiz ve güzel rızık…

Bazı kere de rüyada kara sinek görmek, kötü amele ve insanlar tarafından kötü görülüp zemmedilmeyi icab ettiren bir işte bulunmaya alâmettir.

Rüyada kara sineğin karnına girdiğini görmek, akılsız bir kavim veya kimse ile arkadaş olmaya delâlet eder.

* KARA TAVUK: Rüyada kara tavuk görmek, zeki bir çocuğa ve güzel kıyafetli talebeye işarettir.

Rüyada kara tavuğun uçtuğunu gören kimsenin oğlu veya oğlu gibi sevdiği birisi sefere çıkar.

Rüyada bir kara tavuk tuttuğunu veya satın aldığını yahut birisinin hediye ettiğini görmek, hayırlı evlada veya faydalı ve itaatkâr hizmetçiye delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a.) demiştir ki: Rüyada kara tavuk görmek, dört vech ile tâbir olunur:

a) Saliha ve âbide bir zevce,
b) İtaatkâr hizmetçi,
c) Hayra götüren arkadaş,
d) Sadık ve çalışkan bir adam.

Cabiru’l-Mağribî demiştir ki: Rüyada dişi kara tavuk görmek, zevceye, erkek kara tavuk görmek, mütedeyyin, halûk, vakar sahibi arkadaş veya hizmetkâra delâlet eder.

* KARGA: Kişinin rüyada karga görmesi, kaba, yalancı, sözünde durmayan sabırlı birine işarettir.

Alaca karga görmek de yine yalancı ve kibirli kimseye delâlet eder.

Rüyada bir ağacın dalı üzerinde karga görmek, gurbete gitmeye ehl ve dostlarından ayrı kalmaya delâlet eder.

Cabirü’l-Mağribî demiştir ki: Rüyada bir karganın kendisiyle konuştuğunu görmek, bir yabancıdan hayır erişeceğine veya iyi bir habere delâlet eder.

Rüyada karganın bir kere çığlık attığını görmek, iyilik ile tâbir olunur. İki defa bağırdığını işitmek fena, üç kere bağırdığını duymak iyi haberdir. Dört kere bağırması ise hüzün ve gama delâlet eder.

Rüyada kendisine bir alaca karga verildiğini görmek, sevinmeye, mesrur olmaya ve hayra delâlet eder.

Rüyada karganın öldüğünü veya toprağı kazdığını görmek, rüya sahibi için gurbette vefat etmeye işarettir.

* KARGA YAVRUSU: Bir kimsenin rüyada karga yavrusu görmesi, fakirlik ve ihtiyaca, aile ve akrabalardan uzak olmaya alâmettir.

Bu rüyayı fakir ve gurbetteki bir adam görür ise, tâbir tam zıddı. Bu kere ihtiyaçtan kurtulmaya, zenginliğe ve aile efradına kavuşmaya delâlet eder.

* KARI KOCA: Rüyada karı kocayı bir arada görmek, uzun ömre ve huzurlu günlere delâlet eder.

* KARIN: Karın rüyası kişinin ehlini, malını ve sırrını ihtiva eden şeylerle, bir yerde beraber yattığı kimselere işarettir.

Cafer-i Sâdık hazretleri demiştir ki: Rüyada karın görmek, dört şekilde tâbir olunur:

a) İlim,
b) Hazine,
c) İş,
d) Evlat,

Danyal (a.s.) demiştir ki: Rüyada karnın içini ve dışını görmek mal ile tâbir olunur.

Rüyada karnını kaybettiğini görmek, dost, velî, ahbap ve malının sahibi gibi kimselerin vefatına delâlet eder. Bazı kere de bu rüya, zühd, takva ve ibadete dalarak yeme ve içmeyi terke işarettir.

Rüyada karın görmek: Kabir, kuyu, afiyet, sıhhat, hastalık, dost ve emanet mala delâlet ettiği gibi, rüya sahibi için din ve ibadet üzerine de delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada karnının güzelleştiğini, çirkinlik vermeyecek şekilde büyüdüğünü görmesi, ilim ve reislikle şerefli bir insan olacağına alâmettir. Karın rüyası, gizli ve aşikâre olan mal ve evlat ile de tâbir olunur.

Rüyada kendi eliyle karnını yarıp içine bir takım şeyler doldurduğunu görmek, haram mala haris olmağa, yardığı karnından bir takım şeyler çıkardığını görmek, üzüntü, keder ve gamdan kurtulmağa, bir başka adamın karnını yarıp içini temizlediğini görmek, o kimseye iyilik etmeye alâmettir.

Rüyada karnında bir noksan olmadığı halde boş olduğunu görmek, üç veçhe ile tâbir olunur:

a) ibadet,
b) Malda noksanlık,
c) Oruç,

Kişinin rüyada karnının boşaldığını görmesi, ibadet, takva ve riyazet ile meşgul olacağına işarettir.

Rüyada karnın içine gönderdiğini görmek, yolculuğa, hapse girmeye veya uzaklaşıp ayrıldığı bir yere tekrar dönmeye delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada karnından ateş çıktığını görmesi, yetim malı yemekten tevbe etmeye işarettir.

Rüyada karnı üzerine yürüdüğünü görmek, fakirlik ve ihtiyaç sebebiyle insanlardan karnını doyuracak bir şeyler istemesine delâlet eder..

Rüyada kendisini anasının karnında görmek, gurbette olanlar için memlekete dönmeye delâlet eder.

Bazı kere de karın rüyası, insanın ev, binek vasıtası ve hayvanları ile tâbir olunur.

* KARINCA: Rüyada karınca görmek, şu şekilde tâbir olunur:

a) Zayıf ve hırslı kavim,
b) Asker ve ordu,
c) Aile,
d) Uzun ömür,
e) Ucuzluk,
f) Bolluk ve rızık…

Bilirsiniz ki karıncalar, rızık olan yerlerde bulunur ve durmadan didinir.

Rüyada karıncanın dilini bilmek ve anlamak, Süleyman (a.s.)’ın kıssasına binaen velayete delâlet eder.

Rüyada karıncayı ağzında yiyecek ile eve girdiğini görmek, o evin hayır ve bereketine delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a.) demiştir ki: Rüyada karınca görmek, dört vech ile tâbir olunur:

a) Ehl-i Beyt,
b) Akraba,
c) Yolculuk,
d) Mal ve nimet…

Rüyada küçük ve kırmızı karınca görmek, zayıf insanlara, iri ve siyah karınca görmek de akraba ve hane halkına delâlet eder.

Rüyada karıncanın hanesine bir şey getirdiğini görmek, rızık ve nimettir. Ağzından burnundan karıncaların çıktığını görmek ise, ömrün bittiğine delâlet eder.

Yine hasta bir kimse rüyada vücudunda karınca dolaştığını görürse, onun eceli gelmiş demektir.

İmam Nablusî (rh.a.) demiştir ki: Bir kimse rüyada sevinçli olduğu halde, burun, kulak veya bunlar gibi azalarından karıncanın çıkması, o kişinin şehid olarak vefat edeceğine delâlet eder. Eğer kendisi mahzun bir halde idiyse, onun tevbe etmeden öleceğine işarettir.

Rüyada memur olmak isteyen bir kişi karıncanın konuşmasını işitse, bu rüya, onun memur olacağına delâlet eder.

Rüyada karıncanın kanatlandığını görmek, birçok askerin ölmesine delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada yatağı üzerinde karınca bulunduğunu görmesi, çok evladı olacağına işarettir.

* KARINDA OT BİTMEK: Rüyada karnı üzerinde ot bittiğini görmek, rüya sahibi için ölüme delâlet eder. Yine rüyada vücudunun diğer yerlerinde çok olmayarak bedene zarar vermeden biten otlar görmek, o sene içerisinde ucuzluk ve bolluğa nail olmaya delâlet eder.

* KARŞILAMAK: Kişinin rüyada bir şeyi karşıladığını görmesi, geometriye, yeni bir şeyi kesmeye veya yolculuğa işarettir. Rüyada bir karış boyundaki mızrakla münakaşa ve mücadele ettiğini görmek, bakire bir kızla temasta bulunmaya delâlet eder.

* KARNIBAHAR: Rüyada ve vaktinde karnıbahar görmek, büyük ve kadri yüce bir kadın tarafından gelecek menfaata delâlet eder. Pişmiş karnıbahar, çiğinden tâbirce daha iyidir.

Rüyada mevsimsiz karnıbahar yemek, üzüntü ve keder ile tâbir olunur.

Bir kimsenin rüyada karnıbahar görmesi, faydalı, sert ve köylü bir adama işarettir.

Rüyada elinde yaş bir karnıbahar olduğunu görmek, alacağını zahmetsiz tahsil etmeye alâmettir.

* KARNIN YUMUŞAK YERİ: Bir kimsenin rüyada karnının yumuşak yerini görmesi, bedenin kuvvetine ve mülke delâlet eder. Yine rüyada bunların birisinde ağrı ve noksanlık görmek, rüya sahibinin hastalığına ve fakirliğine alâmettir.

* KARTAL: Rüyada bir kartal yavrusuna mâlik olduğunu görmek, kadri yüce bir çocuk ile tâbir olunur. Rüyada görülen kartal, Nebi, melik ve salih kimseler ile de tâbir olunur. Kartal uzun ömre, çok mala ve habere delâlet eder.

Rüyada büyük bir kartala mâlik olduğunu görmek, büyük bir mülke, izzet ve şerefe ve kuvvete delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri demiştir ki: Rüyada kartal görmek, sekiz vech ile tâbir olunur:

a) Şeref,
b) Siyaset,
c) Zikr-i cemil,
d) Güzel şöhret,
e) Ulvî ve yüce mertebe,
f) Sefer için emir,
g) İzzet,
h) Kuvvet…

Danyal (a.s.) da şöyle demiştir: Rüyada kartal görmek, melik ve sultana delâlet eder.

Rüyada hanesine ve mahalline bir kartalın indiğini görmek, o mahal ve belde melik ve reisinden hayır, şeref ve menfaat erişeceğine işarettir.

Rüyada bir kartala rakip olarak gökyüzüne kadar uçtuğunu görmek, uzun bir yolculuğa delâlet eder. Rüya sahibi bu sefer esnasında nimet, şeref ve mala nail olur.

Bir kimsenin rüyada kendisine kartalın pençesiyle vurduğunu görmesi, devlet reisi tarafından erişecek zarara delâlet eder.

Rüyada kartal yavruları görmek, necib evlatlara işarettir. Kartalın eti, tüyü, kemiği, büyükler tarafından gelecek hayır ve şerefe ve mertebeye delâlet eder.

Rüyada bir kartalın kendisini yüklendiğini ve onunla beraber evine doğru uçtuğunu görmek, iyi ve faydalı bir yolculuğa delâlet eder. Kartalla beraber göğe doğru uçtuğunu görmek ise, yolculuk esnasında öleceğine alâmettir.

Rüyada kartal etinden yediğini veya kanadından, kemiğinden bir şey aldığını görmek, devlet reisi tarafından gelecek mala delâlet eder.

* KARYOLA: Rüyada bir karyola üzerinde oturduğunu veya yattığını görmek, yüksek makama ve menfaate delâlet eder.

* KASA: Rüyada içi para dolu kasa görmek, zenginliğe, rızka, bir yerden gelecek mirasa; boş kasa görmek ise, üzüntü, keder ve fakirliğe delâlet eder.

* KASAP: Kişinin rüyada kasap görmesi, Azrail (a.s.) ile tâbir olunur. Çünkü kasap hayvanların canını alan kimselerdir.

Bazı kere de kasap görmek, kuvvete ve kudrete işarettir.

Rüyada bir kasabı öldürdüğünü görmek, hastalıktan kurtulmaya ve şifaya delâlet eder.

Üzüntülü, kederli, sıkıntılı ve hapis kimsenin rüyada kasap görmesi, hayra ve kederinden kurtulmaya delâlet eder. Bazı kere de rüyada kasap görmek, gemi sahiplerine, verese ve yetimler arasında mal taksim eden adama delâlet eder.

Nablusî (rh.a.) demiştir ki:

“- Rüyada seyyar kasapları görmek, şiddet ve zarar ile tâbir olunur. Bu rüya hastalar hakkında, onların yakında öleceklerine, zenginler hakkında ise, onlara isabet edecek zarar ve şiddete, feryat eden kişiler hakkında da feryatlarının artmasına; borçlu ve bağlılar hakkında onların borçlarını ödemesine ve bağlarının çözülmesine delâlet eder.”

* KASATURA: Rüyada kasatura görmek, kudret ve kuvvete ve işlerde başarılı olmaya delâlet eder.

* KASE: Bir kimsenin rüyada kâse görmesi, zevceye veya evinin geçimine işarettir.

Eğer görülen kâse güzel ve çok kıymetli olursa, onun delâlet ettiği şey şereflidir.

Hasta bir kimsenin rüyada kendisine bir kâse verildiğini ve içinde olan şarabı, suyu veya şerbeti içtiğini görse, bu rüya, o hastanın ölüm şarabını içmesine delâlet eder.

Kâse satıcısını rüyada görmek, temiz bir hayata, emniyete ve yolculuktan alıkonmaya alâmettir. Ancak bakır kâsenin satışını görmek, bu tâbirin zıddıdır.

Yine rüyada kâse görmek, kadın cevherleri ile de tâbir olunur.

Bir kadın rüyada kendisine kâse içinde su verildiğini görse, bu rüya onun karnındaki çocuk ile tâbir edilir.

* KASEM: Rüyada kasem ettiğini, yani yemin ettiğini görmek, sözünde durmaya, korkudan emin olmaya delâlet eder. Ancak bu yemin doğru şey üzerine edildiğinde tâbir böyledir. Yalan yere yemin etmek, zillet ve fakirliğe işarettir.

* KASIK: Rüyada edep yerindeki kılları traş ettiğini veya herhangi bir şekilde kasık kıllarını görmek, borcun ödenmesine, üzüntü ve kederin gitmesine alâmettir. Kadın kasığı bostan ekilecek yer ile tâbir edilir.

Denilmiştir ki: Rüyada kadının kasığını görmek, onun boşanmasına delâlet eder.

Kadının âdet olması da, yine böyledir.

* KASIM: Bu ayın ilk günü veya gecesi görülen rüya daha makbuldür ve aynıyla çıkar.

* KASIRGA: Rüyada her tarafı yakıp yıkan kasırga görmek, üzüntü, keder ve ziyana delâlet eder.

* KASİDE: Rüyada bir mescidde veya topluluk içinde kaside okuduğunu, yahut bir başkasının okuduğunu görmek, zikr-i cemile, tevbe ve hayırlı işlere delâlet eder.

Çünkü kaside Cenab-ı Hakk’ın medh ü senasıdır.

* KAŞ: Rüyada erkek için kaş, ahlâk ve huyun güzelliği, din, emanet ve vakarındaki mertebe ile tâbir olunur. Çünkü kaş, gözün zineti ve süsüdür.

Denilmiş ki: Kaş, bir yaydır ki, onun okları güzel kimselerin bir an nazar etmelidir.

Rüyada kaş görmek, bazı kere anaya-babaya, iki çocuğa, yahut iki ortağa, iki zevceye, iki vekile veya iki kapıcıya delâlet eder… Rüyada kaşların çatma olduğunu görmek, ülfet ve muhabbete işarettir. Bunun aksini
görmek, tâbirin hilâfınadır.

Rüyada kaşların haddini tecavüz etmeden fazla olarak görülmesi, onların delâlet ettiği kimselerin halinin güzelliğine alâmettir.

Rüyada iki kaş, dince mertebeye, kaşlarda meydana gelen iyilik rüya sahibinin huy ve âdetine ve dinini korumasına delâlet eder.

Bazı kere de kaş görmek, kapıcı, vali, vasi ve koca gibi gözün delâlet ettiği şeylerin muhafazası üzerine delâlet eder.

Rüyada iki kaşının yeniden bittiğini görmek, ya kendisinin veya akrabadan birinin iki kızı dünyaya geleceğine işarettir.

Kaş görmek şu vech ile de tâbir olunur:

a) Mal,
b) Zinet,
c) Kız evlat,
d) Uzun ömür..

Rüyada kirpiklerin uzadığını görmek, izzet, şeref ve hayırlı evlat ile tâbir edilir.

* KAŞAĞI: Rüyada atları tımar etmede kullanılan kaşağı görmek, yine at ile tâbir edilir. At ise muraddır.

* KAŞAR: Rüyada kaşar peyniri görmek veya yemek, hayırlı rızka delâlet eder. Hasta için bu rüya, şifa bulmaya işarettir.

* KAŞIK: Rüyada dolu halde kaşık görmek, rızka ve menfaata, boş kaşık görmek de fakirliğe delâlet eder.

* KAŞIMAK: Rüyada kaşımak ve tırmalamak hali, malda zarar ile tâbir olunur. Bu sebeple rüyada bir kimsenin kendisini kaşıdığını görmek, kendi malına veya akrabalarının malına dokunacak zarara delâlet eder.

Rüyada alnının kaşınıldığını görmek, ömrün bittiğine ve ecelin geldiğine delâlet eder.

Nablusî demiştir ki: Rüyada kaşınan yerde şiş, kan, irin ve sarı su gibi şeyler olursa, kaşıyan kimse kaşınan hakkında bir söz söyler ve kaşınmış olan kişi mala ve nimete nail olur.

* KAT: Rüyada bir ev, köşk veya kat görmek, sürür ve sevince delâlet eder. Çünkü dünyada mekân, ahirette iman lazımdır.

* KATIR: Rüyada Peygamberler Peygamberinin bindikleri “Kusva” isimli katırı görmek, şeref, izzet, şan, rızık ve bereket ile tâbir olunur.

Rüyada beyaz yüzlü, dört veya iki ayağı sikkeli bir katıra binip kıble cihetine yöneldiğini görmek, hacca gitmeye delâlet eder. Eğer katırın yüzü başka cihete yönelmiş ise, bu kere şan ve şerefle uzun bir yolculuk etmeye alâmettir.

Rüyada eğeri ile beraber dişi ve güzel katır görmek, edibe ve güzel kadına; eğeri olmayarak çıplak katır görmek, menfaati olmayan yolculuğa delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kendisinin olmayan dişi bir katıra bindiğini görmesi, bir başka adamın hanımına hainlik etmeye işarettir.

Nablusî demiştir ki: Katır, nesebi olmayan bir erkeğe, yahut babası köle olan kuvvetli bir insana delâlet eder. Bundan dolayı bir kimse katıra binse gem katırın ağzında, dizginler de elinde olsa, hilekâr ve kuvvetli düşmanı ile huysuz hizmetkârlarına karşı zafer bulur ve onları kahreder. Rüyayı gören kadın ise, bu rüya, onun kocaya gitmesine delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada siyah ve dişi bir katıra bindiğini görmesi, mal sahibi zengin ve kısır bir kadına delâlet eder.

Rüyada katıra dönüştüğünü görmek, makam ve rütbesinden azledilmeye işarettir.

Yine rüyada katır sütü içtiğini görmek, içtiği sütün azlık ve çokluğu nisbetinde sıkıntı ve güçlüğe düşeceğine delâlet eder.

Rüyada katır görmek, yolcular için faydalı ve menfaatli yolculuğa delâlet eder.

Sultanlar için, katıra binmek, zillet ve hapislik ile tâbir olunur.

* KATIRCI: Bir kimsenin rüyada katırcıyı görmesi, iş yapmakta gayretli bir valiye, hayvanların çoğalma ve ıslahı vazifesini üzerine alan ve yürüten bir memura alâmettir.

* KATİP: Kişinin rüyada kâtip görmesi, hilekâr ve aldatıcı adama işarettir.

Mesleği kâtiplik olan bir kimsenin rüyada yazısının çirkin olduğunu görmesi, tevbeye delâlet eder.

Rüyada devlet başkanının yazıcılarını görmek veya onların şekil ve sıfatlarına girmek, kadir ve şanının yüce ve halinin iyi olmasına işarettir.

Nablusî (rh.a.) demiştir ki:

“- Rüyada Kirâmen Kâtibin meleklerini görmek, eğer rüya sahibi takva ehli ve muttaki bir kimse ise, müjdeye ve onun dünya ve ahiret işlerinin kolaylığına ve kendisinin cennetliklerden olmasına delâlet eder. Eğer rüyayı gören kişi muttaki değilse: “(Allah indinde) çok şerefli yazıcılar vardır.” (İnfitar, 11) mealindeki âyet-i kerimenin işaretince bütün kötülüklerden sakınsın.”

Rüyada nesir yazı kâtiplerini görmek, izzete, yüceliğe, şan ve şerefe, ihtiyaçlarını görmeye, anlayışa, güzel konuşmaya, rızka, menfaata, zevcelere, evlada, ana babaya ve hizmetçilere mâlik olmaya delâlet eder.

Rüyada yol üzerinde yazı ve arzuhal yazan kimseleri görmek, polise ve kan alıcıya işarettir.

Rüyada kendisini devlet dairelerinin birinde kâtip olmuş görmek, menfaata, rızka ve bir yerden gelecek mala delâlet eder.

Bazı kere de rüyada kâtip görmek, ziraatçılıkla uğraşan kişilere delâlet eder. Sır kâtiplerini görmek ise, gelen haberlere, fazlalığa ve noksanlığa, ısrara ve gizli sırlara vâkıf ve muttali olmaya alâmettir.

* KATRAN: Rüyada kişinin katran görmesi, müfsit kimseleri fesat ve kötülük çıkarmaktan men eden ve iyilik yolunu gösteren bir adama delâlet eder. Rüyada katran süründüğünü veya katrandan mamul elbise giydiğini görmek, Allahu Teâlâ’nın Cehennem ehli hakkında varid olan “Gömlekleri katrandır.” (İbrahim, 50)
mealindeki âyet işaretince, o kişinin günah ve yaramaz işler işlemesine delâlet eder.

Bazı kere de katran görmek, haram mala ve kötü akıbete delâlet eder.

* KAVAF (Kadın ayakkabısı diken kimse): Rüyada kadınlara mahsus ayakkabı diken sanatkârı görmek, nikah kıyan kimseye veya arsız bir adama işarettir. Erkek ayakkabısını yapan ustayı görmek, erkek ve kadın hizmetçiye ve yolculuğa delâlet eder.

Rüyada tanınmayan bir sanatkâr görmek, mirasları adaletle taksim eden kimse ile tâbir edilir. Göncüyü görmek dahi böyle tâbir edilir. Çünkü hayvanların derisi mirastır.

* KAUÇUK: Kişinin rüyada kauçuk görmesi, üzüntü, keder ve sıkıntıya delâlet eder.

* KAVAL: Rüyada bir koyun çobanının kaval çaldığını görmek, iyi habere işarettir. Kendisinin kaval çaldığını görmek, hasrete, gurbete ve sevdiklerinden ayrılmaya delalet eder.

* KAVANOZ: Rüyada camdan, topraktan veya bir başka şeyden yapılma kavanoz görmek, zevceye veya hizmetçiye delâlet eder.

* KAVGA: Bir kimsenin rüyada kavga ettiğini görmesi, kuvvete veya bir adamla düşmanlığa, yahut ihtilâfa düşmeye delâlet eder.

Rüyada elinde bir kılıç veya silah olduğunu görmek, rüya sahibinin yapacağı bir işten dolayı şöhret bulacağına işarettir.

Rüyada bir küçük çocukla kavga ettiğini görmek, düşmana galip gelmeye delâlet eder.

Yine rüyada dünya işleri için bir kimse ile kavga etmek, rızık hususunda cehd ve gayrete delâlet eder.

Bir kimse rüyada, zırh cinsinden olan silahla cenk ve kavga yaptığını görse, bu rüya onun için, hilekâr ve zengin bir kadınla evlenmeye işarettir. Çünkü zırh vücudun bir kısmını örter ve insanı korur.

Rüyada Allah yolunda kılıçla cenk ve kavga yaptığını görmek, Hak üzere olduğundan dolayı o kimsenin nail olacağı şerefe delâlet eder.

* KAVUK: Rüyada âlimlerin başlarına koydukları kavuğu görmek, ilim ve hünere ve ilim yolunda yükselmeye delâlet eder.

* KAVURULMUŞ ŞEY: Rüyada kavurulmuş helva görmek, rızka, faydalı ortaklığa ve mala delâlet eder. Yine rüyada nohut, kestane, fındık ve bunlar gibi şeylerin kavurulmuşunu görmek, vaadin yerine getirilmesine, borcu ödemeye, gurbette bulunanın gelmesine alâmettir.

* KAVUN VE KARPUZ: İbn-i Sîrîn hazretleri demiştir ki:

– Rüyada elini semaya uzatıp bir kavun aldığını görmek, mülke ve nimete mâlik olmaya delâlet eder.

Rüyada tamamen yetişmiş ve kemale ermiş kavun görmek, vücudun sıhhatına delâlet eder.

Kavun rüyası, üzüntü, keder, gam ve hastalık çeken bir kimseye de işarettir.

Denilmiştir ki: Rüyada kavun gören kimseye, çaresi ve akıbeti bilinmeyen bir gam isabet eder.

Zindanda olan bir kimsenin rüyada kavun yediğini görmesi, hapisten çıkacağına delâlet eder.

Rüyada kavun tarlası görmek, evhamlı birtakım insanlara işarettir. Bazı kere de kavun görmek, işsizliğe delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada evinden kavunları attığını görmesi, attığı kavunların sayısınca ev halkından vefat edecek kimselere delâlet eder.

Kişinin rüyada karpuz görmesi, hayır ve menfaata ve vücut sıhhatına delâlet eder.

Ebu Saidü’l-Vaaz demiştir ki: Rüyada içi boşalmamış ve bozulmamış karpuz görmek ve yemek vücudun sıhhat ve afiyetine delâlet eder.

ibn-i Sîrîn (rh.a.) demiştir ki: Rüyada karpuz yemek, gam ve kederden halâs olmaya delâlet eder.

Karpuzun özü, anlayış ve ilim ile tâbir olunur. Rüyada sarı karpuz görmek, kendileri için güzel ve medhedilen ve hayır ile yâd edilen birtakım erkek ve kadınlara alâmettir.

Bazı kere de rüyada sarı karpuz görmek, ayıp sahibi bir kadına işarettir.

Yeşil karpuz görmek, şehre, çocuğa, zevceye yahut erkek hizmetçiye delâlet eder.

Rüyada kırmızı karpuz görmek, her türlü süs, zinet ve bezeğe alâmettir.

* KAVUN KARPUZ SATAN: Rüyada kavun karpuz satıcısını görmek, köle simsarı ve yanında şifa veren ilaçlar ve yiyecekler bulunan bir adama işarettir.

* KAVURMACI: Bir kimsenin rüyada kavurmacı görmesi, şer, şiddet ve namazı terk edip şehvanî arzulara uymaya işarettir. Bazı kere de bu rüya, adamın ardınca ayıplarını söyleyen bir kimseye delâlet eder.

* KAVUŞMAK: Rüyada dost ve sevdiklerinden birisine kavuşmak, sıla-i rahme ve oruca kavuşmaya delâlet eder.

Rüyada bir âlime, bir veliye, büyük bir zâta kavuştuğunu görmek, dostluğu muhafazaya, sözünde durmaya, dinde salâha, sultana yaklaşmaya ve gönül uyanıklığına delâlet eder.

Rüyada bid’at sahibi veya kâfirlerden birine kavuşmak, dünya ve dinin bozulacağına, rüya sahibinin vakitlerini oyun ve fuzulî şeyler ile zayi edeceğine işarettir.

* KAVUT (Kavurulmuş undan yapılan yemek): Rüyada kavut görmek, sefere, takva ve veraya, perhiz etmeye ve salih amele delâlet eder.

Rüyada bir kuyu içinde kavutu su ile karıştırıp içmek, az ad olmaya, devlet reisine yaklaşmaya veya hapisten kurtulmaya delâlet eder.

Yine kavut rüyası, cehennemden kurtulmayı gerektiren salih ve güzel amele işarettir.

Bazı kere de kavut görmek, kaybolmuş bir şeyi bulmaya delâlet eder.

Kişinin rüyada kavut görmesi, dininin güzelliğine ve kara yolu ile sefer edeceğine delâlet eder.

* KAYA: Kişinin rüyada kayalar görmesi, sabırlı ve şerefli bir kadına delâlet eder.

Yine kayalar, işlerde basiretli hareket etmeye, sabır ve sebata, uzun ömre, hayvanlara ve binalara delâlet eder.

Nablusî (rh.a.) demiştir ki:

“- Rüyada kaya görmek, bazan da: “Kayaya sığındığım vakit ben balığı unutmuşum.” (Kehf, 63) mealindeki âyet gereğince unutmaya işarettir.”

Kirmanî der ki: Rüyada kaya görmek, iki vech ile tâbir olunur:

a) Mal,
b) Büyük bir adam.

Rüyada beyaz bir taş düştüğünü görmek, güzel huy sahibi bir kimse ile dost olmaya ve ondan gelecek hayır ve menfaata delâlet eder.

Bekâr bir kimsenin rüyada ata biner gibi bir taşın üstüne çıktığını görmesi, yakında evleneceğine delâlet eder.

Rüyada şehir içinde görülen büyük taşların çokluğu, o şehir halkı için ucuzluğa ve bolluğa işarettir.

Kaya şöhrete delâlet ederse, o şöhret rüya sahibi için uzun bir müddet devam eder.

Eğer kadına delâlet ederse sabırlı ve kanaatkar olur.

Kaya rüyası şöyle de tâbir olunur:

a) Kapı eşiği,
b) Merdiven ayağı,
c) Sütun,
d) Âbide…

Bir kimsenin rüyada taşı deldiğini ve onu bir şeye benzetmeye çalıştığını görmesi, bir meseleyi araştırmaya ve onun sırrına vakıf olmaya delâlet eder.

Bazı kere de koca koca kayalar görmek, kalbi katı, gafil ve cahil kimse ile tâbir edilir.

* KAYBOLMAK: Rüyada bir âlimin insanlar içinde kaybolduğunu görmesi, o âlimin ilminden halkın faydalanmasına ve şöhretinin her tarafta yayılmasına delâlet eder.

Rüyada kaybolmak hali, bazı kere de nasibin noksanlığına işarettir. Rüyada kendi evinin kaybolduğunu görmek, mâlik olduğu şeylerin elden gitmesine delâlet eder.

* KAYIK: Bir kimsenin rüyada balıkçı kayığı görmesi, rızık, nimet ve menfaata delâlet eder. Çünkü balıkçılar o kayıkla rızıklarını temin ederler.

Rüyada yelkenli kayık görmek, üzüntü, keder, sıkıntının gitmesine ve gönül ferahlığına delâlet eder.

Rüyada geçit kayığına bindiğini görmek, Allahu Teâlâ’nın lütuf ve merhametine delâlet eder. Çünkü gemiler ve kayıklar Allah’ın kudretiyle su üzerinde akıp giderler.

Geçit kayığına yakın görülen şey, rüya sahibinin yakınları ile tâbir olunur.

Rüyada küçük kayık küreği görmek, korku ve tehlikelerden selâmete kavuşmaya işarettir. Yine kürek görmek, güç işlerde kendisine yardım edecek dost ve arkadaşa işarettir.

* KAYINBİRADER: Rüyada kayınbiraderini görmek, güç ve kuvvete ve işlerde başarılı olmaya delâlet eder.

* KAYINPEDER: Kayınpeder de insanın babası mesabesindedir. Bu sebeple rüyada kayınpeder görmek, hayır ile tâbir olunur. Yine bu rüya, hiç ümit edilmeyen yerden gelecek rızka ve menfaata delâlet eder.

* KAYIPTAN GELEN SES: Rüyada, emir, nehiy veya korkutmak ve men etmek, yahut müjdelemek için kayıptan bir ses işittiğini görmek, sesin hitap ettiği şekilde tâbir olunur. Rüyada ne denilmişse, tâbiri de odur.

* KAYISI: Bir kimsenin rüyada ve mevsiminde kayısı görmesi, hayra ve afiyete delâlet eder. Kayısı ağacını görmek, insanların ferahlandığı bir adam ile tâbir olunur.

Rüyada kayısı ağacı görmek, mal ve hüzün ile tâbir edilir. Bazı kere de kayısı görmek, hizmetçi ve menfaatlı mala delâlet eder.

Saidü’l-Vaaz demiştir ki: Rüyada yeşil zerdali veya kayısı yediğini görmek, hastalıktan şifa bulmaya ve sadaka para yemeye delâlet eder.

* KAYIŞ: Bir kimsenin rüyada kayış veya tasma görmesi, yardıma, söz ve şartını yerine getirmeye, vaadinde sadık olmaya ve çalışmaya delâlet eder.

Bazan da kayış rüyası, rızka, çocuğa, erkek hizmetçiye işarettir. Yine kayış görmek, yolculuk yapmaya delâlet eder.

* KAYMAK: Rüyada kaymak görmek, ana rahmindeki çocuk ile tâbir olunur. Yine kaymak, faydası çok, büyüyen ve lezzetli olan toplu mal ve ganimetten meydana gelen rızka delâlet eder.

Denilmiştir ki: Bir kimse rüyada kaymak yese Allah Azze ve Celle o kişiye Beytü’lMukaddes’i (yani Mescid-i Aksa’yı) ziyaret etmeyi ihsan buyurur.

Kaymak rüyası, ucuzluk, bolluk, kazanç, fayda ve arzu ettiği şeyleri kolaylıkla elde etmek ile de tâbir olunur.

* KAYNAK: Rüyada bir su kaynağı görmek, yahut o kaynaktan su içmek, temizliğe, afiyete, güzel hayata ve rızka delâlet eder.

* KAYYUM: Rüyada cami ve mescid hizmetlerine bakan kimseyi görmek, hayırlı ve sevaplı işlere ve ömrün bereketine delâlet eder. Rüyada kendisini kayyum olmuş görmek, daha da güzeldir. Ve Allah indinde makbuliyete işarettir.

* KAZ: Rüyada görülen kaz, zevceye ve hizmetçiye işarettir.

Rüyada kaz eti yediğini görmek, zengin ve neşeli bir kadınla rızıklanmaya, komşulardan gelecek mala delâlet eder.

Bazı kere de rüyada kaz görmek, kadir ve kıymetli, takva ve vera sahibi, ibadet ehli ve iffetli olan birtakım kimselere delâlet eder.

Rüyada kaz ile konuştuğunu görmek, hanım tarafından şerefe ve rif’ate nailiyete delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada şehirden veya bir mahalleden kaz sesleri işitmesi, o yerlerden musibet sesleri veya ölüm haberleri işitmesine alâmettir.

Yine kaz rüyası, ululuğa, mertebenin yüceliğine ve iyilikle tanınmaya delâlet eder.

* KAZA-İ HACET (Büyük abdest): İbn-i Sîrîn hazretleri demiştir ki: Rüyasında büyük abdest bozduğunu görmek, eldeki malın gitmesine delâlet eder. Bunun tuvalet ve abdesthane gibi bir yerde yaptığını görmek, infaka delâlet eder.

Rüyada büyük abdest bozarken bir hayvan çıkardığını görmek, evladı olmağa delâlet eder. Eğer hayvan erkek ise evladı erkek, dişi ise çocuğu kız olur.

Rüyada necaset veya gübre üzerine oturduğunu görmek, akrabadan yahut mirastan ele geçecek haram mala delâlet eder.

Ibn-i Kesir demiştir ki: Rüyada necaset içine daldığını görmek, keder ve üzüntüye delâlet eder. Abdesthaneye düştüğünü görmek, günah ve zillet ile tâbir olunur.

Ibn-i Sîrîn (rh.a.) demiştir ki: Rüyada büyük abdest bozduğunu görmek, gam ve kederden kurtulmaya işarettir. Eğer malı varsa zekâtını verir. Kuru necaset çıkardığını görmek, afiyeti için bir kısım malını harcayacağına delâlet eder. Abdestini sulu çıkardığını görmek, bütün malın telef olacağına işarettir. Yine rüyada abdest bozarken bütün insanların kendisine baktığını görmek, fena söz ile tâbir olunur.

Rüyada büyük abdestinin fena halde koktuğunu görmek, ele geçecek haram mala delâlet eder. Kendi yatağına büyük abdestini yaptığını görmek, zevcesinden ayrılmaya işarettir.

Bazı kere de bu rüya, büyük bir hastalığa delâlet eder.

* KAZAN: Rüyada kazan görmek, birçok vech ile tâbir olunur:

a) Kadın,
b) Ev hizmetlerini yürüten kimse,
c) Polis memuru,
d) Zengin yahudi…

* KAZANCI: Bir kimsenin rüyada kazancıyı görmesi, uzun ömre delâlet eder.

* KAZA VE KADER: Nablusî demiştir ki: Rüyada bir kimsenin kaza ve kaderin kendisinde veya malında câri olduğunu görse, o kişi fazla bir ücret ve çok sevaba nail olur. “Allahu Teâlâ, kulu için ancak hayırlı olanı buyurur.” hadis-i şerifinin işaret ettiğine göre o korktuğu bir şeye gayret eder ve bunda sonu iyi olur.

* KAZZAZ (Şerit yapan sanatkâr): Rüyada böyle bir sanatkâr görmek, daima uzun yolculuklar yapan kimseye delâlet eder. Bazı kere de bu rüya, nefsi tezkiye eden, güzellikle iş yapan adama işarettir.

* KAZIK: Bir kimsenin rüyada duvara kazık çaktığını görmesi, kadir ve şanlı bir zata muhabbet etmeye alâmettir. Rüyada bir eve kazık çakmak, bir kadına gönül bağlamak ile tâbir olunur.

Kazık görmek, devlet reisi veya onun benzeri ile de tâbir edilir.

Rüyada yaşlı bir adamın kendisinin sırtına bir kazık veya bir çivi çaktığını görmek, neslinden bir melik veya zamanın teki olacak bir âlimin çıkmasına delâlet eder.

Rüyada görülen kazık ağaçtan ve o kazığı onun sırtına çakan da genç bir kimse olursa, bu rüya, onun kendisine düşman olacak bir çocuğunun dünyaya gelmesine delâlet eder.

Rüyada demirden kazık görmek, mal ve kuvvete delâlet eder.

Bazı kere de kazık görmek, sivri ve keskin olduğundan, acılara ve katılığı sebebiyle de, üzüntü, keder ve tasaya alâmettir.

Rüyada kendi tenasül uzvundan on iki kazık çaktığını ve kendisinin de bir mescidin mihrabında bulunduğunu görmek, doğacak on iki çocuğa ve o çocukların hepsinin imam olmalarına delâlet eder.

Rüyada bekar bir adamın bir duvara veya yere kazık çaktığını görmesi, evlenmeye delâlet eder. Evli ise, hanımının hamile kalacağına işarettir.

Bir kimsenin rüyada kendisini bir kazık üzerinde görmesi, âlim ve fazıl bir zâttan kuvvet almaya delâlet eder.

* KAZMA: Bir kimsenin rüyada kazma görmesi, kalbin kuvvetli oluşuna ve iyi işlere ihtimam göstermeye işarettir. Yine kazma rüyası, insanların mallarını kendi tarafına çeken bir adama delâlet eder.

Bazı kere de kazma görmek, huysuz ve terbiyesiz hizmetçiye delâlet eder.

Kazma, sâdık dostlardan yardım beklemeye de işarettir.

* KAZMAK: Rüyada yeri kazıp oradan bir şey çıkardığını görmek, iş sahiplerinin işlerinin ve hükümlerinin geçerli olmasına işarettir.

Rüyada tanıdığı bir ölünün kabrini açıp kabirden bir şey çıkardığını görmek, o ölü âlim veya zengin idiyse, ölünün dünyada bulunduğu mesleği talep etmesine, çıkardığı şey miktarınca da ona nail olmaya delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kuru toprak kazdığını görmesi, kazdığı ve eline geçen toprak miktarınca mala delâlet eder. Toprağın rutubetli olması, bir başka insana yapılacak hileye işarettir. Fakat yapılan hileden ona bir fayda erişmez, o kimse sıkıntı ve meşakkate maruz kalır.

Toprak kazmak, kabir kazmak ile de tâbir olunur. Bazı kere de rüyada toprak kazdığını gören kimse öldürülür. Eğer toprağı kazan hasta ise o yer onun kabrine delâlet eder. Yolcu ise, kazılıp çıkarılan toprak miktarınca mal elde etmeye işarettir.

Bir adamın rüyada kendisi için su çıkarmak gayesiyle bir çukur, kuyu veya dehliz kazdığını görmesi, onun kendi geçimi için çalışmasına delâlet eder. Eğer böyle tecelli etmezse, hem kendisi hem de bütün insanların menfaati için çalışmasına alâmettir.

Rüyada kazdığı yerin toprağından yediğini görmek, yediği kadar mala delâlet eder.

Hapiste olan birisinin kazılmış kuyudan çıktığını görmesi, zindandan kurtulmaya, hastanın görmesi de şifa bulmaya delâlet eder.

Rüyada suyu, kazdığı çukura akıttığını görmek, geçim hususunda güçlükle tâbir olunur ve o kimse meşakkate düşer. Rüyada içine birisini düşürmek için kuyu kazdığını görmek, bu hilenin bizzat kendisinin başına geleceğine işarettir.

Rüyada bir çukura düştüğünü ve oradan çıkarılması için feryat ettiğini, ama hiç kimsenin de imdadına gelmediğini görmek, o zat hesabına kabir çukuruna delâlet eder.

Bazı kere de çukur görmek, korkudan emin olmaya, sıkıntıdan kurtulmaya işarettir. Rüyada düşman korkusundan gizlenmek için çukura girdiğini görmek, düşmana galip gelmeye delâlet eder.

* KEBAP: Kişinin rüyada kebap görmesi, geçimi hakkında müjdedir. Rüyada pişmemiş kebap görmek, çocuğu tarafından zuhur edecek bir kedere işarettir.

Rüyada kebap edilmiş etlice yağlı kuzu görmek, çok mala; zayıf kuzu, az mala ve güçlükle elde edilecek rızka işarettir.

Bir kimsenin rüyada kızartılmış kuzu kebabı yediğini görmesi, evladının kazancını yemeye delâlet eder. Sığır kebabı görmek, korkan kimse için emniyet; hamile hanımı bulunan kişi için de erkek bir çocuğa delâlet eder.

Rüyada kebap edilmiş dana eti yemek, yiyen kimse için, rızık ve bolluğa delâlet eder.

Oğlak kebabı ise, onu yiyen için erkek çocuğa işarettir.

Yine rüyada kebap edilmiş erkek deve görmek, erkek çocuk ile tâbir olunur. Bu sebeple rüyada erkek deve kebabı yiyen kişi, erkek bir çocuğa nail olur ve o çocuk büyüdüğünde baba onun kazancından yer…

Bazı kere de kebap edilmiş erkek deve, korkudan emin olmaya delâlet eder.

Rüyada kebap edilmiş erkek devenin kollarının kendisiyle konuştuğunu görmek, kudret ve kuvvete mâlik olmaya delâlet eder.

Rüyada pişirilmiş veya kebap edilmiş kuş etleri görmek, zulüm ve hile ile bir kadın tarafından elde edilecek rızık ve mala alâmettir.

Nablusî (rh.a.) demiştir ki: Rüyada hayvanın kaburga tarafından yapılmış kebabı yemek, ağırlık ve insana isabet edecek üzüntüye işarettir. Kaburga tarafının kebabı, kadınla da tâbir olunur. Zira Hazret-i Havva, Hazret-i Adem’in sol tarafından yaratılmıştır.

Rüyada bir hayvanın baş tarafından bedeninin yarısına kadar olan kısmın kebabını görmek, kızlar ve hizmetçilere; yarıdan aşağı tarafı da, oğlanlara delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kebap edilmiş veya pişirilmiş eti yediğini görmesi, zahmet ve meşakkatle kazanılacak rızka delâlet eder.

Bazı kere de kebap rüyası, sıkıntıdan kurtulmak, düşmana zafer bulmak ve erkek bir çocuğun dünyaya gelmesine delâlet eder.

* KEBAPÇI: Rüyada kebapçı görmek, hoca ve muallime delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kebap almak için kebapçıya gittiğini görmesi, çocuğunu talim ve terbiye için bir hocaya vermesine delâlet eder. Kişinin rüyada kendisini kebapçı olmuş görmesi, zulüm ve müsadere yoluyla devlet mallarını zimmetine geçirmesine delâlet eder.

Bazı kere de kebapçı görmek, yaraları ameliyat eden doktor ve tabibe işarettir. Yine kebapçı rüyası, ferahlığa, bekâr kimselerin evlenmesine, evlilerin yeni bir çocuğu olmasına delâlet eder.

* KEBAP ŞİŞİ: Kişinin rüyada kebap şişi görmesi, devlet kapısında işinin görülmesine, hayır , rızık ve rahatlığa vasıta olmaya alâmettir. Yine kebap şişi, ev işlerini yürüten kimseye de delâlet eder.

* KEÇECİ: Rüyada keçeciyi görmek, sabretmeye, azme ve işlerinde sağlam olmaya işarettir. Rüyada keçeciyi kendi yanında görmek, mala, rızık ve menfaata delâlet eder.

* KEÇİ: Rüyada bir keçi bulduğunu veya ona mâlik olduğunu görmek, dünyada tedbir sahibi büyük bir adama delalet eder.

Rüyada erkek oğlak görmek ve bulmak, bir çocuk ile tâbir olunur.

Hazret-i Ali (r.a.) demiştir ki:

“- Rüyada bir erkek oğlağı kulağından tutup hanesine çektiğini ve orada onu kesip etinden yediğini görmek, kırk sene fakirlikten beri olmaya delâlet eder.”

Rüyada dişi oğlak, kız evlada, erkek oğlak da erkek evlada işarettir. Rüyada birçok dişi oğlak otlattığını görmek, üzüntü, keder ve sıkıntıya delâlet eder.

Rüyada keçi boynuzu görmek, hasta kimse için ölüme alâmettir. Bazı kere de keçi boynuzu görmek, yıkık duvara delâlet eder. Bazan da zenci ve hizmetçiye işarettir.

* KEÇİ KILI: Rüyada keçi kılı görmek, az bir mala delâlet eder. Yine eti yenen hayvanların kılını görmek helâl mala, kılın uzunluğu, malın çokluğuna, kısalığı da azlığına delâlet eder. Eti yenilmez hayvanların kılını görmek de haram mal ile tâbir olunur.

* KEDER: İnsanın rüyada kederlenmesi, üzüntüden sonra meydana gelecek sevince işarettir. Rüyada dost ve yaranlarını kederde görmek, o kişinin sıkıntıya ve kedere düşeceğine delâlet eder.

Yine rüyada keder, dert ve üzerine alacağı bir işe delâlet eder. Bazı kere de keder, kederin tam tersi olarak sevince ve sürura alâmettir.

* KEDİ: Kedi rüyası hizmetçi ile tâbir olunur. Bazı kere de kedi görmek şu şekilde

tâbir edilir:
a) Düşmanlık,
b) Hırsız,
c) Hüzün ve keder.

Kirmanî demiştir ki: Rüyada bir kedi öldürdüğünü görmek, hırsızı yakalamaya ve ona galip gelmeye delâlet eder.

Rüyada kedi ile kavga ettiğini ve kedinin kendisini tırmaladığını görmek, büyük bir hastalığa delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kedinin etinden veya yağından bir şey aldığını görmesi, hırsızın malından elde edilecek menfaata işarettir.

Rüyada insanı kedinin ısırıp tırmalaması, uzun sürecek hastalığa alâmettir. Rüyada kedi sattığını görmek, malını infak etmeye işarettir.

Rüyada kendi evinin dişi kedisinin kendi sahibini ısırması, ev sahibinin rahat edeceği bir seneye delâlet eder. Yabani ve vahşi kedinin ısırması ve çokça zahmet vermesi, rüya sahibinin eziyet ve meşakkat çekeceği şiddetli bir seneye işarettir.

Kedi rüyasını şöyle de tâbir etmişlerdir:

a) Zevce için cefa,
b) Evlat,
c) Düşmanlık,
d) Hırsızlık,
e) Zina ve vefasızlık,
f) Koğuculuk,
g) Feryat ve figan…

Nablusî demiştir ki: Rüyada kedi görmek, zinadan meydana gelmiş ve yol üzerine atılmış bilinmeyen çocuğa delâlet eder. Bazı kere de kedi, söz ve şaka yapan, mânâsız ve akıl dışı söz söyleyerek, köçekler gibi oynayarak halka kendisini sevdirmeye çalışan bir adama delâlet eder.

Bazı kere de rüyada kedi görmek, çocuğun terbiyesi hususunda çok hırslı olan kadına delâlet eder.

Rüyada kedinin bir kimseyi tırmalaması veya kanını akıtması, yahut gözünü çıkarması, düşmanlığı açık olan bir düşman ile tâbir olunur.

Bir kimsenin rüyada kedi olduğunu görmesi, hırsızlık ve kendisine fayda vermeyen şeylere geçirmeye delâlet eder…

* KEFAL BALIĞI: Rüyada kefal balığı görmek, rızka, mala ve menfaata delâlet eder.

Denizde kefal balığı tuttuğunu görmek, ele geçecek paraya işarettir.

* KEFALET: Rüyada bir şeye kefil olduğunu görmek, rüya sahibinin o şeyi üzerine almasına işarettir.

Rüyada hayırlı bir şey için kefil olduğunu görmek, hayırlı bir şeye yardım etmeye delâlet eder. Eğer kefil olunan şey haram mal ise, rüya sahibinin çoluk çocuğunun geçimi hakkında sıkıntı çekmesine ve fakirliğe düşmesine delâlet eder.

Bazı kere de kefillik rüyası, uyanıkken yapılacak borca delâlet eder.

* KEFE: Rüyada kefe görmek, işlerde adil olmaya ve dikkatli davranmaya delâlet eder.

* KEFEN: Bir kimsenin rüyada ölülerin kefene sarıldığı gibi kefene sarıldığını görmesi, ecelin kapıda olduğuna delâlet eder.

Kefen, avret yerini örtmeye de işarettir. Yine kefen rüyası, işlerini gizli tutmaya veya bekâr için dengi ve emsali olmaya bir kimseyle evlenmeye delâlet eder.

* KEFEN SOYUCU: Rüyada kefen soyucuyu görmek, haram mala delâlet eder. Yine kefen soyucusunu görmek, her işe müdahale eden, ilimlerden, hazinelerden ve gizli işlerden bahseden bir kimseye delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada birçok kabri açtığını ve ölülere ilişmediğini görmesi, sıkıntı ve şiddetten kurtulmağa, müjde ve sevince nail olmaya delâlet eder.

* KEFİL OLMAK: Rüyada bir Müslümana kefil olduğunu görmek, rızka ve Allahu Teâlâ’nın düşmanları üzerine galip gelmeye delâlet eder.

Rüyada küçük bir çocuğa kefil olduğunu görmek, bir düşmana öğüt vermek ile tâbir olunur.

Yine rüyada bir insana kefil olmak, iyi bir rızıkla rızıklanmaya işarettir. Kefalet rüyası, gerek kefil ve gerekse kefil olunan kimse için bir işte sebat göstermeğe delâlet eder.

* KEHLE: Rüyada kehle, yani bit görmek, bol kazanca ve menfaata delâlet eder.

* KEHRİBAR: Rüyada kehribar görmek hastalık ile tâbir olunur.

Rüyada elindeki kehribarı düşürüp zayi ettiğini görmek, hastalıktan şifa bulmaya işarettir. Rüyada bir kadının kehribardan gerdanlık taktığını görmesi, zengin ve fakat kötü huylu bir adamla evlenmesine delâlet eder. Tabii ki bu tâbir bekârlar için…

Rüyada birçok kehribar aldığını veya birçok kehribara mâlik olduğunu görmek, zahmet ve meşakkatla para kazanmaya delâlet eder.

Hasta bir kimsenin rüyada kehribarı kırdığını veya yaktığını görmesi, hastalıktan şifa bulmaya delâlet eder.

* KEKELEMEK: Rüyada konuşurken kekelediğini görmek, fakih ve edip olmaya ve güzel konuşmaya delâlet eder. Bazan da bu rüya, düşmanlarına galip olmak ile tâbir edilir.

Rüyada kekemeli konuşan bir kimseyi görmek, doğacak evlada işarettir. Çünkü çocuklar da ilk konuştukları zaman böyle konuşurlar.

* KEKİK: Bir kimsenin rüyada kekik görmesi, üzüntü ve kedere delâlet eder.

* KEKLİK: Rüyada dişi keklik görmek, hür temiz bir kadına veya sözü güzel bir adama işarettir.

Keklik kuşu rüyası, güzel ve geçimsiz bir kadına delâlet eder. Kekliği, aldığını veya tuttuğunu görmek de bu kadınla evlenmeğe işarettir.

Bir kimsenin rüyada birçok keklik kuşu avladığını görmesi, devlet reisine yakın birtakım adamlardan çok mal ve menfaat teminine delâlet eder. Yine keklik kuşları, kadınlara ve güler yüzlü insanlara alâmettir.

Rüyada keklik etini yediğini görmek, yeni elbiselere delâlet eder ve o kimse elbiselere nail olur.

Kirmanî demiştir ki: Rüyada keklik görmek, güzel zevceye ve güzel hizmetçiye delâlet eder. Bir keklik tuttuğunu gören, bir kadınla evlenir. Bir keklik satın aldığını görmek, bir hizmetçi almaya işarettir.

* KEL: Rüyada kel olduğunu görmek, sermayesinin elden gitmesine ve insanlar arasında kötü görülmesine delâlet eder.

Rüyada kel bir kadın görmek, kıtlık ve sıkıntıya işarettir.

* KELEBEK: Rüyada kelebek görmek, sözü büyük, kendisi zayıf ve bayağı bir düşmana delâlet eder.

Ziraatla uğraşan kimselerin kelebek görmesi, işsizlik, sıkıntı, şerli adamların ve kötü kadınların söz sahibi olmalarına delâlet eder.

Bazı kere de kelebek görmek, dostluk ve sevgiye ve kendisini mahvedecek bir şeye atmaya delâlet eder.

Rüyada, lâmba, kandil ve mumdan uzakta kelebek görmek, hayırlarını sarfeden ve şerden kaçınan kimselere veya kısa ömürlü çocuğa delâlet eder.

Kelebek görmek, erkek ve kadınların birbirleriyle yarış etmelerine ve resim sanatına düşkün olanlarına delâlet eder. Yine kelebek rüyası, zayıflık ve acizliğe alâmettir.

* KELLECİ: Kişinin rüyada kelle satan adamı görmesi, kuyumcu gibi halkın sermayesini tasarruf eden kimseye işarettir. Bazı kere de kelleci görmek, ölüme veya sıkıntıya düşmeye delâlet eder.

Rüyada kelleci görmek, şu şekilde de tâbir olunur:

a) Alimlerin yok olması,
b) Baştaki adamların cimriliği,
c) Kıymetli ve şerefli reis.
Bazı kere de kelleci görmek, gerek saltanat ve gerek sanat ve tedbir ciheti ile halkın reisini kahredendir. Sultan ile de tâbir olunur.

* KELEPÇE: Rüyada kelepçe görmek, münakaşa ve kavgaya işarettir. Kendi eline polis tarafından kelepçe takıldığını görmek, mahrumiyete ve çok zor işlere delâlet eder.

* KELİME-İ ŞEHADET: Rüyada kelime-i şehadet getirdiğini ve Cenab-ı Hakk’ı zikrettiğini görmek, sevinç ve sürura, selâmete, hidayete, geniş ve helal rızka, üzüntü ve kederden kurtulmaya delâlet eder.

* KEMAN: Rüyada keman görmek veya keman sesi duymak, rütbe ve mevki sahibi birinden gelecek menfaata delâlet eder. Rüyada büyük bir zatın kendisine keman verdiğini görmek, müjdeli habere veya yüksek makama delâlet eder.

* KEMER: Bir kimsenin rüyada kemer görmesi, çeyiz veya çocuk sahibi bir hanıma işarettir. Yine kemer rüyası, hizmetçi sahipleri için hizmetçilere ve bunlardan başkaları için de kemerin kıymeti miktarınca zinet ve mala delâlet eder.

Ebu Saidü’l-Vaaz demiştir ki: Rüyada kemer görmek, baba, amca, evlat, büyüklerden bir zat veya işlerinde muavenet göreceği bir kimse ile tâbir olunur.

Rüyada bir kemeri sağ eli ile almak, yolculuğa, sol eliyle almak memuriyete delâlet eder. Murassa kemer görmek, büyük bir makama nailiyete işarettir.

Rüyada kendisine bir kemer verildiğini görmek, üç veçhe ile tâbir olunur:

a) Evlat,
b)Mal,
c) Uzun ömür.

Yine kişinin rüyada beline kemer bağladığını görmesi, hayırlı bir yolculuğa delâlet eder. Rüya sahibi o yolculukta izzet ve şerefe nail olur.

* KEMİK: Rüyada kemik görmek, dört şekilde tâbir olunur:

a) Din,
b) Mal,
c) Azamet,
d) İzzet…

Rüyada bir kırık kemiği bağlayıp sardığını görmek, kudret, şevket, izzet ve devlete delâlet eder.

Rüyada kemiği kırdığını ve döverek un haline getirdiğini görmek, hayra, bir kavle göre de şerre delâlet eder.

Ebu Saidü’l-Vaaz demiştir ki: Rüyada bir insanın bütün kemiklerini görmek, sünnete ittibaya ve mala delâlet eder.

Yine rüyada görülen insan ve hayvan kemikleri, mala delâlet eder…

* KENDİNİ BEĞENMEK: Bir kimsenin rüyada kendini beğenmek halini görmesi, zulme işarettir. Çünkü benlik ve gurur en kötü huylardan biridir. Kendi nefsini beğenen de zalimdir. Dünyadan ahirete intikal etmiş bir kimsenin rüyada kendini beğendiğinin görülmesi, o zatın kıyamet gününde Allah’ın rahmetinden uzak olduğunun işaretidir.

Yine rüyada kendisiyle veya zenginlik ve kuvvetiyle kendini beğendiğini görmek, başkalarına zulmetmek ile tâbir olunur.

* KENDİR: Rüyada kendir otundan kınnap yaptığını görmek, uzun ömre ve dinde kuvvete delâlet eder. Yine üzerinde kınnaptan mamul bir şey görmek, sırat-ı müstakime sülük etmeye işarettir. Rüyada kendir ve bunun otunu görmek, helâl mala delâlet eder.

Rüyada deve, at, inek v.s. kendirle ip yaptığını görmek, rızka ve düşmanı kahretmeye delâlet eder.

* KENE: Kene rüyası, asaletsiz alçak düşman ile tâbir olunur.

Rüyada kene toplayıp attığını görmek, malını yemek isteyen bir kimseyi def etmeye işarettir. Rüyada bir keneyi öldürdüğünü gören böyle bir düşmanı üzerine galip gelir ve onu kahreder.

Denilmiştir ki: Rüyada kene görmek, karnını haram ile dolduran bir adama delâlet eder. Çünkü kene sadece kan yer ve kan içer. (Kene: Hayvanların etine yapışıp kanlarını emen bir küçük böcektir).

* KEP: Rüyada yeni bir kep giydiğini görmek, yeni bir işe veya vazifeye delâlet eder.

* KEPÇE: Kişinin rüyada kepçe görmesi, yiyecek, içecek ve malların harcanması ve sarfedilmesi kendisine havale edilen bir dairenin müdiresi veya âmiri olan bir kadına delâlet eder.

* KEPEK: Rüyada kepek aldığını veya yediğini görmek, fakirliğe, geçim sıkıntısına, üzüntü ve kedere delâlet eder.

Kepek satıcısını görmek, halkın kilerine, sadaka ve zekâtları gibi malları üzerine memur edilen kimseye delâlet eder.

* KERESTE: Kereste rüyası, nifak ile tâbir olunur. Denilmiştir ki: Rüyada kereste görmek, dininde nifak olan, dışı içinden iyi görünen bir kimseye işarettir. Yaş ağaç görmek, çocuğa delâlet eder.

Keresteci rüyası da münafıklık ile tâbir edilir. Rüyada keresteciyi görmek, münafıkların reisine delâlet eder. Bazan da keresteci rüyası, mamur bir yeri görmeye alâmettir. Bazı kere de nifaka delâlet eder.

* KEREVİZ: Rüyada kereviz görmek, devlet reisi tarafından erişecek helâl mala delâlet eder ve iyi bir zenginlikle yâd edilir. Bazı kere de kereviz görmek, sırların meydana çıkmasına ve amellerde riyaya, bazan da küfre delâlet eder.

* KERPETEN: Rüyada kerpeten görmek, kuvvet ve izzete delâlet eder. Çünkü insan kerpetenle zor bir çiviyi yerinden söker.

Rüyada kerpetenle ateşten bir şey çıkardığını görmek, hükümet tarafından gelecek menfaat ve faydaya delâlet eder. Rüyada elindeki kerpetenin zayi olduğunu görmek, zarar ve ziyan ile tâbir olunur.

Ebu Saidü’l-Vaaz demiştir ki: Rüyada kerpeten görmek, devlet reisinin adamlarına ve büyük kimselere delâlet eder.

* KERPİÇ: Kerpiç rüyası, rüya gören için bir maldır. Rüyada görülen her kerpiç, rüya sahibinin kadir ve miktarına göre, yüz veya bir, yahut on dirhem ile tâbir olunur.

Rüyada henüz binaya konmamış kerpiç görmek mala; binaya konmuş kerpiç iyi amele ve dine delâlet eder. Kerpiç rüyası, hizmetçilere de şamildir.

Rüyada binada olan kerpiçleri görmek, rüya sahibinin yakınlarına ve çocuklarına delâlet eder. Rüyada binadan bir kerpicin düşmesi, orada bulunan bir hastanın ölümüne veya orada meydana gelecek perişanlığa delâlet eder.

Rüyada kendisinin kerpiç yaptığını görmek, mala, mülke ve rızka delâlet eder.

Yine rüyada kerpiç yaptığını görmek, rüya sahibinin erkek çocuklarının çok olacağına alâmettir. Rüyada kerpiçten bir bina yaptığını görmek, halk üzerine reis olmaya alâmettir.

Rüyada binada olmayan ve fakat bir yerde yığılı kerpiç görmek, altına delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kerpiççiyi görmesi, o kerpicin miktarınca mal biriktiren bir adama delâlet eder. Rüyada kerpiç kesip kuruttuğunu görmek ve bir yere toplamak, mal biriktirmeye işarettir.

* KERTENKELE: Rüyada kertenkele görmek, hastalık ile tâbir edilir ve rüya sahibi hasta olur.

Denilmiştir ki: Kertenkele, kötü ve mel’un bir kimsedir. Zira kertenkele sureti değişmiş olan şeylerdendir.

Yine rüyada kertenkele görmek, halkın malına hile yapan bedevi bir araba delâlet eder.

Bazı kere de kertenkele kendisinden vahşet duyulan korkunç bir adama işarettir.

Rüyada büyük kertenkele görmek, iş hususunda azimli ve sebatlı bir kimseye işarettir. Büyük kertenkele görmek, işsiz adam için çalışmaya, dinde fitneye veya ateşe tapan bir kadına delâlet eder. Zira bu kertenkele güneş ile beraber meydana çıkar ve güneş batınca kendini gizler.

Bazan da bu rüya, ölü üzerine ağlamaya ve ölünün meziyetlerini saymaya alâmettir.

Rüyada alaca kertenkele görmek, fakirliğe, üzüntüye veya alçak, ahlâksız bir kimseye ve bir kavimden gelecek zararlara delâlet eder.

Yine alaca kertenkele görmek, koğuculuk ve gammazlıkla halkın arasını bozan ve onları fitneye sürükleyen kötü bir adama delâlet eder.

* KERVAN: Rüyada kervan görmek, hayırlı işlere, ticaret hayatında başarıya ve yolculuğa delâlet eder.

Rüyada Mekke istikametinde giden Hac kervanını görmek, günahtan tevbeye, hidayete ve helâl rızka delâlet eder.

Rüyada bir kervanın bulunduğu şehre girdiğini gören kimse, bir mirasa konar ve ondan menfaat sağlar.

* KESE: Rüyada kese görmek, insanın vücudu ile tâbir olunur. Bu sebeple rüyada içi boş kese görmek, rüya sahibinin ölümüne alâmettir.

Rüyada kese içinde altın ve gümüş görmek, nimet ve hayra, kesenin boş olduğunu görmek de iflasa delâlet eder.

İbn-i Kesir demiştir ki: Rüyada kese görmek, rüya sahibinin sırrına delâlet eder. Eğer kesenin içindekiler dökülürse, sırların meydana çıkmasına işarettir. Kesenin ağzının kapalı olması, sırların muhafazasına alâmettir.

Rüyada belinde kese olduğunu görmek, rüya sahibinin hayatında istifade ettiği bir ilmin kendisinde bulunmasına delâlet eder. Eğer kesenin içindeki paralar sağlam ise, o ilim de doğru ve kurtarıcı bir ilimdir. Şayet paralar eski yırtık ve kırık iseler, o kişi ilim öğrenir, ama tekrar ders almaya ihtiyaç duyar.

Rüyada kesesinin içinde ağaç kurdu olduğunu görmek, rüya sahibinin ölümüne delâlet eder. Kese görmek, insanın ihtiva ettiği şeye de işarettir. Bazı kere de kese sahibinin kalbine delâlet eder.

Rüyada keseyi baş aşağı çevirip içinde bulunan paraları döktüğünü görmek, sırların açığa çıkmasına alâmettir.

* KESER: Bir kimsenin rüyada keser görmesi, bulunduğu hal üzerinde devam etmesine alâmettir. Rüyada keser görmek, şu şekilde de tâbir olunur:

a) Geçim,
b) Hizmetçi,
c) Çocuk,
d) Zevce tarafından gelecek rızık,
e) Fayda ve menfaat.

Bazı kere de keser görmek, malı kendi tarafına çekmeye ihtiraslı kimseye; uzun dilli ve kötü söz söyleyen şerli bir kadına delâlet eder.

Keser, baştan çıkmış adamları terbiye eden zabıta memuruna da delâlet eder.

Rüyada keserle bir ağaç yonduğunu görmek, yongalarının miktarı kadar para kazanmaya delâlet eder.

Bazan da keser, bekârın evlenmesine, evlinin çocuğu olacağına işarettir.

* KESİLMİŞ ŞEYLER: Rüyada kesilmiş bir şey görmek, dost, arkadaş ve çoluk çocuğundan ayrılmış ve uzak düşmüş kimsenin geri dönmesine ve kavuşmaya delâlet eder.

Rüyada kesilmiş bir şeyin hastanın yanına getirildiğini görmek, o hastanın vefatına delâlet eder.

Bazı kere de kesilmiş şey görmek, günah ve kötü işlerden ve haramlardan uzak kalmaya delâlet eder.

Rüyada bir insanı kesip derisini yüzdüğünü görmek, bütün insanların gıybetini yapmaya delâlet eder.

* KESTANE: Rüyada kestane görmek, sıhhat ve afiyete ve rızka delâlet eder. Yine kestane rüyası, cimri bir kimseden mal almaya işarettir.

Rüyada kestane görmek veya yemek, ecnebi memleketlerinden mal almaya ve ticarette bulunmaya delâlet eder.

Bazı kerede kestane rüyası, vücudun sıhhat ve afiyette olmasına delâlet eder.

* KEŞKEK: Bir kimsenin rüyada keşkek görmesi, üzüntü ve kedere işarettir. Hasta kişinin rüyada keşkek pişirdiğini görmesi, ecelin kapıda olduğuna delâlet eder.

Rüyada birtakım askerlerin keşkek veya pişmiş kelle yediklerini görmek, askerler arasında çıkacak cenge ve ölümlere delâlet eder.

*ŞEKKEÇİ: Rüyada keşkekçiyi görmek, hiç de iyi değildir.

Bu rüya, çok şerli ve boş söz söyleyen ve halkı aldatan bir kimseye işarettir.

Rüyada kışın keşkek yapanı görmek, sabit ve devamlı olan faydalara ve helal olan rızıklara delâlet eder.

Denilmiştir ki: Keşkekçi, sultanın celladı ve geçimini cellatlıkla temin eden bir kimsedir.

* KETEN: Bir kimsenin rüyada keten giydiğini görmesi, helal ve iyi mala delâlet eder ve o kimse mal biriktirmeğe muvaffak olur.

Keten görmek, rızık ve nimete de işarettir.

Rüyada keten bitkisini söken adamı görmek, işleri bozmaya, yer değiştirmeye, söz götürüp getirmeye delâlet eder.

Kişinin rüyada ketenciyi görmesi, zillete ve kadınlara düşkünlüğe alâmettir. Bazı kere de rüyada ketenciyi görmek, üzüntü, keder, sıkıntı ve meşakkate delâlet eder.

* KEVSER: Kevser, Resûl-i Ekrem (s.a.v.) efendimize verilen büyük nimetlerden biridir. Bu sebeple rüyada Cennette bulunan kevserden su içtiğini görmek, şu şekilde tâbir olunur:

a) İlim ve marifet,
b) Amel,
c) Güzel ve sağlam itikat,
d) Nebiyy-i Zîşan Efendimiz’in sünnetine ittiba…

Bir kâfirin rüyada kevser ırmağından su içtiğini görmesi, Müslüman olacağına ve hidayetine; günahkârın su içmesi, tevbeye ve Allahu Teâlâ’ya ilticaya delâlet eder.

Yine rüyada kevserden içmek veya kevseri görmek, saliha bir hanıma, haram kazançtan helal kazanca intikale delâlet eder.

Bazı kere de kevser rüyası, insanlar üzerine reis olmaya, düşmana galip gelmeye ve helâl rızka delâlet eder.

Hasta kişinin rüyada kevserden içtiğini görmesi, şifa bulmaya ve sıkıntıdan kurtulmaya delâlet eder.

* KIBLE: Rüyada kıbleyi görmek, ferah, sürür ve neşe ve kurtuluşa delâlet eder.

Rüyada Müslümanların kıblesi olan Kabe’yi görmek, beş veçhe ile tâbir olunur:

a) Halife (devlet reisi),
b) Büyük bir imam,
c) îman,
d) İslâm,
e) Korkudan emin olmak.

* KIL: Bir kimsenin rüyada gövdesinde veya herhangi bir yerinde kıl bittiğini görmesi, malın artmasına, rızkın genişliğine, mevki ve itibarın yüksekliğine delâlet eder.

Rüyada sakalının kılını uzamış görmek, halk arasında mevkiinin ve itibarının artmasına delâlet eder. Yine rüyada sakalındaki tüylerin bembeyaz hale geldiğini görmek, dinde kuvvete, sözünde doğruluğa ve amellerde devama işarettir.

Rüyada, vücudun kıl bitmeyen bir yerinde kıl bitmiş görülmesi, makam ve mevkiin yüceliğine ve rızka delâlet eder.

* KILAVUZ: Rüyada kılavuz görmek veya onun ardınca gitmek, uzun bir yolculuk ile tâbir olunur. Kılavuzdan yol sorduğunu görmek, bir kimseden akıl danışmaya işarettir.

* KILÇIK: Kişinin rüyada balık kılçığı görmesi, malda ve mevkide noksanlığa delâlet eder.

* KILIÇ: Rüyada kılıç takındığını görmek, yüksek bir memuriyete delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a.) demiştir ki: Rüyada kılıç görmek, altı şekilde tâbir olunur:

a) Evlat,
b) Memuriyet,
c) Hak,
d) Menfaat,
e) Mal ve mülk,
f) Düşman üzerine zafer.

Rüyada keskin, parlak ve güzel bir kılıç görmek, Hak söze ve güzel hitabete delâlet eder.

Rüyada hanımına kını içinde bir kılıç verdiğini görmek, bir kız çocuğu ile tâbir olunur ve hanımı kız doğurur. Bunun tersi zevcesi kını içinde bir kılıç verse, o kişinin zevcesinden bir erkek çocuğu dünyaya gelir.

Rüyada görülen kılıç, çocuğa, devlet reisine ve mülke delâlet eder. Kılıcın kabzasındaki gümüş ve kılıcın namlusu yine çocuğa delâlet eder.

Rüyada kılıç görmek, şunlara da işarettir:

a) Rızık,
b) Mülk,
c) İlim,
d) Mal,
e) Edebiyat…

Rüyada yerde olan bir kılıca elini uzatarak aldığını görmek, Hakkı aradığını ve onu bulacağına delâlet eder.

Rüyada kılıcının kınının kırıldığını görmek, rüya sahibinin hanımının vefatına delâlet eder.

Cabirü’l-Mağribî demiştir ki: Rüyada altından bir kılıcı olduğunu görmek, büyüklerden gelecek menfaata delâlet eder. Demirden kılıcı olduğunu görmek, işin güzelliğine ve kuvvete delâlet eder.

Rüyada, demir, bakır, kalay ve ağaçtan dört kılıç taktığını görmek, evliler için dört tane erkek çocuğun olmasına delâlet eder. Demir kılıç, o çocuklardan birinin şecaatli, cesur ve bahadır olmasına, bakır kılıç onlardan birisinin zengin ve bol rızıklı olmasına, kalay kılıç, onlardan birisinin fena tabiatlı olmasına ve ağaç kılıç da o çocuklardan birisinin münafık olmasına alâmettir. Çünkü ağaç kılıç bir işe yaramaz.

Bir kimsenin rüyada kılıcının körlenip kesmediğini görmesi, sözünün tesirsiz ve dinlenmez olduğuna işarettir.

Rüyada kılıcının kabzasının kırıldığını görmek, eğer ana babası hayatta ise onlardan birinin ölümüne delâlet eder. Rüyada kılıcın namlusunun kırıldığını görmek, hizmetçinin ölümü ile tâbir olunur.

Rüyada, kendisine bir kılıç verildiğini görmek, zevceye delâlet eder. Zira Lokman (a.s.) şöyle demiştir:

“- Kadın kılıç gibidir. Görmez misin görünüşü ne güzel ve eseri ne çirkindir.”

Rüyada kılıc görmek, şu vech üzere de tâbir olunur:

a) Rızık,
b) İlim,
c) Zevce,
d) Mülk,
e) Evlat…

Rüyada elinde camdan imal edilmiş bir kılıç görmek, hanımı hamile olanlar için doğacak çocuğun kısa ömürlü olacağına delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kılıcının kınını kırılmış görmesi ve kılıcın sağlam kalması, rüya sahibinin hanımının ölümüne ve ana rahmindeki çocuğun sağ olarak kurtulmasına delâlet eder.

Rüyada elinde düşman kılıcından daha uzun bir kılıç olduğunu görmek, düşman üzerine zafer bulmaya delâlet eder.

* KILIÇ BAĞI: Kişinin rüyada kılıç bağını görmesi, kendi kendisine büyüklenen ve kendisini beğenen kibirli kimseye delâlet eder. Bazı kere de bu rüya, yardım talebinde bulunan kimseye yardım etmeye, çetinlik ve meşakkatten sonra rahat ve huzura işarettir.

Yine rüyada kılıç bağını görmek, erkekleri terbiye edici veya doğru yola götürücü ve yol gösterici kimseye alâmettir. * KILIÇ BİLEYİCİ: Rüyada kılıç bileyicisini görmek, üzüntü ve kederin gitmesine delâlet eder. Yine bu rüya, cehaletten sonra ilme kavuşmaya ve salih kimselerle arkadaş olmaya işarettir.

Bazı kere de kılıç bileyicisini görmek, iyi kötü, küçük ve büyük işler kendisine ait olan adil ve heybetli bir adama delâlet eder.

* KILIÇÇI: Bir kimsenin rüyada kılıççıyı görmesi, düşmana galip gelmeye, güç ve kuvvete delâlet eder. Rüyada kılıç yapan ustayı görmek, ilim ve edebiyata vâkıf bir zata işarettir.

Rüyada kılıçların konduğu torbayı görmek, emniyetli mutemet ve korunması için kendisine mal, para, eşya emanet edilen yaşlı kadına delâlet eder.

Rüyada kılıcın ucunu görmek, talebe için ilim öğrenmeye, malı harcamaya ve sırları gizli tutmaya delâlet eder.

* KILIÇ VE BIÇAK SAPI: Rüyada kılıç ve bıçak sapı görmek, mal, mülk, deve, koyun, sığır veya altın ve gümüşten kendisinde çok derecede servet bulunan ve üzerine zekât vacip olan kimseye delâlet eder.

* KINA: Rüyada kına yaprağı görmek, mal ve menfaata delâlet eder. Kına rüyası, mal ve ailedeki zinete de işarettir.

Rüyada avucuna kına koyduğunu görmek, kuvvet ve kudrete delâlet eder. Bir kadının rüyada avucuna kına koyduğunu ve fakat tutmadığını görmesi, efendisi tarafından şiddetli bir muhebbetle sevileceğine delâlet eder.

Rüyada başına kına yaktığını ve kınanın tuttuğunu görmek, yüce Allah tarafından o kimsenin ayıplarının örtüleceğine ve günahının affedileceğine delâlet eder. Kına tutmadığı takdirde, gizli işlerin meydana çıkacağına işarettir.

* KINACI: Bir kimsenin rüyada kınacıyı görmesi, müjde ve sevince, merhamet ve şefkate alâmettir. Yine kınacı rüyası, gönül safasına, sürür ve feraha delâlet eder.

* KINAKINA: Kişinin rüyada kınakına görmesi, hastalıktan şifaya ermesine ve yardıma delâlet eder.

* KINNAP: Rüyada ip görmek, dine delâlet eder. Gökten sarkıtılan bir ip görmek, Kur’ân-ı Kerim ile tâbir olunur. Yine ip, izzet ve mevkidir.

* KINAMAK: Rüyada kendisini kınadığını görmek, bir fitneye düşmeye ve karışık işlere delâlet eder. Fakat Cenab-ı Hak o kimseyi uğradığı fitneden kurtarıp düşmanına üstün getirir ve insanların kınamasından kurtularak dünya ve ahiretçe hayırlı bir şeye eriştirir. O kişi böylece muradına erer.

Rüyada bir başkasını kınadığını görmek, iyi değildir. Ve kınadığı şey sonra kendi başına gelir ve o kimse kınanmaya müstahak olur.

* KINCI: Bir kimsenin rüyada kın yapan ustayı görmesi, işleri örtmeye ve sırları gizlemeye ve malı muhafaza etmeye alâmettir.

Rüyada kın görmek, bekâr erkek ve bakar kadına delâlet eder.

* KIRAĞI: Mevsimi içinde kırağı görmek, üzüntü ve kederden kurtulmaya, düşman ve kıskançları kahretmeye ve onlar üzerine galip gelmeye delâlet eder.

Rüyada her tarafı donduran ve kapıları kaplayan kırağıyı görmek, geçim ve yaşayışın iptaline, işlerin durgunluğuna işarettir.

Buz halinde kırağı görmek, gam, keder, acı ve ızdıraba delâlet eder. Ancak kendisi su alıp bir kap içerisine koyduğunu ve o kapta suyun donduğunu görürse, bu rüya, mala ve menfaata delâlet eder.

Rüyada ağaçlar üzerine çiğ ve kırağı yağmış ve yaprakları ıslatmış olduğunu görmek, o mahal halkının kerem sahibi bir kimseden menfaat elde edeceklerine işarettir.

Bir kimsenin rüyada kırağı ve çiğ’i toplayıp içtiğini görmesi, nimet ve rızka delâlet eder. Yine rüyada üstü ve elbisesi çiğ ve kırağı ile ıslandığını görmek, büyük kimseler tarafından muavenet ve kereme mazhariyete delâlet eder.

* KIRAET-İ KUR’ÂN: Rüyada Kur’ân-ı Kerim’den bir âyet okuduğunu ve fakat hangi âyeti okumakta olduğunu bilmediğini görmek, hastalıktan şifaya, üzüntü, keder ve sıkıntıdan kurtulmaya delâlet eder.

İbn-i Sîrîn hazretleri demiştir ki: Rüyada Kur’ân okuduğunu gören kimse eğer ehil ve layık ise hakim ve vali olur.

Rüyada hafız olmadığı halde Hafız-ı Kur’ân olduğunu görmek, pek çok hayır ve hasenata delâlet eder.

* KIRBAÇ: Rüyada kırbaç görmek, menfaat ve yüce makam ile tâbir olunur.

* KIRIK: Bir kimsenin rüyada ayağının kırıldığını görmesi, eldeki malın zayiine ve fakirliğe delâlet eder.

Elinin kırıldığını görmek, bir şeyi arzu edip de ona kavuşamamaya işarettir.

* KIRLANGIÇ: Rüyada kırlangıç kuşu görmek, sevinçli habere ve müjdeye; bereketli ve kerim bir kimseye delâlet eder.

Bazı kere de kırlangıç kuşu, kadın ve okuyan çocuğa delâlet eder. Rüyada kendi evine kırlangıç kuşlarının dolduğunu görmek, helâl mala işarettir. Yine kırlangıç kuşu, edip, güzel geçimli ve takva sahibi bir adama delâlet eder.

Rüyada kırlangıç kuşuna bir faydası dokunduğunu gören, bir ahbaba veya arkadaşa faydalı olmaya delâlet eder.

Rüyada kadınların kırlangıç kuşu görmeleri, hayır ve berekete delâlet eder. Kırlangıç, emin, itimat edilir, evi için idareci ve tedbirli bir hanımla evlenmeye de alâmettir.

Mesleği çiftçilik ve ziraat olan bir kimsenin rüyada kırlangıç kuşu görmesi, menfaata ve rızka delâlet eder.

Rüyada birtakım kırlangıçların kendi evinden uçup gittiklerini görmek, yolculuğa delâlet eder ve rüya sahibi yakınlarından uzakta kalır.

* KIRAT (Ağırlık ölçüsü): Kişinin rüyada kırat görmesi, zimmetinde bulunan bir borçtan dolayı sıkıntı ve zahmete düşeceğine delâlet eder.

* KISA ENTARİ: Bir kimsenin rüyada kısa entari giydiğini görmesi, keder ve üzüntüden kurtulup sevinçli olmasına alâmettir.

Hanımı hamile bir kimsenin rüyada kısa entari giydiğini görmesi, doğacak çocuğun kız olacağına alâmettir.

Yine kısa entari görmek, çocuk ile tâbir olunur…

* KISKAÇ: Rüyada kıskaç görmek, mal ve rızka delâlet eder. Çünkü demirci kızgın demiri kıskaç ile tutar ve bu yolla rızkını temin eder.

Yine rüyada kendisinin bir kıskacı olduğunu görmek, geçimini temin için bir âlet almaya işarettir.

* KISAS: Bir kimsenin rüyada şer’î hükümlere göre kısas yapıldığını görmesi:

“Kısasta sizin için hayat vardır” âyeti gereğince uzun ömre ve güzel hayata delâlet eder.

Yine kısas rüyası, insanın bulunduğu halden ayrılmasına işarettir. Bazı kere de kısas görmek, namaz kılmaya ve oruç tutmaya cebretmek gibi, kişiyi günahlardan temizleyecek bir şeye zorlamaya delâlet eder.

* KISAS YAPMAK: Kişinin rüyada katil olduğundan dolayı kısas olarak öldürüldüğünü görmesi, bir işin sonucunu bekleyerek itaat etmeye delâlet eder.

Nablusî demiştir ki: Rüyada arslan veya karakuş gibi yırtıcı bir hayvan tarafından kısas olarak öldürüldüğünü gören o kimseye saltanat sahibi birisi tarafından erişecek zillete, hakarete veya bir hastalık sebebiyle gelecek büyük âfete ve belaya delâlet eder.

* KISIR: Bir kimsenin rüyada âciz ve iktidarsız olduğunu görmesi, daima masum bir halde bulunmasına delâlet eder. Yine bu rüya, o kişinin dünyaya muhabbet etmemesine ve şöhretinin elden gitmesine işarettir.
Rüyada iktidarsızlığının gittiğini ve kuvvet bulduğunu görmek, devlet ve şöhrete delâlet eder.

* KISKANÇLIK: Rüyada, başkasını çekememek ve kıskançlık yaptığını görmek, fitne ve fesada delâlet eder. Kıskançlık rüyası, rüya sahibi için fakirliğe işarettir.

Bazı kere de rüyada kıskançlık kine, gurur ve kibire, sihire ve şerre delâlet eder.

Rüyada herhangi bir şeyi kıskandığını görmek, dünya işlerine tamah etmeye işarettir.

Rüyada zevcesini, çoluğunu çocuğunu hain gözlerden kıskanmak ise, din ve iman gayretine ve iffetli olmaya delâlet eder.

* KISRAK: Rüyada kısrak görmek, hizmetçiye veya şerefli bir kadına delâlet eder.

Bekâr bir kimsenin rüyada bir kısrağa bindiğini veya ona mâlik olduğunu, ya da onu satın aldığını görmesi, şerefli ve mübarek bir hanımla evlenmeye delâlet eder. Eğer kısrak siyah ise, o kadın zengin ve şerefli bir hanımdır. Eğer kısrağın rengi siyah ile beyaz ise, bu rüya, o kadının güzelliğine delâlet eder.

Yine renk doru görülürse, kadının dindar ve kavminin efendisi olduğuna işarettir.

Bir kimsenin rüyada kısrağının doğurduğunu veya doğurmasının yakın olduğunu görmesi, işlerinin yolunda ve düzgünlüğüne ve malının fazlalığına delâlet eder.

Rüyada kısrağının sütünü içtiğini görmek, devlet reisine yakınlığa ve ondan gelecek hayırlı mala delâlet eder.

Rüyada kısrağının öldüğünü veya çalındığını ya da zayi olduğunu görmek, o kişinin hanımı ile arasında meydana gelecek bir hadiseye delâlet eder.

Yine rüyada kısrağını terk ettiğini veya ondan indiğini görmek, talak sebebiyle zevceden ayrılmaya yahut evinden çıkmaya delâlet eder.

* KIRBA: Rüyada kırba görmek, rızka veya yolculuğa delâlet eder. Rüyada görülen kırbanın yeni olması, yaşayış ve sefada meydana gelecek bulanıklığa işarettir. Kırba eski ve su damlatıyorsa, bu rüya, harbe delâlet eder.

* KIRKIMCI: Rüyada kırkımcı görmek, zayıf ve fakir insanlar için çok faydalı, zenginler için de çok zararlı bir kimseye delâlet eder.

Bazı kere de kırkımcıyı görmek, halkın malını şer ve düşmanlıkla elinden alan bir polise işarettir.

Rüyada boğazlanması lazım olan bir hayvanı boğazladığını görmek, o hayvan veya sahibi için hayır ve rahata alâmettir.

* KIRMIZI GAGALI KARGA: Bir kimsenin rüyada kırmızı gagalı karga görmesi, oyun, neşe ve kuvvet sahibi bir adama delâlet eder.

Yine bir kargayı görmek, ortaklığı ve fakir bir kavmi seven ve devamlı olmayan ızdıraba delâlet eder.

* KIVILCIM: Kişinin rüyada kıvılcımlar görmesi, sözün kötü ve çirkin olmasına delâlet eder. Rüyada üzerine kıvılcım düştüğünü görmek, devlet sahibi bir kimseden gelecek zarara ve çirkin söze delâlet eder. Görülen kıvılcımlar, alevleniyor ve genişli yorsa, o söz de büyür ve artar.

Rüyada kıvılcımların kendi üzerinde çoğaldığını görmek, şiddet ve azaba delâlet eder.

Rüyada kıvılcımların düştüğü yeri yediğini görmek, söz, şer, kavgaya veya bir kavim arasında vuku bulacak harbe ve onlara isabet edecek üzüntü, keder ve zarara delâlet eder.

Bazı kere de kıvılcım görmek, ateşi ve ateşin kıvılcımlarını görmeyi gerektiren kötü amellere işarettir. Kötü amelin karşılığı ise ancak ateş olur.

* KIVIRCIK SAÇ: Başında saç bulunmayan kişinin rüyada kıvırcık saçlı olduğunu görmesi, sünnet üzere amel yapmasının meydana çıkmasına delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada saçlarının kıvırcık hale geldiğini görmesi, mal, hanım ve elbise için bir rehin vermesine işarettir.

Rüyada elbisesi bükülüp kıvırcık hale geldiğini görmek, işte sabır ve sebat etmeye; elbiseleri giymeden evvel bükmek, güzelliğe ve zinete alâmettir.

* KIYAMET: Rüyada kıyametin dehşetini görmek, rüya sahibi için çirkin şeylerden korkutulmaya ve onu günahlardan sa-kındırmaya “İşte bak, önünde böyle bir gün var” diyerek uyandırmaya delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a.) demiştir ki: Rüyada salih kimselerin kıyameti görmeleri dört veçhe ile tâbir olunur:

a) Felah,
b) Ferah ve sürür,
c) Bela ve felaketten kurtuluş,
d) Saadetli bir ölüm ve salâhı hale vusul…

Ehl-i fesat ve şerli kimselerin rüyada kıyameti görmeleri bunun tam zıddı.

Rüyada mahşer kurulup Allahu Teâlâ’nın bütün insanlar hakkında hüküm verdiğini görmek, adaletli devlet reisine, rüya sahibinin ondan istifade edeceğine işarettir.

Rüyada amel defterini sağ eliyle aldığını görmek, salâh ve saadete, izzet ve şerefe delâlet eder. Sol eliyle aldığını görmek ise, günaha ve fakirliğe ve helake delâlet eder.

Rüyada kıyameti görmek, adalet, insaf ve mazlumların zalimlerden intikam almasına delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada sadece kendisi üzerine kıyamet koptuğunu görmesi, ömrünün bittiğine ve ecelinin geldiğine alâmettir.

Yine rüyada ve kıyamet gününde Arasat meydanında durduğunu görmek, yolculuk ile tâbir olunur.

Rüyada mahşer yerini görmek, şerefli bir kadına veya çok faydalı, kerim, cömert ve şerefli bir kimseye delâlet eder. Sura ü fürüldüğünü görmek, salih kimselerin kurtuluşuna işarettir.

Rüyada savaş yapan iki taraftan birisi kıyamet koptuğunu görse, bu rüya, Allahu Teâlâ’nın yardımıyla zalim güruhun helak olmasına delâlet eder.

Rüyada kabirlerin yarılıp açıldığını ve ölülerin mezarlarından çıktığını görmek, o yerde adaletin tam ve kemal üzere olduğuna delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kıyamet gününde hesabının çok kolay görüldüğünü ve kurtulduğunu görmesi, hanımının kendisine şefkat ve merhamet etmesine veya hanımının halinin iyi ve dininin çok güzel olduğuna delâlet eder. Bunun aksine hesabının çok şiddetli ve çetin olarak görüldüğünü görmek, rüya sahibi için meydana gelecek zarar ve ziyana, üzüntü ve kedere delâlet eder.

İmam Nablusî (rh.a.) demiştir ki: “Bir kimsenin rüyada hesaba çekildiğini, amellerinin teraziye konulduğunu ve sevaplarının günahlarına karşı ağır geldiğini görse, o kişinin çokça ibadet ve taat yaptığına ve kendisi için Rabbi’nin katında çokça sevap ve mükâfat bulunduğuna delâlet eder. Bunun tersi, eğer günahları, sevabından çok olur ve sevabına galip gelirse, o zatın din ve itikatça korkunç bir halde bulunduğuna delâlet eder.”

* KIYMA: Rüyada kişinin kıyma pişirdiğini ve insanlara dağıttığını görmesi, kazanç yollarını aramak için para harcamaya delâlet eder.

Kıyma görmek bazı kere de sevince ve müjdeli habere işarettir. Yine kıyma, etin delâlet ettiği şeye delâlet eder.

* KIYMA TAHTASI: Bir kimsenin rüyada kıyma tahtası veya benzeri şeyleri görmesi, atalete, kötürüm olmaya ve hareket sizliğe delâlet eder.

Mesleği kebapçılık ve aşçılık olan kimseler için rüyada görülen kıyma tahtası, rızka, menfaata ve geçime delâlet eder.

* KIZ: Rüyada kız görmek, yüksek makam ve rütbe sahipleri için, şiddet ve güçlüğe delâlet eder.

Bazan da rüyada kız görmek, genç deveye, menfaati! araziye, yeni yazılmış mektuba ve serkeş hayvana delâlet eder. Bekâr kız görmek bazı kere de gam ve kedere ve imkânların güçlenmesine işarettir.

Rüyada bekâr bir kıza rastladığını görmek, bir mülke mâlik olmaya ve ticarette kazanca delâlet eder.

* KIZ KARDEŞ: Kişinin rüyada kız kardeşini görmesi, sevinç ve müjdeli habere, ferah ve sürura delâlet eder. Çünkü kardeşler bir araya gelince sevinçleri artar.

Rüyada üvey kız kardeş görmek ise, gam ve kedere ve haram mala delâlet eder.

* KIZAMIK: Bir kimsenin rüyada kızamık olduğunu görmesi, ele geçecek mal ile tâbir olunur. Kızamık, ziraata isabet edecek âfete de delâlet eder.

* KIZARTILMIŞ BALIK SATICISI: Kişinin rüyada balık kızartıp satanı görmesi, üzüntü ve şiddetten sonra kurtuluşa delâlet eder.

Rüyada taze balık satıcısını görmek, hizmetçi ve uşak simsarına, cevher ve inci satıcısına, rızık ve helal mala delâlet eder.

Rüyada taze balık satıcısın görmek, şöyle de tâbir olunur:

a) İlim,
b) Şiddet,
c) Sıkıntı,
d) Hile etmek,
e) Sırları açığa vurmak…

Rüyada balıkçılardan taze balık aldığını görmek, bir hizmetçi almaya delâlet eder.

* KIZ ÇOCUĞU: Rüyada küçük kız çocuğu görmek, bolluğa, şerefe, zorluktan sonra kolaylığa, büyüyen, genişleyen ve artan şeylere delâlet eder.

Rüyada kız çocuğu görmek, rüya sahibi için dünyaya delâlet eder. Rüyada küçük kız çocuğu, san’ata ve ona sahip olan kişi için de, dünyanın kendisine yönelmesine alâmettir.

Rüyada anne kucağında ve henüz meme emen kız çocuğu görmek, övülmeye şayan ve kendisinden iyilik ümid edilen hayırlı bir şeye delâlet eder.

Rüyada hasta kadın veya hasta adam kız çocuğu doğurduğunu görse, bu rüya onların hastalıktan şifa bulmalarına delâlet eder.

Yine küçük kız çocuğu görmek, dünyalık ile tâbir olunur.

Hamile bir kadının rüyada küçük kız çocuğu doğurduğunu görmesi, karnındaki çocuğun kendisine benzeyen bir kız çocuğu olduğuna alâmettir.

Nablusî demiştir ki: Hanımı hamile olan bir kişi rüyada bir erkek çocuğu olduğunu görse, o kadın bir kız çocuğu, bir kız çocuğu olduğunu görse, erkek bir çocuğu olur.

Tabiatlar değişik olduğundan bazan da rüyada görüldüğü gibi tecelli eder.

Bir kimsenin rüyada çocuk olduğunu ve beşikte veya kundakta bağlı bulunduğunu görmesi, hapsedilmeye ve hastalığa delâlet eder.

* KIZIL BOYA: Rüyada bir kimsenin kızıl boya denilen kökü görmesi, hastalıkla beraber mala ve rızka delâlet eder.

* KIZIL DUT: Rüyada kızıl dut ağacı görmek, para, mal ve evladı çok efendi bir kimseye delâlet eder. Rüyada kızıl dut yediğini görmek, bol kazanca rızka delâlet eder. Rüyada görülen kızıl dutun siyahı altın, beyazı gümüş ile tâbir olunur.

* KIZILLIK: Rüyada kızıllık görmek kadınlar için gerek elbisesinde ve gerek yüzünde ve de bedeninde iyi ve hayra delâlet eder. Erkek için ise mekruh ve fena olarak tâbir olunur.

* KIZMAK: Bir kimsenin rüyada kızmak hali görmesi, hapse işarettir. Rüyada evinden öfkeli çıktığını görmek, zindana delâlet eder ve o kişi hapsedilir.

Rüyada, bir haksızlığa tahammül edemeyip Allah rızası için kızdığını görmek, kuvvet, şeref ve rütbeye delâlet eder.

* KİBİR: Kibir sevilmeyen bir huydur. Bu sebeple rüyada kibirlendiğini görmek ve kibirle vasıflanmak, günah, şer ve kötü işlere ve insanı ateşe sürükleyecek amellere delâlet eder.

Yine rüyada kişinin işlerinin yolundan gitmesinden dolayı sürür ve zevk içinde kibirlenmesini görmesi, ömrünün sona erdiğine işarettir. Bazı kere de rüyada kibirlenmek, sonu şer olan rızka ve rütbeye alâmettir.

* KİBRİT: Rüyada kibriti yanıyor veya kendisi yakıyor görmek, talihinin açıklığına ve iyi hale delâlet eder. Sönmüş kibrit görmek, üzüntü ve kedere işarettir.

* KIL: Rüyada kil görmek, bir miktar mala delâlet eder. Kil yediğini görmek, haram mala işarettir. Evli bir kadının rüyada kil yediğini görmesi, hamile kalmaya delâlet eder.

* KİLE: Rüyada kile görmek, bekâr için evlenmeye, rızkın artmasına ve hidayete delâlet eder.

* KİLER: Rüyada içi erzakla dolu kiler görmek, bekâr için evlenmeye işarettir. Yine kiler görmek, rüya sahibinin içinde gizlediği iyi ve kötü şeylere, ahlâk ve tabiatının güzellik ve çirkinliğine delâlet eder.

Rüyada kendi evinde kullanılmayan bir kiler olduğunu görmek, kendisiyle Allahü Teâlâ arasında olan niyet ve arzusunun yenilenmesine alâmettir.

* KİLİM: Rüyada büyük ve yeni bir kilim görmek, rızkın genişliğine ve rütbenin yüceliğine delâlet eder. Kilim, elbiseye ve insanı muhafaza edecek şeylere de işarettir.

* KİLİSE: Rüyada kilise görmek, çöplük ve hamam gibi şeytan yuvalarına ve cinlerin cirit attığı yerlere delâlet eder.

Rüyada görülen kilisenin yeniliği ve yüksekliği dinde zayıflığa ve Müslümanların perişanlığına delâlet eder.

Bir müslümanın rüyada kilisenin yıkıldığını veya yandığını ve bir afete uğradığını görmesi, Kelimei Tevhidin yücelmesine, şirk ve nifak ehlinin perişanlığına delâlet eder.

Hıristiyan olan bir kişinin rüyada kilise görmesi, müslümanların zıttına, onun için ilim,  amel, takva ve haşyete delâlet eder.

Bazı kere de kilise görmek, üzüntü, keder, sıkıntı, yalan, bühtan ve iftiraya işarettir.

Nablusî (rh.a) demiştir ki:

“Bir kimse rüyada kendi evinin kilise olduğunu görse, o kişinin sözü Hıristiyan sözüne benzer. Ve onun evi nefs ve nevalarına uyan kimselere, bid’at ve günah işleyenlere toplantı yeri olur. Bazan da bu rüyanın sahibi âmiri tarafından azarlanır.”

Rüyada bir ölünün kilise içine gömüldüğünün görülmesi, o kişinin günahkâr kimselerle beraber cehennemde hapsedilmiş olduğuna delâlet eder.

Rüyada kilise görmek, yedi şekilde tâbir edilir:

a) Kabristan,
b) Umumhane,
c) Meyhane,
d) Bid’at ve küfür ocakları,
e) Çalgı ve oyun evleri,
f) Cehennem,
g) Hapishane…

Rüyada kiliseye girdiğini fakat Hıristiyanların fiil ve hareketlerini kabul etmeyerek Allahü Teâlâ’yı zikrettiğini görmek, kudrete, izzete ve herkese iyilikle emretmeye delâlet eder.

* KİLİT: Kişinin rüyada kilit görmesi, doğru ve emin bir adama işarettir. Zindandan olan bir kimsenin rüyada bir kilit açtığını görmesi, bütün bu üzüntülerden kurtulmaya delâlet eder.

Rüyada kilit görmek, bekar ve evlenmek isteyen kimse için, emniyetli ve ev işlerini güzel yapan, şerefli ve itibarlı bir kadına delâlet eder. Kilit rüyası, hizmetçi almak isteyen için de hayırlı ve iyi bir hizmetçiye işarettir.

Rüyada kilidi kilitlediğini görmek, keder ve üzüntü, açtığını görmek de üzüntüden kurtulmaya delâlet eder. Rüyada demir kilitler görmek de zevceye delâlet eder. Yine kilit rüyası, bütün hür kadınları ve cariyeleri nikâhlamaya, evlada, ilim ve hikmete, güç şeylerin kolaylaşmasına delâlet eder. Bazı kere de sözünde sadık olmaya işarettir.

Yine kilitler: “Daha doğrusu onların kalbleri üzerinde (kat kat) kilitler vardır.”

mealindeki âyet gereğince, gaflete ve dinde noksanlığa delâlet eder.

Rüyada ağaçtan kilitler görmek, nifaka, sözde şüphe etmeye ve rüşvet almaya delâlet eder.

Rüyada kilit ve kapalı yerleri açtığını görmek, zor ve güç işleri kolaylaştırmaya ve geçimini kolay kazanmaya delâlet eder. Erkek çocuk ve erkeklerin kulağında küpe görmek, makbul değildir. Çünkü onlar için küpe takmak ayıptır ve onlara inecek kötü bir şeye veya akıl noksanlığına delâlet eder.

Rüyada kendi kulağında küpe görmek, güzel, ahenkli şeyleri dinlemeyi sevmeye işarettir. Yine kulağında birçok küpeler olduğunu görmek, Kur’ân-ı Kerim’i ezberlemeye, halk içinde şeref ve itibar göreceği bir ilme delâlet eder.

Bazı kere de küpe, nasihata ve güzel öğütlere delâlet eder. Çünkü bu sözüm kulağına küpe olsun derler.

Küpe, kadın için kocasına, küpenin salkımları da çocuklarına işarettir.

Rüyada hanımının veya hizmetçisinin kulağında salkımla süslü küpeler görmek, ele geçecek mala, menfaat ve hayıra delâlet eder.

Küpe, erkek için ilmen çok yüksek derecelere de alâmettir.

* KÜTÜPHANE: Rüyada içi dinî kitaplarla dolu bir kütüphane görmek, ilme meraka, makam ve rütbeye delâlet eder.

Bomboş bir kütüphane görmek, üzüntü, keder ve sıkıntıya delâlet eder.

Rüyada kütüphaneden bir tefsir alıp okuduğunu görmek, izzet, şeref ve makama işarettir.

Yağmıştır bu âlemde çoğunun bahtına kar, Rüya bu, kimine mâh, kimine zühre çıkar!

* KİMYAGER: Rüyada kimyager görmek, boş şeylerle vakit öldürmeye ve para sarfına delâlet eder.

* KİMYON: Rüyada kimyon görmek, ıtıra ve güzel kokulara delâlet eder.

* KİR: Rüyada vücut ve elbisede görülen kir şeyle tâbir olunur:

a) Üzüntü ve keder,
b) Günah,
c) Dinde noksanlık,
d) Sıkıntı,
e) Hastalık…

Rüyada kirli paslı elbiseleri görmek, günaha delâlet eder. Rüyada elbisesini kir ve pastan yıkadığını görmek, rüya sahibinin tevbe etmesine ve günahlarının bağışlanmasına delâlet eder.

Rüyada bir ölü üzerinde kirli ve paslı elbiseler görülmesi, o ölünün durumunun iyi olmadığına ve dince bozukluğuna delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kulağının kirini giderdiğini ve temizlediğini görmesi, neşeye ve müjdeli bir habere delâlet eder.

Rüyada kulağı içinde çokça kir olduğunu görmek, çirkin ve kötü bir söz işitmeye işarettir.

Bazı kere de bu rüya, o kişinin düşmanından korunacağına delâlet eder.

Rüyada kendi ellerini kir ve pas içinde görmek, arzu ve isteklerin yerine gelmeyeceğine delâlet eder.

* KİRA: Rüyada bir hayvanı kiraladığını görmek, hastalıklardan kurtulmaya, günah kazanmaya ve ağır şeyleri uhdesine almaya delâlet eder.

Rüyada bir atı kiraladığını ve ona binip işine gittiğini görmek, geniş rızka, mal ve menfaata, üzüntü ve kederden kurtuluşa delâlet eder.

Yine rüyada bir ev veya daire kiraladığını görmek, korkulardan emin olmaya ve hayırlı kazanca delâlet eder.

* KİRAYA VERMEK: Rüyada kendi mülkünden bir şeyi veya evi kiraya verdiğini görmek, korkudan emin olmaya delâlet eder. Bazı kere de bir şey kiraya vermek  nikaha delâlet eder.

Rüyada kira ile tutulan bir şey görmek, kiraya veren kimseyi güya sevindirecek bir şey üzerine teşvik eden hilekâr bir adama işarettir.

* KİRAMEN KATİBİN: Rüyada insanın amellerini yazan kiramen katibin meleklerini görmek, korkudan emin olmaya, sevince; dünya ve âhiret selâmetine delâlet eder.

* KİRAZ: Hasta kimsenin rüyada kiraz görmesi, hastalıktan şifa bulmaya, ferah ve sevince delâlet eder.

Rüyada bir kiraz ağacından kiraz toplayıp yediğini görmek, helâl rızka, sıhhat ve afiyete, sürür ve feraha delâlet eder.

* KİREÇ VE KUM: Rüyada kireç ve kum görmek, helâl rızka işarettir.

* KİREÇÇİ VE SIVACI: Kireççi ve sıvacı rüyası, ayıplayıcı ve kavga edici münafık kimse ile tâbir olunur. Çünkü, kireç, kiremit ve tuğla ile ilk bina yapan Firavundur.

Rüyada duvar ve bir kısım yerleri sıvı kireçle yapan ustayı görmek, işlerinin kuvvetli yapılmasına, üzüntü, keder, sıkıntı ve serlerin defedilmesine alâmettir.

* KİREÇ FIRINI: Rüyada kireç fırını görmek, yüksek makam ve rütbelere delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kendisini kireç fırını yapıyor görmesi, velayet ve saltanata delâlet eder. Eğer yaptığı şey muntazam ve kıvamında değilse, bu rüya, insanları büyük bir işle meşgul etmeye işarettir.

* KİREMİT: Rüyada kiremit görmek, nifak çıkaran ve halkın arasını bozan mevki sahibi bir kimseye delâlet eder.

Bazı kere de kiremit görmek, helâl mal ile tâbir olunur.

* KİREMİTÇİ: Kişinin rüyada kiremmitçiyi görmesi, üzüntü, keder ve sıkıntıya, başkası hesabına mal yığmaya ve çocuğu yaşamayan herkese delâlet eder.

* KİRPİ: Bir kimsenin rüyada kirpi görmesi, kalbi dar ve gönlü sıkıntılı, şefkati az ve hemen sinirlenen kişilere delâlet eder.

Yine kirpi rüyası, hileye, onun bunun ayıbını araştırmaya, gizlenmeye, şerre ve kişinin kendisi için sakladığı şeye delâlet eder.

Rüyada bekâr bir kızın kirpi görmesi, akıllı ve becerikli birisi ile evleneceğine işarettir.

* KİRPİK: Kirpik rüyası şunlara işarettir:

a)Dini muhafaza etmek,
b) Mal,
c) İlim,
d) Sevinç ve sürür.

Bir kimsenin rüyada kirpik görmesi, dini muhafaza etmeye ve hayra delâlet eder.

Kirpiklerinin çok güzel olduğunu görmek de yine dine delâlet eder.

Rüyada kirpiklerinin uzadığını görmek, üç veçhe ile tâbir olunur:

a) İzzet,
b) Şeref,
c) Hayırlı evlat…

Rüyada kaşlarının uzadığını görmek ise, mal, zinet ve uzun ömre delâlet eder.

Rüyada kaşından veya kirpiğinden birini kopardığını görmek veya tıraş etmek, mülkün efendisine ve mala delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kirpiklerinin olmadığını görmesi, dini muhafaza edememeye işarettir.

Rüyada kirpiklerinin beyaz olduğunu görmek, baş veya göz hastalığına alâmettir.

* KİR VE PAS: Rüyada kir, pas ve bunun gibi şeyler görmek, borç, hastalık ve fakirliğe delâlet eder. Vücutta görülen kir, yolculuğu gerektiren şeye işarettir. Yine rüyada yüz ve vücut üzerinde kir görmek, günahın çokluğuna delâlet eder.

* KİSVE: Rüyada erkek üzerinde kadın elbisesi görmek, üzüntü ve kedere; kadın üzerinde erkek elbisesi görmek de mertliğe ve iyiliğe alâmettir.

* KİTAP: Kişinin rüyada kitap görmesi, kuvvet ve kudrete delâlet eder. Bu sebeple rüyada elinde bir kitap olduğunu gören kimse, kuvvete, şerefe ve rütbeye erişir.

Cafer-i Sâdık (r.a) demiştir ki: Rüyada mushaf görmek, yedi veçhe ile tâbir olunur:

a) İlim,
b) Hikmet,
c) Miras,
d) Emanet,
e) Helal rızık,
f) Hüküm,
g) Kuvvet…

Rüyada elinde fıkıh kitapları olduğunu görmek, hayırlı yola sülük etmeye, onları okuduğunu görmek, İlâhî emirlere tabi olmaya ve kötülüklerden kaçınmaya delâlet eder.

Rüyada elinde dürülü bir kitap görmek, ömrün bittiğine ve hayat defterinin dürüleceğine delâlet eder.

Rüyada açık kitap, geniş habere, kapalı kitap, gizli habere işarettir. Kitabı bir erkek çocuk elinde görmek, müjdeye, hizmetçi elinde görmek, yine müjdeli bir habere delâlet eder.

Kadın elinde görmek, sevindirici bir işi beklemeye işarettir. Eğer rüyada görülen kadın koku sürünmüş güzel bir kadın ise, kendisine övgü bulunan bir habere delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada Müslümanların liderlerinden bir yazı aldığını görmesi, saltanat ve gıpta edilecek bir nimete delâlet eder.

Rüyada bir kitabı sağ tarafında görmek, bolluk, ucuzluk içinde geçecek bir seneye delâlet eder. Sol tarafında görmek, yapılan işden pişmanlığa ve kedere delâlet eder.

Rüyada bir kitabı kestiğini ve yırtıp parçaladığını görmek, üzüntü ve kederden kurtulmaya, fitne ve serden hayra nâiliyete delâlet eder.

Bazı kere de rüyada kitap vermek, kişinin kendisiyle iyi anlaşan arkadaşına, üzüntü ve kederden kurtulmaya, hastalıklardan şifa bulmaya delâlet eder.

Rüyada, içinde ne olduğu bilinmeyen ciltli bir kitap görmek, hile yapmaya, gizli yapılan alışverişe veya yaşından dolayı ayıplanan bir kadına işarettir.

* KİTAPÇI: Kişinin rüyada kitapçıyı görmesi, üzüntü ve kederden kurtulmaya, müşkil ve zor işleri halletmeye ve garip haberlere muttali ve vâkıf olmaya delâlet eder.

Günahkâr bir kimsenin rüyada kitapçı görmesi, günahtan tev-beye ve kâfirin müslüman olmasına delâlet eder.

* KOÇ: Kişinin rüyada koç görmesi, şerefli ve kıymetli bir adama işarettir.

Rüyada bir koçu boğazladığını ve derisini yüzdüğünü görmek, düşmanın malını almaya delâlet eder. Koçun etinden yemek, düşmanın malından yemeye işarettir.

Rüyada bir koçun boynuzlarından birini kırdığını görmek, büyük ve kuvvetli bir kimseyi zayıf düşürmeye ve onun kuvvetini kırmaya delâlet eder.

Yine rüyada bir koçun sırtına bindiğini, dilediği gibi onu kullandığını ve koçun da itaat ettiğini görmek, iri yarı, güçlü ve kuvvetli bir adamı mağlûp etmeye alâmettir.

Rüyada kendi sırtına bir koçun bindiğini görmek, iri yarı ve şiddetli bir düşmanın varlığına delâlet eder. Ve o düşman rüya sahibine galip gelir.

Rüyada bir koçun kesildiğini ve etinin insanlar arasında taksim edildiğini görmek, o mahalde büyük bir kimsenin ölmesine ve malının taksim edilmesine delâlet eder.

Yine rüyada bir kurban veya eti için bir koç kestiğini görmek, sıkıntı ve üzüntüden kurtulmaya, korkudan emin olmaya, borcun ödenmesine ve hacca gitmeye delâlet eder. Hasta ise Allahü Teâlâ o kişiye şifa ihsan buyurur.

Rüyada bir koçu kızarttığını görmek, hastalığa veya devlet reisi itarafmdan erişecek bir azaba, ya da zindana düşmeye delâlet eder. Ehil bir kimsenin koç boğazladığını görmesi, bir şehre vali olacağına alâmettir.

Bu sebeple kendisine rüyada bir koç verildiğini gören kişi, bir sene valilik yapar.

Çokların miktarı çok olursa, her bir koç bir sene valiliğe işarettir.

Kendisi vali olan kimsenin bu rüyayı görmesi, koçların ade-dince bulunduğu vilayette vali olarak kalacağına delâlet eder…

Rüyada dişi bir koyunun koç olduğunu görmek, hanımın hamile kalmayacağına işarettir. Bekâr için bu rüya, kuvvet, izzet ve düşman üzerine zafer bulmaya delâlet eder.

* KOÇ DÖĞÜŞTÜRMEK: Rüyada koç döğüştürdüğünü görmek, harp ve savaş için hazırlanmaya alâmettir. Bazı kere de koç döğüştürmek, bid’at sahibi ve sapık kimselerin toplantı yerini görmeye delâlet eder.

Kişinin rüyada tıpkı koçlar gibi arkadaşı ile kafa kafaya dö-ğüştüğünü görmesi, onların her ikisine isabet edecek belaya ve aralarında meydana gelecek şerre delâlet eder.

Bazı kere de kafa kafaya koç döğüştürmek, soyla iftihar etmeye işarettir.

* KOĞUCULUK: Koğuculuk eden bir adamı rüyada görmek, kin tutan ve içinde düşmanlık besleyen bir kimseye delâlet eder. Rüyada kendisinin koğuculuk ettiğini görmek, nedamet ve mahzun olmaya işarettir.

* KOĞUŞ: Rüyada asker koğuşu görmek, kuvvete ve şerefe delâlet eder. Çünkü asker devletin bekçisidir.

* KOKLAMAK: Rüyada güzel bir koku kokladığmı görmek, hafif bir hastalık ile tâbir olunur. Çirkin ve ikrah verici koku koklamak, rüya sahibi için, çirkin söz veya kedere delâlet eder.

* KOKU: Rüyada koku görmek, iyi ve güzel bir hayata işarettir. Bekâr bir kadın güzel bir koku görecek olsa, bu onun evleneceğine işarettir. Güzel koku görmek, erkekler için de, iyilikle anılmaya ve övülmeye delâlet eder.

Hilekâr ve hırsız birisinin rüyada güzel koku, süründüğünü görmesi, hırsızlık ve hilekârlıktan tevbe etmeye alâmettir. Çünkü güzel koku, zinet ve insan için şereftir.

Rüyada genç bir kızın kendisine güzel koku hediye edildiğini görmesi, iyi ve şerefli bir kimse ile evleneceğine delâlet eder.

Rüyada güzel kokular ve güzel koku neşreden çiçekler görmek, daima hayra, iyiye ve güzel rızka alâmettir.
Yine rüyada misk görmek, sevinç, sürür ve feraha; Ud görmek, güzel bir kimse ile dostluğa, sevilen ve övülen şeylere delâlet eder…

* KOL: Rüyada kol görmek, şu şekilde tâbir olunur:

a) Kuvvet,
b) İktidar,
c) Maharet,
d) Sanat,
e) Mal ve nimet.

Bir kimsenin rüyada kolunu kuvvetli, sağlam ve metin görmesi, maharet ve san’ata, kudret ve kuvvete, mal ve servete delâlet eder…

İmam Nablusî (r.a) demiştir ki: Rüyada görülen kollar, rüya sahibinin iki dostu, yakın kardeşi, kemale ermiş çocukları ya da kendine uygun ve kendisiyle faydalanacağı ve kendilerine itimad edeceği iki ortağıdır.

Rüyada, kolları kısa bir kimse görmek, o adamın yiğit, cömert ve kendisini beğendiğine delâlet eder.

Rüyada kolunun işe yaramaz derecede sakat ve zayıf olduğunu veya kısa ve noksan olduğunu görmek, kuvvet ve kudretinde, san’at ve maharetinde, mal ve servetinden noksana ve bütün mahrumiyete delâlet eder.

Bunun aksine kolunun kalın, sinirli, kıllarla bezeli olduğunu görmek, teşebbüs edeceği işlerde ve san’atta muvaffak olmağa delâlet eder. Erkek için kıllı kol daha hayırlıdır. Kadın için ise iyi sayılmaz.

Rüyada bir kolunu uzun, diğerini kısa görmek, ümit ettiği iki kimseden birinden hayır ve fayda görüp, diğerinden fayda göremeyeceğine delâlet eder.

* KOLA: Rüyada kola ve tutkal görmek, birbirine sıkı sıkıya bağlı iki dosta delâlet eder.

* KOLANYA: Rüyada güzel kokulu kolanya görmek, sevinç ve feraha ve övülmeye delâlet eder.

* KOLAYLIK: Bir kimsenin rüyada herhangi bir şeyde kolaylık hissetmesi: “Kim Allah’tan korkarsa o kendine işinde bir kolaylık verir.” (Talak, 4) mealindeki âyet işaretince, takva ve verâ üzere olmağa delâlet eder.

* KOLÇAK (Nazar için bağlanan şey): Rüyada nazar isabet etmesin diye bağlanan kolluk, kadınlar için zinet, iftihar ve güzelliğe delâlet eder. Bu rüya, erkek için, erkek kardeşin elindeki kuvvete işarettir. Çünkü bilek ve pazı erkek kardeş ile tâbir olunur.

Rüyada görülen kolçak eğer altından ise ve pazısından taşkın olursa, bu rüya, kendisiyle dövülen kamçılara alâmettir…

Rüyada üzerinde iki gümüş kolçak olduğunu görmek, kardeşleri tarafından terkedilmeye delâlet eder.

Rüyada kendi üzerinde bir takım zinet eşyası olduğunu görmek, memuriyete ve maaşlı bir işe delâlet eder. Yine rüyada görülen zinet eşyası elbiseler ile beraber olursa, bu defa, o kişinin şehid olarak vefat edeceğine alâmettir.

* KOL İLE ÖLÇMEK: Rüyada kol veya karış ile bir şeyi ölçtüğünü görmek, yolculuk ile tâbir olunur.

Rüyada bir yeri kulaçla ölçtüğünü görmek, hac, cihat veya uzak bir yolculuğa delâlet eder.

* KOLTUK ALTI: Rüyada koltuk altı kokusunu kokladığını görmek, fakirlik, ihtiyaç ve kötü sırlara vâkıf olmaya delâlet eder.

Rüyada bir başkasının koltuğunu kokladığını veya koklayanı görmek, baş ağrısına, nezleye, kötü haberlere, sırların meydana çıkmasına delâlet eder.

* KOL VE DİRSEK: Bir kimse rüyada kol ve dirsekte hissedilen acıyı görse, bu rüya, şiddet ve üzüntüye ve el ile yapılan şeylerin bâtıl olduğuna delâlet eder.

Rüyada kolları ve dirsekler açık bir kadın görmek, o kişi için dünyaya delâlet eder.

* KOLYE: Rüyada bir kolyeye mâlik olduğunu görmek, sevinç ve sürura delâlet eder.

Kadının rüyada kolye görmesi, onun süs eşyası ve cevher satan bir kimseden meydana gelecek kız çocuklarına delâlet eder. Eğer rüyada kadının gördüğü gerdanlık mücevherden ve kıymetli taşlardan olursa, o kadın kadri yüce bir adamla evlenir ve ondan erkek çocuklar doğurur ve muradının incisini elde eder.

Erkeklerin rüyada gerdanlık görmesi, boğmaca hastalığına işarettir.

* KOLERA: Rüyada kolera ve veba gibi salgın hastalıkları görmek, harp ve fitne, üzüntü ve keder ile tâbir olunur. Rüyada bu hastalıklara tutulduğunu görmek, aynı illete delâlet eder.

Yine rüyada, ta’un, veba ve koleradan birçok insanın vefat ettiklerini görmek, harbe ve çok kimsenin şehiden vefat edeceğine alâmettir.

* KORKAK: Rüyada korkak ve ürkek bir adamı görmek, gevşekliğe ve hastalıktan kurtulmaya işarettir. Harp esnasında böyle bir rüya görmek hiç de iyi değildir ve hayır yoktur.

Bazı kere de rüyada korkak kimseyi görmek, şecaata, kahramanlığa ve düşmanı kaçırıncaya kadar üzerine hücum etmeye delâlet eder.

* KORKAKLIK: Rüyada korku halini görmek ve yaşamak, emn-ü eman ile tâbir olunur.

İbn-i Şîrîn hazretleri demiştir ki: Rüyada korku görmek, nusret ve zafere delâlet eder.

Bir kimsenin rüada korktuğunu görmesi, zalimlerden kurtulmaya, emn-ü emana delâlet eder.

Nablusî de şöyle demiştir: Rüyada korkaklık, kazançta haram ve çirkinlikten kaçınmaya veya harpte emirler ve yasaklara vakıf olmaya alâmettir.

Yine rüyada korkmak, emniyet ve kurtuluşa delâlet eder. Bazı kere de korkmak tevbeye işarettir. Çünkü yarınını düşünen işini bu günden yapar ve hatasını düzeltir.

Denilmiştir ki: Rüyada korktuğunu ve korkudan kaçtığını görmek, insanlar üzerine reis olmaya delâlet eder.

Rüyada bir kimsenin Allahü Teâlâ ile korkutulduğunu ve fakat kendisinin kormadığını görmesi, kendi nefsi hesabına zarar ve kötü şeydir. Ama onu korkutan kişi kurtuluşa ve hayra nail olur.

* KORUMAK: Şiddet ve zahmet içinde bulunan bir kimsenin rüyada bir başka kimse tarafından korunduğunu görmesi, şiddet ve zahmetten kurtulmaya ve korkudan emin olmaya delâlet eder.

Rüyada bir adamın kendisini koruduğunu ve etrafında gezindiğini görmek, zor işlere, zahmet çekmeye ve şiddetli hastalığa delâlet eder.

* KOŞMAK: Rüyada atlı veya yaya olarak koştuğunu görmek, hırs ve dünya tamahına delâlet eder.

Rüyada koşarken durduğunu görmek, kanaat ehli olmaya işarettir.

Kirmanî demiştir ki: Rüyada bildiği bir işin arkasından koştuğunu görmek, o işe çabucak vasıl olmaya alâmettir.

Yine Kirmani demiştir ki: Rüyada yaya veya süvari olarak yavaş yavaş yürüdüğünü görmek, izzet ve şerefe delâlet eder. Rüyada toprak üstünde yürüdüğünü gören kimsenin eline en yakın zamanda mal geçer. Kum üzerinde yürüdüğünü görmek ise, müşkül ve çetin bir işe delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada koşarak bir yerden diğer bir yere sıçradığını görmesi, kalbini sıkıştıracak ve ızdırap verecek bir habere delâlet eder.

Rüyada koşan bir kimseyi görmek, acele gelecek bir habere işarettir.

Koşu meydanı görmek, sevinç ve zafere, talebeler için de ilme delâlet eder.

* KOVA: Rüyada kova görmek, zahmetli, çileli ve müşkül bir işe delâlet eder.

* KOVAN: Rüyada arı kovanı görmek, evlada, hayırlı rızka ve menfaata delâlet eder.

* KOYUN: Bir kimsenin rüyada koyunlara rastladığını ve onlara malik olduğunu görmesi, büyük bir ganimete delâlet eder.

Koyun rüyası, kadına da delâlet eder. Bu sebeple rüyada bir koyuna rast geldiğini görmek, bir kadın almaya alâmettir. Rüyada, bir koyunun kendi önünde yürüdüğünü fakat ona yetişemediğini görmek, bir kadının peşine düşmeye ama onu almaya muktedir olamamaya delâlet eder.

Rüyada bir koyunu sağdığını ve onun sütünü içtiğini görmek, o sene içinde çok hayra ve nimete ermeye işarettir.

Rüyada koyun eti yediğini görmek, büyük bir hayra alâmettir. Rüyada bir koyun bulduğunu görmek ve ona mâlik olmak, şu şekilde tabir olunur:

a) Velayet,
b) Başkanlık,
c) Mülk,
d) Hüküm,
e) Nimet…
Yine koyun rüyası şunlara da delâlet eder:
a) Ganimet,
b) Zevce,
c) Evlat,
d) Emlâk,
e) Ziraat,
f) Meyveli ağaç,
g) Şeref,
h) Güzel mal ve iffet sahibi kadın…

Rüyada dişi bir koyuna bindiğini gören kimse, muradına erişir ve eline çok nimet geçer.

Rüyada toplu halde koyun sürüsü görmek, sevincin ve saadetin devamına delâlet eder.

* KOYUN KUYRUĞU: Rüyada koyun kuyruğu görmek, yemin etmeye ve bazı isteklere alâmettir. Bazı kere de bu rüya, bol nimete, faideli ve hayırlı evlada ve kadının malına delâlet eder.

* KOYUN VE KEÇİ AĞILI: Bir kimsenin rüyada koyun ve keçi ağılı görmesi, rızık, nimet, ticaret ve menfaata delâlet eder.

Bazı kere de bu rüya, mazzen ve kasabada malı muhafazaya, rüya sahibinin ailesini, hizmetçisini ve çoluk çocuğunu koyduğu evine delâlet eder.

Rüyada koyun sağdığını görmek, güzel ilişkiye, siyasete ve rızık temin etmeye işarettir.

Rüyada bir sığırı sağıp sütünü içtiğini görmek, zenginliğe, şan ve şerefe delâlet eder.

Rüyada bir kimsenin dişi deveyi sağdığını görmesi, sultan tarafından gelecek mal ve nimete alâmettir.

Bazı kere de sağmak, hile ve sihir gibi şeylere delâlet eder.

Rüyada bir tüccarın deveden halis süt sağdığını görmesi, helâl rızık ve kazanca delâlet eder. Ve sağdığı süt miktarınca dünya o kimseye meyleder.

Bekâr bir kimsenin rüyada dişi deveyi sağıp sütünü içtiğini görmesi, saliha ve şerefli bir kadınla evlenmeye delâlet eder.

* KOYUN BACAĞI: Rüyada koyun ve sığır bacağının ince yerini görmek, yetim malına delâlet eder. Bundan dolayı rüyada koyun ve sığır bacağının ince yerini emdiğini görmek, yetim malı yemeye alâmettir.

Denilmiştir ki: Rüyada koyun ve sığır bacağı yediğini gören kişi, halkın ileri gelenlerinin malını yer. Çünkü koyun insandan sonra hayvanların en iyisi ve bereketlisidir.

* KOYUN YÜZÜCÜ: Rüyada koyun yüzen bir kimseyi görmek, kahredici sultana veya halkın malını alıp gizlenen polise delâlet eder.

* KOZA: Rüyada koza görmek, haram mala delâlet eder.

* KÖÇEK: Rüyada kendisinin köçek olduğunu ve halkı oynattığını görmek, korku, üzüntü, keder ve sıkıntıya delâlet eder.

* KOK: Rüyada ağaç kökü görmek, neslin devamına ve aile huzuruna işarettir.

* KÖKNAR: Bir kimsenin rüyada köknar ağacı görmesi, olgun ve kâmil bir adam ile tâbir olunur. Köknar ağacının meyvesini görmek, mala delâlet eder.

* KÖLE: (Artık köle ismi altında insanlar alınıp satılmadığından buna hizmetkar demek daha isabetlidir): Rüyada kendisini bir kimsenin hizmetkarı olarak görmek, üzüntü, keder ve sıkıntıya delâlet eder.

Ama Allah’ın velî kullarından veya İslâm âlimlerinden birinin hizmetine girmek, sürür, refah ve sevince delâlet eder…

* KÖMÜR: Rüyada ağaç kömürü görmek, hürmetli bir kimseye delâlet eder. Yine kömür rüyası, sultan tarafından gelecek rızka veya haram mala işarettir.

Rüyada kömürün büyüğüne ihtiyacı varken ufak kömür görmek, malın bozulmasına ve işlerin zorluğuna delâlet eder. Kış günü kömür görmek, mal ve rızık ile tâbir olunur.

Çünkü kömür insana en çok kış mevsiminde lâzım olur.

Rüyada kömürün ateşle tutuşturulduğunu görmek, sultanın gazabına uğramış ve malı zorla elinden alınmış bir kimseye delâlet eder.

Rüyada yanıp kül haline gelmiş ve kendisinden faydalanıla-mayan kömür görmek, bâtıl bir işe alâmettir.

Küçük ve az bir kömüre ihtiyacı olanın büyük kömür görmesi üzüntü, keder, meşakkat ve güçlüğe delâlet eder.

Bazı tabirciler demişlerdir ki: Rüyada kendisiyle ateş tutuşturulan her şey günah işlemeye alâmettir.

* KÖMÜRCÜ: Rüyada kömürcüyü görmek, şu şekilde tâbir olunur:

a) Şer,
b) Sıkıntı,
c) Fitne,
d) Yüz karalığı,
e) Yalan.

Bazı kere de rüyada kömürcüyü görmek, halkın malını alarak onların zulüm ateşiyle yakan zalim kimselere delâlet eder.

* KÖPEK: Köpek rüyası, günah işlemekten çekinmeyen, zevk ve sefaya düşkün, ahlakı kötü bir adama delâlet eder. Eğer rüyada köpeğin havladığı görülse, o adi kimsenin haddi aşarak fenalığını daha da artırmasına işarettir.

Rüyada kendisini bir köpeğin ısırdığını veya tırmaladığını görmek, rüya sahibinin hissettiği acı kadar düşman tarafından gelecek bir zarara delâlettir.

Rüyada bir köpeğin kendi elbisesini yırttığını görmek, akılsız bir adamın onu gıybet ettiğine alâmettir.

Rüyada dişi köpek görmek, inatçı ve kötü bir kavim ve millete mensup âdi bir kadına delâlet eder. Köpek yavrusu ise, sevimli bir çocuk ile tabir olunur. Eğer köpek beyaz ise, o çocuk mümindir. Siyah olursa, çocuk ailenin büyüğü olacaktır.

Rüyada çoban köpeği görmek ve ona mâlik olmak, mülk, mal ve menfaata delâlet eder. Âdi ev köpeği, zalim düşmana delâlet eder.

Saltanat ve memuriyete ehil bulunan bir adam rüyada av ve tazı köpeği görse, bu rüya, onun için bir şehre vali olmaya delâlet eder.

Tazı köpeği görmek, kuvvete ve düşmana galip gelmeye de delâlet eder. Rüyada köpekleri öldürdüğünü görmek, düşman üzerine galip olmaya işarettir.

Rüyada köpeklerle beraber havladığını görmek, arzu ve isteklere erişmeye işarettir.

Yine rüyada köpekleri öldürdüğünü görmek, düşman üzerine galip gelmeye delâlet eder.

Rüyada bir köpeğin kendisini ısırdığını görmek, hizmetçi, dost ve yakın kimselerden gelecek sıkıntı ve musibete alâmettir.

Bazı kere de köpekler, perişan bir kavme delâlet eder. Rüyada oynatmak ve birbirleriyle boğuşturmak için kullanılan köpekleri görmek, ferah ve zevkli yaşamağa ve sefaya delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a) demiştir ki: Rüyada köpek görmek, dört veçhe ile tâbir olunur:

a) Alçak düşman,
b) Tamahkâr zengin,
c) İşleri ve amelleri çirkin âlim,
g) Gammaz ve cahil adam.

Rüyada bir siyah köpeğin uluduğunu görmek, humma hastalığına delâlet eder.

Yine bir köpeğin biri üzerine havladığını görmek, diğeri aleyhinde kötü ve fena söz söyleyen kimseye delâlet eder.

Rüyada köpek eti yediğini görmek, düşmanı üzerine galip gelmeye ve onun malını yemeye işarettir.

Köpeğin sütünü içmek ise, korku ve telaşa delâlet eder.

Rüyada bir köpekle sohbet ettiğini görmek, “Ashab-ı Kehff in Kur’ân’da beyan edilen meşhur kıssasına binaen gizlenmeye delâlet eder.

Köpek rüyası çeşit çeşit tâbir edilmiştir. Köpekler şu kısımlar ile de tâbir olunur:

Bütün köpekler dünya ehline delâlet eder.

Av köpeği, izzete, yüceliğe ve rızka, Koyun köpeği, hanımı, çoluk-çocuğu ve komşusu hakkında kıskanç bir kimseye delâlet eder.

Dişi köpek, nesli çok ve kocasını koruyan bir kadına delâlet eder.

Bazı kere de köpek, küfre ve Allahü Teâlâ’nın rahmetinden ümit kesmeye ve yalancılığa delâlet eder.

* KÖPEK BALIĞI: Bir kimsenin rüyada köpek balığı görmesi, himmet sahibi, şerefli ve soylu bir zata işarettir. Çünkü bu balık güçlü kuvvetli bir yaratıktır ve mağlub edilmesi zordur.

Köpek balığı görmek, kötü ve üzücü bir habere de delâlet eder.

* KÖPEK YALCISI: Rüyada bu kimsenin görülmesi, koğuculuk yapan ve sadece kendi menfaatini düşünen, halk arasına düşmanlık sokan şerli bir adama delâlet eder.

* KÖPRÜ: Köprü rüyası, hayır ve iyiliğe delâlet eder. Rüyada bir köprü üzerinden geçtiğini görmek, yüce makama, mal ve mülke, arzu ve isteğin yerine gelmesine delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri demiştir ki: Rüyada köprü ve kemer görmek, dört şekilde tâbir olunur:

a) Şecaat,
b) Saltanat,
c) Hayır,
d) Murad…

Rüyada köprü görmek, zenginliğe, uzun ömre, bazı kere de hastalığa, ahdini bozmaya; gemiye, sırat köprüsüne delâlet eder.

Rüyada köprü üzerinden geçip bir mescide ulaştığını görmek, yolculuğunda muradına erişme, hacca gitmeye, han ve dergâh gibi hayırlı eserleri ihya etmeye ve iyi amele delâlet eder.

Köprü rüyası, insanların kendisiyle iş ve ihtiyaçlarına eriştikleri lüzumlu ve kıymetli bir kimseye de alâmettir.

Yine köprü görmek, şüpheye “Dünya bir köprüdür. Oradan geçiniz fakat orayı tamir etmeyiniz.” hadis-i şerifine binaen, dünyaya delâlet eder.

Herkes dünyaya gelir ve bu dünya köprüsünden öte tarafa geçer. Ben geçmem demek kimsenin elinde değildir.

Bazı kere de rüyada köprü görmek, rahatlık ve yakınlık itibariyle zevceye, üzüntü, keder ve sıkıntıları gidermeye delâlet eder.

Rüyada köprüye binmek, hayvana binmeye işarettir. Köprü kiremitten imal edilmişse, zulüm sebebiyle şehir halkının durum ve hallerinin bozulmasına delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kendisinin köprü olduğunu ve insanların üzerinden geçtiğini görmesi, saltanat ve kuvvete delâlet eder. Halk da artık o kişiye, onun şöhretine ve onun nezdinde bulunan şeye muhtaç olur..

Rüyada köprü görmek:

a) İlim,
b) Doğru yol,
c) Hidayet,
d) Namaz,

Oruç ve dünyanın sıkıntı ve meşakkatinden, âhiretin korku ve azabından kendisini kurtaracak her şeyine delâlet eder.

Yine köprü görmek, mal, zevce, ana ve babaya işarettir.

Rüyada köprüden at ile geçmek, dünyâ ve âhiret muradına ve hayırlı kazanca delâlet eder.

* KÖR OLMAK: Körlük, dünyada bile insan için bir musibettir. Bu sebeple rüyada kör olduğunu görmek, dince sapıklığa delâlet eder.

Kör olmak, Kur’ân-ı Kerîmi unutmak ile de tâbir olunur.

Rüyada kör olduğunu gören kişinin eline miras geçer ve zenginlik kapısı ona açılır.

Rüyada bir adamın kendisini kör ettiğini görmek, onun eliyle sapıklığa düşmeye delâlet eder. Bir kâfirin rüyada gözünün kör edildiğini görmesi, kör eden kimse tarafından doğru yola getirilir.

Rüyada kör olduğunu arkasını kıbleye döndüğünü görmek, sapıklık ve delâlet içinde bulunmaya işarettir.

Rüyada iki gözünün de kör olduğunu görmek, haya ve edepten yoksun olmaya ve utan-mamaya delâlet eder.

Bazı kere de rüyada kör olmak, iyilikle anılmaya ve sözünde durmaya alâmettir.

Bazan da İshak (a.s) ve Hazret-i Yakub (a.s) ‘ın kıssalarına binaen ilim ve hikmet sahibi olmaya delâlet eder.

Zindanda bulunan bir kişinin gözünün kör olduğunu görmesi, hapisten kurtulmaya alâmettir. Çünkü insanlar köre merhamet ederek acırlar…

Yine rüyada körlük, bazı kere sapıklığa, bazı kere de ibadet sahileri için dünyayı haklı görmemeye, dünyaya kem gözle bakmaya ve dünya muhabbetine sırt çevirmeye delâlet eder. Çünkü bütün kötülüklerin başı dünya sevgisidir.

Rüyada kör bir adama yardım ettiğini, onu elinden tutup bir yere götürdüğünü görmek, iyilik ve ihsan sahibi olmaya ve güzel amele delâlet eder.

* KÖRFEZ: Rüyada kendinizi bir körfezde görmeniz, işlerinizin zor ve çetin olacağına, üzüntü ve kedere delâlet eder.

* KÖRÜK: Rüyada bir körüğe malik olduğunu görmek, saltanat ve memuriyete delâlet eder.

Rüyada kendisinin ağaçtan bir körük olduğunu görmek, makam ve mevkiden düşmeye, eldeki mülkün gitmesine delâlet eder.

Rüyada körüğü ve ateşi bir arada görmek, ihtiyaçların giderilmesine ve rızka işarettir.

Çünkü demirci körükle ateşi alevlendirir ve rızkını bu yolla temin eder.

Ateş olmazsızın sadece körük görmek, üzüntü, keder, sıkıntı ve meşakkata delâlet eder.

Rüyada altın ve gümüş eritmeye mahsus körüğü görmek, Kelimei Tevhide, İhlâsa ve ibâdet için inzivaya çekilmeye alâmettir. Camcıların körüğü hile ve şerre delâlet eder.

Bazı kere de rüyada körük görmek, çok hamile kalan ve tez düşük yapan kadına, çabuk kızan ve darılan bir kimseye delâlet eder. Demirci körüğü, işleri kolaylaştırmaya, menfaata ve rızka delâlet eder.

Yine körük rüyası, fikirleri ihya etmeye, hastanın şifa bulmasına, rızık ve maişetin yolundan gitmesine ve evli kadının erkek bir çocuğa hamile olduğuna delâlet eder.

* KÖS: Rüyada kös, yani büyük davul görmek, bâtıl söze ve yalan habere delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a) demiştir ki: Rüyada kös ve davul çalmak yalan ve uydurma söze delâlet eylediğinde hayırsızdır.

Devlet reisinin rüyada kös ve davul görmesi, onun hesabına hayırlıdır. Çünkü mehterhane saltanatın icaplarındandır ve ordunun şevkini artırır…

* KÖSE: Rüyada köse bir kimseyi görmek, fena insanlara delâlet eder.

* KÖSTEBEK: Rüyada köstebek görmek, zillete, buğz ve adavete, haram rızka, aksaklığa, duvar delen hırsıza delâlet eder.

Köstebek etini yediğini görmek, fasık bir kimsenin gıybetine işarettir. Yine köstebek rüyası, günah, eziyet, zevce, toplantı, ve evlada delâlet eder.

Rüyada bir köstebek aldığını veya köstebeğin kendi nezdine geldiğini görmek, şehirden göç etmeye alâmettir.

* KÖSTEK: Bir kimsenin rüyada göğsüne veya saatine köstek taktığını görmesi, işinde kendisine ayakbağı olacak ve kendisini zor duruma düşürecek adama delâlet eder.

* KÖŞK: Rüyada güzel bir köşke girdiğini görmek, mal ve nimete delâlet eder.

Köşkün yandığını görmek, eldeki malın hükümet tarafından alınacağına işarettir.

Cafer-i Sâdık (r.a) demiştir ki: Rüyada köşk görmek, on türlü tâbir edilir:

a) Nimet,
b) Mal,
c) Velayet,
d) Mertebe,
e) Riyaset,
f) Şeref,
g) Saltanat,
h) Murada ermek,
ı) Ferah,
i) Sürür…

Bazı kere de köşk görmek, hidâyet ve İslâm’a delâlet eder.

Rüyada cennet köşklerinden birinde olduğunu görmek, reisliğe, saltanata, düşman üzerine galip gelmeye ve güzel bir hizmetçiye delâlet eder.

Rüyada kerpiçten yapılmış köşk görmek, bir miktar dünyalığa, kiremitten yapılmış görmek, haram mala delâlet eder.

Yine köşk rüyası, yalana, kibre ve helak olmaya da işarettir.

Fâsık bir kimsenin rüyada köşk görmesi, zindana, darlığa mal ve şöhretinin noksanlığına alâmettir.

Rüyada tâ uzaklarda bir köşk görmek, mülke ve mala işarettir. Bazı kere de köşk, mütedeyyin, takva sahibi, izzetli ve namuslu bir kişiye delâlet eder.

Rüyada bir köşke girdiğini görmek, büyük bir devlete ve saltanata erişmeye delâlet eder.

Bekâr bir kimsenin rüyada bir köşke girdiğini görmesi, evlenmek ile tâbir olunur ve o kendine münasip bir hanımla evlenir.

Nablusî (rh.a) demiştir ki: Rüyada bir kimse köşk üzerinde ayakta durduğunu görse, o köşk de kendisinin ise, yüce bir mevki-ye, büyük bir dereceye, kuvvet kudrete erişir.

Eğer köşk başkasının ise, o kimseye o köşk sahibinden hayır ve menfaat erişir…

Yine köşk rüyası şunlara da delâlet eder:

a) Salih amel,
b) Nimet,
c) Mal ve memuriyet,
d) Sevinç ve sürür,
e) Murada erişmek,
f) Reislik ve saltanat…

Rüyada şehir içinde bulunan büyük köşklere ve yüksek çardaklara ve kule burçlarında yüksek köşklere çıkmak, dünya rütbelerinden erişeceği mertebe ve makama delâlet eder.

* KÖTÜLÜK: Rüyada bir başka kimseye şer ve kötülük öğrettiğini görmek, o kimsenin sonunun kötü olmasına ve dinden çıkmasına delâlet eder.

* KÖTÜRÜM OLMAK: Kişinin rüyada kötürüm olduğunu görmesi, mahrumiyete, acze ve meşakkata delâlet eder. Bazı kere de el ve ayak ile yapılan kazançtan men edilmeye işarettir.

* KÖTÜ SÖZ: Rüyada, edebe, ahlâka ve insana aykırı söz söylediğini görmek, ağız hastalığına ve yapılması arzu edilen bir şeyde usanca ve bıkmaya alâmettir.

Rüyada ilim ehlinden bir kimsenin fena söz söylediğini görmek, fitne ve karışıklığa ve dinde bozukluğa delâlet eder.

* KÖTÜ ZAN: Rüyada görülen kötü zan, yüce Allah’ın: “Muhakkak bazı zan (vardır ki) günahtır.” (Hucurat, 12) mealindeki âyet gereğince, günaha delâlet eder.

* KÖY: Rüyada bir köyden şehre göç ettiğini görmek, dinde salâha, işlerde refaha, korkudan emniyete delâlet eder. Rüyada bir köyün harap olduğunu veya sel götürdüğünü görmek, o beldenin hükümdarının halka zulm edeceğine işarettir.

Bir kimsenin rüyada memur bir köye girdiğini görmesi, bir adamla kavga etmeye alâmettir.

Bir köyü mamur bir halde görmek, dindarlığa ve salâha delâlet eder. Önceden mamur olan yerleri görmek de böyledir…

Rüyada bir köyden çıktığını ve başka diyara sefer ettiğini gören kimse, sıkıntıdan halâs olur ve rahata erişir.

Ibn-i Sîrîn hazretleri demiştir ki: Rüyada bir köy camiine girdiğini ve orada Allahü Teâlâyı zikrettiğini görmek, güzel amellere, cennete ulaştıracak işleri yapmaya ve dinde sıdka delâlet eder.

Rüyada bir şehirden bir köye göç ettiğini görmek, rahatlıktan meşakkata, emniyetten korkuya düşmeye delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada köy imamı görmesi, istek ve arzusunun tahakkuk edeceğine işarettir.

* KÜBA MESCİDİ: Rüyada Küba mescidini görmek veya orada namaz kılmak, hayır ve berekete, üzüntü ve kederden kurtuluşa delâlet eder.

* KUBBE: Kişinin rüyada kubbe görmesi, kadın ile tâbir olunur. Bekâr bir kimsenin rüyada bir kubbe yaptığını görmesi, veya satın alması, iyi bir hanımla evlenmeye delâlet eder.

Rüyada yerle gök arasında yeşil kubbelerden bir takım binalara malik olduğunu görmek, rüya sahibinin şehiden vefat edeceğine alâmettir.

Rüyada kubbe ile beraber üzerinde bir kuş olduğunu görmek, makam ve mertebenin yüksekliğine delâlet eder. Yine rüyada bulut üzerinde bir kubbe yaptığını görmek, zevceye, kuvvet ve kudrete nâiliyete delâlet eder.

Kubbe rüyası, ona giren veya malik olan kimse için memuriyete alâmettir.

Rüyada bir kubbe üzerinde otağı kurulduğunu görmek, heybetli bir saltanata, izzet ve şerefe delâlet eder.

* KUCAKLAMAK: Rüyada bir dostunu kucakladığını veya onunla el sıkıştığını görmek, zafer ve muhabbete delâlet eder.

Kirmanı demiştir ki: Rüyada ölü veya diri bir kimsenin kendisini kucakladığını görmek, çok yaşamaya ve uzun ömre delâlet eder.

Rüyada düşmanı ile kucaklaştığını görmek, onunla aralarının düzeleceğine ve sulha işarettir.

* KUCAKLAŞMAK: Rüyada bir kimse ile kucaklaştığını görmek, kucaklaştığı miktarca o kişi ile anlaşmaya ve o nisbette aralarında sevgiye delâlet eder.

Rüyada bir ölü, bir kimsenin boynuna sarılsa ve onu kendine doğru çekse, bu rüya, o kimsenin ölümüne delâlet eder.

Rüyada bir kadınla kucaklaştığını görmek, âhirete ait ve lüzumlu olan şeyleri terk ederek sadece dünyaya ait şeylere meyletmesine delâlet eder.

* KUDRET HELVASI: Rüyada kudret helvası görmek, kudret helvasından yemek, zahmet ve meşakkat çekmeden kazanılan rızka delâlet eder.

Kudret helvası, helâl rızık ile tâbir olunur. Yine kudret helvası görmek, Allahü Teâlâ tarafından gönderilen güzel ve temiz rızka delâlet eder.

Bazı kere de kudret helvası görmek, mal feda etmeye, köle azat etmek için gayret göstermeye veya boynunun vurulmasından kurtulmasına delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kudret helvası görmesi: “Size kudret hel-vasiyle bıldırcın kuşunu gönderdik ve helâl rızıklarımızdan yeyin, dedik.” (Bakara, 57) mealindeki âyet gereğince mahlûkattan hiç birinin mineti olmadan güzel rızka delâlet eder.

* KUDUZ HAYVAN: Rüyada kuduz hayvan görmek, düşman ile tâbir olunur. Kuduz hayvanı öldürdüğünü görmek, düşman üzerine galip olmaya işarettir.

* KUĞU: Rüyada suda yüzen kuğu görmek, sevinç ve sürura delâlet eder. İki kuğunun birbiriyle oynadıklarını ve suya dalıp çıktıklarını görmek, bekâr kimseler için iyi bir hanımla evlenmeye delâlet eder.

* KULAK: Rüyada kulak görmek şu şekilde tâbir olunur:

a) İlim,
b) Akıl,
c) Din,
d) Padişah,
e) Kendisiyle iftihar edilen evlat,
f) Mal ve rütbe…

Kulak, zînet ve hıfz mahallidir. Bu sepele kulak görmek işitmektir. Rüyada kulağının büyüdüğünü veya güzelleştiğini, yahut ondan nur çıktığını ya da nur girdiğini görmek, hidayet ve Allahü Teâlâ’ya itaate delâlet eder.

Rüyada kulağının küçük olduğunu, ona kötü bir kokunun girdiğini veya çıktığını görmek, haktan ayrılıp delâlete düşmeye ve Yüce Allah’ın gazabını celbedecek bir şeyin yanında bulunmaya işarettir.

Bir kimsenin rüyada kulağının kesildiğini veya yok olduğunu görmesi, yeryüzünde meydana gelecek fesada delâlet eder.

Rüyada kendi izniyle kulağı üzerine bir kulak daha takıldığını görmek, arzu edilen bir şeyin tahakkukuna delâlet eder.

Rüyada, kulağının hayvanlardan birisinin kulağı gibi olduğunu görmek, rütbe ve makamın gitmesine alâmettir.

Bir kimsenin rüyada kulağının çok olduğunu görmesi, çeşitli ilim dallarına vâkıf olmaya delâlet eder.

Yine rüyada kulak, içerisine eşya saklanan kasa, sandık, kutu ve hazine gibi şeylere delâlet eder. Kulakta görülen fazlalık ve eksiklik, zikredilen tâbirler üzerine delâlet eder.

Bir kimsenin kulağında mühür asılı olduğunu görmesi, eğer kızı varsa, onu evlendirmeye ve ondan doğacak bir erkek çocuğuna delâlet eder.

Rüyada sağır olduğunu görmek, dinde fesada işarettir. Kulağının yarım olduğunu görmek, zevcenin ölümüne alâmettir.

Cafer-i Sâdık (r.a) demiştir ki: Rüyada kulak görmek, sekiz veçhe ile tabir olunur:

a) Zevce veya akrabasından bir kadın,
b) Sadık dost,
c) Kendi ayarında muvafık arkadaş,
d) Salih ve makbul evlat,
e) Keder ve gam,
f) Ferah ve sürür,
g) Tevbe ve kötülüklerden dönüş…

Ibn-i Kesir demiştir ki: Rüyada kulağını büyümüş görmek, Hak Kelâmı dinlemeğe, kulağı küçülmüş görmek kelâm-ı hakkı redde, tıkalı görmek, doğru sözlere inanıp iltifat etmemeğe delâlet eder.

Ibn-i Sîrîn hazretleri demiştir ki: Rüyada kulak görmek, zevce, kız evlat, kız kardeş, hala ve teyze gibi kadın akraba ile tâbir olunur.

Rüyada kulağının kesildiğini görmek, bu kadın akrabalardan birisinin vefatına delâlet eder.

* KULAK ÇINLAMASI: Rüyada kulağının çınladığını görmek, rüya sahibinin kendisine ait bir söze delâlet eder. Eğer iki kulağı birden çınlar ve bu da uzun sürerse, insanlar arasında uzun müddet ondan söz edilir.

* KULAK KİRİ: Nablusî demiştir ki: Rüyada kendisinin veya bir başkasının kulağından kir çıkardığını gören kimsenin, eliyle hainlerin yapacakları hileye mani olacak ve zararlarını gidere cek bir yardım yapılır.

Rüyada kulağında meydana gelen iltihap ve kiri temizlediğini görmek, bazı yerlerden
gelecek sevindirici haberlere işarettir.

* KULP: Bir kimsenin rüyada kulp görmesi, dindir. Bu sebeple rüyada bir kulpa tutunduğunu görmek: “Artık kim şeytanı tanımayıp da Allah’a iman ederse, o, muhakkak ki kopması (mümkün) olmaya en sağlam kulpa yapışmıştır.” (Bakara:256) mealindeki âyet gereğince o kişinin İslâm’a sarıldığına ve onda sebat ettiğine delâlet eder.

Bazı kere de kulp ve düğme, kişinin hanımına alâmettir.

Kâfir kimsenin rüyada bir kulpa yapıştığını ve elini içine koyduğunu görmesi, İslâm ile şereflenmeye ve Kur’ân-ı Kerime sımsıkı sarılmasına delâlet eder.

* KULUNÇ: Kulunç rüyası, zahmet ve meşakkata delâlet eder. Bir kadının rüyada kendisine kulunç girdiğini görmesi, onun hamile olduğuna ve şerefli kimselere yaklaşmasına delâlet eder. Bazı kere de acı sözler işitmesine alâmettir.

* KUM: Kum görmek, mal ile tâbir olunur. Çok kum görmek,din ve dünyaca meşguliyet demektir.

Rüyada elini kum içine soktuğunu görmek, dünya işlerinden bir şeye karışmamaya delâlet eder. Kumun çok fazla olması tabirde azaba işarettir.

Kirmanî demiştir ki: Rüyada kum görmek, hesapsız mala işarettir. Büyük bir kum kümesi üzerinde oturduğunu görmek, nihayetsiz servete ve mülke delâlet eder.

Rüyada bir kaba kum koyduğunu görmek, çoluk çocuğu için mal biriktirmeye alâmettir…

Cafer-i Sâdık (r.a) demiştir ki: Rüyada kum görmek, dört şekilde tâbir olunur:

a) Din ve dünya ile meşgul olmak,
b) Mal,
c) Menfaat,
d) Zahmet ve meşakkatle hasıl olacak rif at (Yükseklik)…

Ibn-i Sîrîn hazretleri demiştir ki: Rüyada bir mahalde tozun ve kumun kalkıp gittiğini görmek, mal ve nimete delâlet eder.

Rüyada kum içinde yürüdüğünü görmek, mal biriktirmeye ve o malı hayra sarf etmeye işarettir.

Kum rüyası türlü türlü tâbir edilmiştir. Kum görmek, ölüm ve hayata, zenginlik ve tembelliğe, üzüntü ve kedere, düşmanlık ve zulme delâlet eder.

Kırmızı kum görmek, işsiz kimse için güzel bir mevki, hayırlı bir rızıktır. Rüyada sarı kumu yüklenip taşımak hastalığa delâlet eder.

Rüyada, ağaç ve nebatat köklerinden toplanmış kumu görmek, mal ve emlâktan olan rızka delâlet eder.

* KUMA: Kadınların rüyada kuma görmesi, hastalığa, zarar ve körlüğe işarettir. Yine kuma, kötü amele, sırları açıklamaya, üzüntü, keder ve uğursuzluğa alâmettir…

* KUMANDAN: Rüyada kumandan görmek, şecaat sahibi ve korkusuz bir kimseye delâlet eder.

Rüyada askerler üzerine kumandan olduğunu görmek, mal, şöhret ve rütbeye delâlet eder. Eğer bunlara ehil değilse, bu rüya onun ölümüne işarettir.

Fakir kimsenin rüyada asker üzerine kumandan olduğunu görmesi, ızdırap, zahmet ve kedere düşüp feryad etmesine alâmettir.

* KUMAR: Rüyada kumar oynadığını görmek, batıl ve şerli bir işte bulunmaya delâlet eder. Çünkü kumar, belalı bir illettir. Yine kumar, düşmanlık ve kavgalara da alâmettir.

Rüyada kumar oynayıp kazandığını görmek, belâlı işler peşinden sürüklenmeye ve sonunda nedamet duymaya delâlet eder.

* KUMAŞ: Rüyada türlü renkteki kumaşı görmek, din ve dünyaya delâlet eder.

Devlet adamlarından birisinin rüyada üzerinde muhtelif renkli kumaş olduğunu görmesi, o senenin ucuzluk içinde geçeceğine delâlet eder.

Türlü renkte kumaş, kadınlar için fazlaca şeref ve sevince delâlet eder.

* KUMAŞÇI: Rüyada kumaşçı görmek, izzet ve şerefe, kadir ve kıymete delâlet eder. Bez satıcısını görmek, rızka işarettir.

* KUMAŞ PARÇASI: Bir kimsenin rüyada bir top kumaş parçası durduğunu yahut satın aldığını veya bir yerden kendisine hediye edildiğini görmesi, uzak bir yere yolculuğa delâlet eder.

Rüyada tezgâh başında kumaş dokuduğunu, durduğunu veya açıp dağıttığını görmek, yine sefer ile tâbir olunur.

* KUM KERTENKELESİ: Rüyada bir hayvanı görmek, aciz ve adi bir düşmana işarettir.

Bazı kere de kum kertenkelesi, kendisine tabi olmakla cehalet karanlıklarından kurtularak hidayete erilen bir mürşide alâmettir.

* KUMBARA: Rüyada kumbaraya para attığını görmek veya ondan para çıkarmak, dünyaya meyletmeye delâlet eder.

* KUMRU: Rüyada erkek kumru görmek, kaside okuyan makamı ve sesi güzel bir kimseye delâlet eder.

Kumru rüyası, güvercin rüyası gibi tâbir edilir.

Rüyada başına veya omuzuna yahut ensesine bir kumru konduğunu görmek, rüya sahibinin ameline işarettir. Eğer konan kumru beyaz ve güzel ise, iyi amele, siyah ve çirkin ise kötü amele delâlet eder.

Yine rüyada kumru kuşunu gören, hayra ve hoş şeylere erer. Eğer gurbette bir adamı varsa o döner gelir. Eğer üzüntü ile kederli ise üzüntü ve kederden halâs olur.

Erkek kumru görmek, hamile kadının erkek çocuk doğurmasına, dişi kumru da kız doğurmasına delâlet eder.

Rüyada kumru kuşunun erkeğini görmek, bazan da, garip, hor ve bayağı bir kimseye işarettir.

Yine bu kuşun erkeğini rüyada görmek, haber ve elçiye delâlet eder.

Bekâr kimsenin kumru kuşunu görmesi, çok konuşan bir kadınla evlenmeye delâlet eder.

* KUM SAATİ: Nablusî demiştir ki: Kum saatinin alt ve üst iki şişesi iki çocuk veya iki kardeş yahut iki ortaktır.

Rüyada kum saati görmek, rüya sahibi için bezek ve güzelliğe delâlet eder.

* KUM VE TOPRAK: Rüyada bir yerden kum ve toprak aldığını görmek, fakirlik, ihtiyaç, keder, üzüntü ve meşakkata delâlet eder. Bazı kere de memurlar için rüşvete işarettir.

* KUNDAK BEZİ: Hamile kadının rüyada kundak bezi görmesi, çocuğa delâlet eder.

Çünkü kundak, çocuğu bağlamak için ihdas edilmiş bir nesnedir.

Bazı kere de kundak bezi görmek, düşmanı kahretmeye, kırılmış kemiğe sarılacak sargıyla korkutmaya delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kundak bezi ile bağlanmış hanımını çözdüğünü görmesi, zevcesini boşamaya alâmettir.

Hasta, misafir ve dövülmüş kişilerin rüyada kundak bezi görmelerinde hayır yoktur.

Rüyada kendisini bir kundak içinde bağlı görmek, sıkıntıya, müşkülât ve zarurete delâlet eder.

Rüyada içinde bağlı bulunduğu kundağın çözüldüğünü ve kundaktan çıktığını görmek ise, sıkıntı ve müşkülâttan, üzüntü ve kederden kurtulmaya delâlet eder.

* KURA ÇEKMEK: Bir kimsenin rüyada kura çektiğini görmesi, üzüntü ve sıkıntılara delâlet eder. Yine kura çekmek, galip gelmek için gayret göstermeye işarettir.

Rüyada herhangi bir adamla karşılıklı kura çektiğini ve kuranın da kendisine isabet ettiğini görmek, borçlusu olan bir kimseye galip geleceğine işarettir.

* KUNDURA: Rüyada yeni bir kundura aldığını görmek, hayrılı ve sevindirici yolculuğa delâlet eder.

Kunduracıyı görmek, halk arasında simsarlık eden ve insanların arasını bulan bir kimseye delâlet eder.

Ebu Saidü’l-Vaâz demiştir ki: Kunduracı, halkın umur ve hususatmda yani işleri hususunda herkese iyilik eden bir zata delâlet eder.

* KUR’AN-I KERÎM: Kur an-ı Kerim, Allah’ımızın kelamı ve insanlık kulağına erişen en son kelam… Kur’ân’ın saadet cennetlerinde yaşayanlara iki cihanın da baharı tüllenir. Ama Kur’ân’dan yüz çevirenlere hiç bir saadet vaad edilmemiştir.

Nebiyy-i Zîşan Efendimiz:

“- Kim Rabbi ile konuşmayı seviyorsa Kur’an okusun!”

Buyurmuşlardır. O halde rüyada Kur’ân-ı Kerîm âyetlerini Kur’ân’ın üzerinde okuduğunu görmek, şeref ve sevinç tacıdır. Ve rüya sahibi için yardıma delâlet eder.

Rüyada Kur’ân-ı Kerim’i aşikâre okuduğunu görmek, iyilikle emretmeye, emaneti edaya ve Hakkı müdafaaya delâlet eder.

Rüyada hafız olmadığı halde Kur’ân’ı hıfz ettiğini görmek, mülk ve nimete, kudret ve kuvvete delâlet eder.

Rüyada Kur’ân-ı Kerîm okuduğunu ve manasını da anladığını görmek, akıl ve hikmet sahibi olmaya ve Rabbinin ona akıl ve zeka ikram ettiğine alâmettir.

Rüyada Kur’ân-ı Kerim’i yediğini görmek, Kur’ân okuyarak ve karşılığında para alarak geçinmeye delâlet eder.

Rüyada Kur’ân-ı Kerim’i baştan sona okuyup hatmettiğini görmek, Allahu Teâlâ nezdinde büyük ecre ve sevaba nailiyete, arzu ve temenni ettiği şeyin husulüne delâlet eder.

Cahil bir kimsenin rüyada Kur’ân okuduğunu görmesi, ömrünün sona erdiğine işarettir.

Çıplak halde Kur’ân-ı Kerim okuduğunu görmek, nefs ve nevanın arzusuna tabi olmaya delâlet eder.

Rüyada bir başkasının okuduğu Kur’ân’ı dinlediğini görmek, devlet ve saltanata ve güzel akıbete delâlet eder.

Hasta bir adamın rüyada Kur’ân okuduğunu ve fakat okuduğu ayeti bilmediğini görmesi: “Müminler için bir hidayet ve rahmet gelmiştir.” (Yûnus, 57) mealindeki ayeti kerimenin işa-retince şifa ve afiyete delâlet eder ve Allahü Teâlâ ona şifa ihsan buyurur.

KUR’ÂN-I KERİM SURELERİ: İmam Nablusî (rh.a) demiştir ki:

“- Ekseriya ölüler üzerine okunan Kur’ân-ı Kerîm sûrelerini rüyada hastanın üzerine okumak, o hastanın ölümüne; hastalığın şifası için okunan sûreleri okumak sevince, sürür ve feraha, rızka, Kur’ân okuyacak bir çocuğun dünyaya geleceğine delâlet eder.

Yine Kur’ân sûresi, zevce yahut evlat veya sûre adedince altın ve gümüşe alâmettir.”

Biliyorsunuz ki, Kur’ân-ı Kerim ilk defa Mekke’de, sonra Medine’de nazil oldu. Hem Mekke hem de Medine’de nazil olan âyetler de vardır.

Mâide, En’am, Nahl, Hac, Lokman, Secde, Teğabun gibi hem Mekke, hem de Medine’de nazil olan sûreleri rüyada görmek, hacca delâlet eder.

Rüyada Kur’ân-ı Kerimi hatmeylediğini görmek, maksad ve murada erişmeğe alâmettir. Kur’ân-ı Kerîmi doğru olarak okuduğunu görmek, malının artmasına, güzel sesle okumak, ulûvv-i mertebeye delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada Bismillâhirrahmanirrahîm okuduğunu veya başkası tarafından okunduğunu görmesi, Allahu Teâlâ tarafından malına verilecek berekete, rızkında genişliğe, duasının kabulüne delâlet eder.

Rüyada Besmeleyi tekrar tekrar okuduğunu yahut okunduğunu görmek, Allahu Teâlâ indinde makbuluyete ve insanlar arasında seçilmişlerden olmaya delâlet eder.

* FATİHA: Rüyada Fâtiha-i şerifeyi okuduğunu veya okunulduğunu görmek, güç işlerin kolaylaşmasına, maişetin bolluğuna, hayır ve berekete delâlet eder. Rüyada Fâtiha’yı okuduğunu gören kişiye Yüce Allah hayırlı sebepler ve kapılar açar.

Cafer-i Sâdık, Ibn-i Kesir ve daha niceleri demişlerdir ki:

– Bir kimse rüyada Fatihayı veya ondan bir ayeti okuduğunu yahut okunduğunu görse, bir şey hakkında yaptığı duası kabul olur.

Rüyada Fâtiha’yı veya ondan bir ayeti okuduğunu, yahut kendi üzerine okunduğunu görmek, rüya sahibine bütün şer kapılarının kapanmasına, hayır ve iyilik kapılarının da açılmasına delâlet eder.

Yine rüyada Fâtiha’yı okumak, hac ile de tâbir olunur ve o kimse Hacca gider.

* BAKARA: Bir kimsenin rüyada Sûre-i Bakarayı veya ondan bir ayeti, yahut bir parçayı okuduğunu ya da kendi üzerine okunduğunu görmesi, ilme, uzun ömre, dinde iyilik ve çocuğu hakkında kurtuluşa delâlet eder.

Hazret-i Aişe (r.a) validemiz demiştir ki:

– Rüyada Sûre-i Bakarayı tamamen veya bir kısmını okuduğunu gören, bir yerden diğer bir yere gider ve nasibi gittiği yerden olur.

Rüyada Bakara Sûresi’nden olan Ayetü’l-Kürsî’yi okuduğunu veya üzerine okunduğunu görmek, korku, dehşet ve afetten emin olmağa, murada ermeye ve afiyete delâlet eder.

Ibn-i Sîrîn demiştir ki: Rüyada Ay e tül Kürsî’yi okuyan şifa bulur ve murada erer.

Bazı kere de Ayetül Kürsî, hafızaya ve keskin zekaya işarettir.

* AL-I IMRAN: Rüyada Al-i Imran Sûresi’ni veya ondan bir ayeti okuduğunu, yahut kendi üzerine okunduğunu görmek, insanlar arasında muteber olmaya, her türlü fenalıktan korunmaya ve ihtiyarlık anında bir evlada kavuşmaya delâlet eder.

Câfer-i Sâdık hazretleri demiştir ki: Rüyada Al-i İmran Sûresi’ni okumak veya okunduğunu görmek, insanlar arasında makbul ve aziz tutulmaya, dünya ve ahirette hayır ve nimete mazhar olmaya delâlet eder.

* NİSA: İbn-i Sîrîn (rh.a.) demiştir ki: Rüyada Sûre-i Nisayı veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunuldu-ğunu görmek, miras mala, akraba iyalin çocukluğuna delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri de: “Rüyada bu sûreyi okuduğunu gören iffet ve istikamet ile meşhur olur ve insanlar arasında muazzez ve muhterem tutulur” demiştir.

Bir talebenin rüyada Nisa Sûresi’ni veya ondan bir ayeti okuduğunu görmesi, feraiz ilmiyle mahir olmasına delâlet eder.

Yine Cafer-i Sâdık hazretlerinden. O demiştir ki: Rüyada Nisa Sûresi’ni okuyan kimse, Ömrünün sonunda geçinemiyeceği bir hanımla evlenir.

* MAIDE: Bir kimsenin rüyada Mâide Sûresi’ni veya ondan bir parçayı okuduğunu yahut kendi üzerine okunduğunu görmesi, iyilik etmeye, yemek yedirmeye hayırlı ve güzel işleri sevmeye delâlet eder.

Yine bu sûreyi okumak, güzel itikada, ibadet ve huşu sahibi olmaya; yüce şana, kuvvetli îmana, takvaya ve Allahu Teâlâ indinde duaların kabul olmasına delâlet eder.

Ibn-i Sîrîn demiştir ki: Kim rüyada Mâide Sûresi’ni okuduğunu veya üzerine okunduğunu görürse, kavmi arasında aziz ve mükerrem olur.

Câfer-i Sâdık hazretleri şöyle der: O kişi dininde kavi olur ve muradına erer.

* EN’AM: Rüyada En’am sûresini veya ondan bir parçayı okumak veya kendi üzerine okunduğunu görmek, çoluk çocuğun selâmetine, dünya ve âhirette güzel rızıkla rızıklanmaya ve saadet müjdesine delâlet eder…
Rüyada En’am Sûresi’ni okuduğunu veya okunduğunu görmek, şu vech üzere de tâbir olunur:

a) İhsan,
b) Cömertlik,
d) Hak rahmetine mazhariyet,
e) Dünya ve ahiret rızkı,
f) Meleklerin o kişi için istiğfar etmesi…

* A’RAF: Bir kimsenin rüyada A’râf sûresini veya ondan bir parçayı okuduğunu, yahut üzerine okunulduğunu görmesi, ilme nailiyete, dinde kuvvete ve hâlis müminliğe alâmettir.

Ibn-i Sîrîn hazretlerinin beyanına göre, bu sûreyi rüyada okuyan kişi Tûr-i Sina’yı ziyarete mazhar olur, düşmanına galip gelir.

Cafer-i Sâdık (r.a) demiştir ki: Rüyada A’râf Sûresi’ni okuduğunu görmek, Cenâb-ı Hak’km rızasına nailiyete delâlet eder ve her korkudan emin olur.

Bazan da rüyada bu sûreyi okumak, şeytanın hilesinden emin olmaya, ahirette Hazret-i Âdem (a.s) şefaatine ermeye delâlet eder.

* ENFAL: Rüyada Enfal sûresini okumak, kuvvete, ilme ve takvaya işarettir.
Güzide Sahabîlerden Ibn-i Abbas (r.a) demiştir ki:

“-Bir kimsenin rüyada Enfal Sûresi veya ondan bir parçayı okuduğunu veya üzerine okunduğunu görmesi, zafere ermeye, izzet ve yücelik tacını giymeye delâlet eder.”

Cafer-i Sâdık hazretleri de şöyle tâbir buyurmuşlardır:

– O kimsenin dini salim olur, saadet güneşi ona gülümser.

Yine denilmiştir ki: Kim rüyada Enfal Sûresi’ni okuduğunu görürse, kıyamet günü Resûl-i Ekrem (s.a.s)’in şefaatine nail olur.

* TEVBE: Rüyada Tevbe Sûresi’ni veya ondan bir parçayı okuduğunu yahut üzerine okunduğunu görmek, salih ve arif kişileri sevmeye delâlet eder.

Yine bu mübarek sûreyi okuyan tevbe etmedikçe ölmez ve insanlar arasında mükerrem olur.

Tevbe Sûresi’ni görmek ve okumak şu şekilde de tâbir olunur:

a) Allahu Teâlâ o kimsenin dinini ıslah eder,
b) Nifaktan uzak olarak âhirete gider,
d) Nebiyy-i Zişan ona şehadette bulunur,
e) Bütün melekler onun için istiğfar ederler,
f) Cenâb-ı Hak’ı kişiye ihlas nimeti verir…

* YUNUS: Rüyada Sure-i Yûnus’u veya ondan bir parçayı okuduğunu veya üzerine okunduğunu görmek, geniş ve bol rızka delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri buyururlar ki: O kişinin sözü ve ibadeti güzel ve makbul olur.

Bazı kere de bu sûreyi okuyan kimseye Cenâb-ı Hak ilim ve güzel itikad verip ondan hilekarların hilesini ve sihirbazların sihrini uzaklaştırır.

Bu sûreyi rüyada görmek ve okumak, takva ve verâ sahibi olmaya da delâlet eder.

* HÛD: Rüyada Hûd Sûresi’ni veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, güzel ve düzgün itikada, Allahü Teâlâ’ya hüsn-ü zan sahibi olmaya, ekin ve ziraati sebebiyle rızıklanmaya delâlet eder.

Ibri-i Sîrîn hazretleri demiştir ki: Bu sûreyi rüyada okuyan kimse, ziraat, bağ bahçe yüzünden zengin olur.

* YUSUF: Bir kimsenin rüyada Sûre-i Yusuf u veya ondan bir parçayı okuduğunu görmesi, Ibn-i Kesir’e göre, akrabalarından düşmanı çok olmaya delâlet eder. Çünkü kardeşleri de Yusuf (a.s)’a hased etmişler ve onu kuyuya atmışlardı.

Bazı kere de rüyada bu mübarek sureyi okuduğunu görmek, fakirlikten sonra zenginliğe, zilletten izzete, sıkıntıdan feraha ermeye delâlet eder. Hazret-i Yusuf kölelikten sonra Mısır tahtına sultan olmuştu.

Ibn-i Sîrîn hazretleri derler ki: Rüyasında Sûre-i Yûsuf u tamamen veya kısmen okuduğunu yahut okunduğunu görmek, önce zulme duçar olmaya ve fakat arkasından hayır ve nimete ermeye delâlet eder.

* RAD: Rüyada Sûre-i Rad’ı tamamen veya kısmen okuduğunu görmek veya kendi üzerine okunduğunu görmek, Yüce Allah’a boyun eğip itaate, kıyamet günü kendisine verilecek çok sevaba ve hayra ve sözü yerine getirmeye delâlet eder.

Ibn-i Kesir demiştir ki: O kişi çabuk ihtiyarlar, Yüce Rabbine duâ ve ilticaya devam eder.

Ibn-i Sîrîn (rh.a) demiştir ki: Rad Sûresi’ni rüyada okuduğunu veya okunduğunu görmek, ilim ve Kur’ân kıraetinde üstad olmaya, teşbih ve tehlile devama delâlet eder.

* İBRAHİM: Bir kimsenin rüyada Sûre-i İbrahim’i okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi, çok sevaba, düşmandan emin olmaya, Allahü Teâlâ indinde makbuliyete delâlet eder.

Hazret-i Aişe (r.a) demiştir ki: Rüyada Sûre-i ibrahim’i tamamen veya kısmen okuduğunu görmek, Cenâb-ı Hakkı zikre ve tesbih etmeye delâlet eder ve o kimse zikir ehlinden olur, gam ve üzüntüden kurtulur.

Ibn-i Sîrîn hazretleri de şöyle tâbir buyururlar: Hayrat ve hasenata, taat ve ibadete devam üzere olur, kerem ve zenginlik ile şereflenir.

Yine denilmiştir ki: O kişinin sevabı kat kat olur, Rabbi onu sakındığı ve korktuğu herşeyden emin kılar ve onun dini Allah indinde güzel ve makbuldür.

* HICR: Bir kimsenin rüyada Sûre-i Hicr’i veya ondan bir parçayı okuduğunu görmesi, Allah indinde ve halk nazarında iyi bir insan olmaya delâlet eder.

Yine bu mübarek sûreyi okumak, güzel rızka, çok sevaba, günah ve hatadan kurtuluşa alâmettir.

Ibn-i Sîrîn demiştir ki: Rüyada Sûre-i Hicr’i veya ondan bir parçayı okuduğunu görmek, halk indinde aziz ve mükerrem olmaya, yüksek makama ve ve kara delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri de: O kimse Rabbi indinde makbul ve muhterem olur, demişlerdir.

* NAHL: Bir kimsenin rüyada Nahl Sûresi’ni veya ondan bir parçayı okuduğunu yahut üzerine okunduğunu görmesi, ulema ve salihleri sevmeye işarettir.

Ibn-i Sîrîn hazretleri demiştir ki: Rüyada Nahl Sûresi’ni veya ondan bir parçayı okuduğunu görmek, helâl rızk ile merzuk olmaya, ehl-i din ve diyanet indinde makbuliyete ve mahbubiyete delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a) demiştir ki: Rüyada Nahl Sûresi’ni okumak veya okunduğunu görmek, şu şekilde tâbir olunur:

a) Allah Teâlâ, ona ilim ve hikmet verir,
b) Şifa bulur,
c) Üzüntü ve kederden kurtulur,
d) Mal ve geniş rızıkla nimetlenir…

Hasta bir kimsenin rüyada Nahl sûresini okuduğunu görmesi, hastalıktan şifa bulmaya ve afiyete ermeye delâlet eder.

* İSRA: Kişinin rüyada Sûre-i İsrâ’yı veya ondan bir parçayı, yahut bir ayeti okuduğunu görmesi, Allahu Teâlâ nezdinde makbuliyete, halk arasında hürmete, yüce rütbelere, düşman üzerine galibiyete delâlet eder.

Ibn-i Sîrîn demiştir ki: Rüyada Sûre-i İsra’yı veya ondan bir parçayı okuduğunu görmek, yüce mertebelere, huşu ve huzû ile müzeyyen olmaya ve insanlar indinde hayır ile yâd edilmeye delâlet eder.

* KEHF: tbn-i Şîrîn hazretleri demiştir ki: Bir kimsenin rüyada Kehf suresini veya ondan bir parçayı okuduğunu yahut üzerine okunulduğunu görmesi, afat ve musibetlerden emin olmaya, din yolunda sıdk ve ihlâsa delâlet eder.

Yine bu mübarek süreyi rüyada ukuduğunu görmek, uzun ömre, güzel hale, bol ve çok rızka alâmettir.

* MERYEM: Hazret-i Âişe validemiz demişlerdir ki: Rüyada Sûre-i Meryem’i veya bir kısmını rüyada okuduğunu görmek, Cenâb-ı Hakk’ın keremiyle gam, keder, üzüntü ve sıkıntıdan kurtulmaya ve ihtiyaçların teminine delâlet eder.

Bazı kere de rüyada bu mübarak süreyi okuduğunu görmek, salihleri sevmeye, kuvvet ve kudrete, mal ve menfaata delâlet eder.

Ibn-i Sîrîn (r.a) demiştir ki: Kim rüyada Meryem Sûresi’ni okuduğunu görürse, kıyamet gününde Allah huzurunda âfât ve azabdan mahfuz olur ve Rabbi onu korktuğundan emin kılar.

* TAHA: Rüyada Sûre-i Tâhâ’yı veya ondan bir parçayı okuduğunu yahut kendi üzerine okunulduğunu görmek, gece namazına ve hayra, düşman üzerine galibiyete, tevbe ve istiğfare delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a) demiştir ki: Rüyada Sûre-i Tâhâ’yı okuduğunu veya okunulduğunu görmek, şu şekilde tâbir olunur:

a) Din ve diyanet,
b) İnsanlar nezdinde meşhur ve mâruf olmak,
c) Onun eliyle sihrin iptali,
d) Hayır ve iyiliği sevmek..

Denilmiştir ki: Rüyasında Taha Sûresi’ni okuyan kimse ile melekler musafaha eder ve onun için istiğfarda bulunurlar.

* ENBİYA: Ibn-i Şîrîn hazretleri demiştir ki: Rüyada Sûre-i Enbiyâ’yı veya ondan bir parçayı okuduğunu yahut kendi üzerine okunulduğunu görmek, Nebilerin ahlâkı ile ahlâklanmaya, iç ve dış temizliğine delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a) ise şöyle buyururlar:

– Bu mübarek sûreyi okuyan kişi, ilmiyle âmil olur. Darlıktan sonra genişliğe erer, zahmetten rahata kavuşur.
Bu sûre-i celîleyi rüyada okumak veya okunduğunu görmek, Peygamberlerin ilim ve niyazları ile rızıklanmaya işarettir. İlim ve tevazu sahibi olmak ile de tâbir edilir.

Yine denilmiştir ki: Allahü Teâlâ o kişiyi emanet ve taate yöneltir ve ona kolaylık sağlar.

* HAC: Rüyada sûre-i Haccı veya ondan bir parçasını okuduğunu yahut kendi üzerine okunulduğunu görmek, defalarca hacca gitmeye, malını Hak yolda harcamaya delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri demiştir ki: Rüyada Hac Sûresi’ni veya ondan bir parçayı okumak, şu şekilde tâbir olunur:

a) Zühd,
b) Takva,
c) Tasavvuf yoluna sülük,
d) Allah Teâlâ’ya ibadet ve taatte devamlılık,
e) yilik ve hayır işlerine muvaffakiyet.

Fuzale demiştir ki: Hasta bir kimsenin Hac Sûresi’ni rüyada okuması vefatına işarettir. Veya hacca gider, fakat oradan dönmeden ölüm ona yetişir.

* MÜ’MİNÛN: Rüyada Sûre-i Mu minûn’u veya ondan bir âyeti okuduğunu veya üzerine okunduğunu görmek, hayret edilecek hallere işarettir ve halk ona teaccüp eder.

Ibn-i Sîrîn (rh.a) demiştir ki: Rüyada bu mübarek sureyi veya ondan bir parçayı okuduğunu görmek veya okunduğunu işitmek, müminlerle beraber cennete girmeye delâlet eder.

Ibn-i Kesir de: Dini kuvvet bulup iman üzere vefat eder, demiştir.

Yine denilmiştir ki: O kimse iffet sahibi olur ve belalardan kurtulur. Yüce Allah dünyada delillerle onu teyid eder ve müminlerle beraber hasreder ve melekler ölümü anında ruhunu müjdele-yici kelimeler söylerler ve güzel şeyler gösterirler.

* NUR: Rüyada Nûr Sûresi’ni veya ondan bir parçayı okumak veya okunduğunu işitmek, şu şekilde tâbir olunur:

a) İlim,
b) Hikmet,
c) Cömertlik ve ihsan,
d) Kalbin nur ile pırıldaması,
e) Hastalıktan kurtuluş…

Cafer-i Sâdık hazretleri demiştir ki: Bir kimsenin rüyada Sûre-i Nûr’u veya ondan bir parçayı okuduğunu görmesi, yahut okunduğunu işitmesi, iyilikle emretmeye, kötülükten menetmeye, Allah için sevmeye ve Allah için düşmanlığa delâlet eder.

* FURKAN: Bir kimsenin rüyada Sûre-i Furkan’ı veya ondan bir parçayı okuduğunu görmesi veya okunduğunu işitmesi, Hakkı sevmeye, batıldan nefret etmeye, hayır işlerine koşmaya, günah ve isyandan kaçınmaya delâlet eder.

Bazı kere de rüyada bu mübarek sûreyi okuduğunu görmek veya okunduğunu işitmek, Hak ile batılın arasını ayırd etmeye ve Allah’ın izniyle hesapsız olarak cennete girmeye delâlet eder.

* ŞUARA: Rüyada Sûre-i Şuaraâ’yı veya ondan bir parçayı okuduğunu veya üzerine okunduğunu görmek, kötü ve yalan sözden kendisini muhafaza etmeye delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri demiştir ki: Yüce ve kerim olan Allah onu kötü ve fena işlerden korur.

Yine denilmiştir ki: O sûreyi rüyada gören kimse rızkı hususunda güçlük ve zahmet çeker ve bir şeye ancak zorlukla nail olabilir.

* NEML: Rüyada Sûre-i Neml’i veya ondan bir parçayı okuduğunu veya üzerine okunduğunu görmek, kavminin efendisi ve yektası olmaya delâlet eder. Ve o kişi kendisini meşhur edecek bir ilme malik olur.
Yine bu rüya şunlara da işarettir: Rızkın, servetin ve malın artması, duanın kabulü, güzel söz söyleme sanatı…

* KASAS: Rüyada Kasas suresini veya ondan bir parçayı okuduğunu veya üzerine okunduğunu görmek, Hazret-i Ebu Bekir (r.a)’in tabirine göre, Allahü Teâlâ tarafından bir yerde imtihana delâlet eder.

İbn-i Sîrîn demiştir ki: O kişinin eline gaipten bir mal ve servet geçer. Bir define bulmak ihtimali vardır. Rabbi’ni çok zikreder.

Cafer-i Sadık (r.a) demiştir ki: Rüyada Kasas Sûresi’ni okuduğunu görmek veya okunduğunu işitmek şunlara işarettir.

a) Hayır ve hasenat
b) Nimet,
c) Malın ziyadeleşmesi,
d) Geniş ve bol rızık…

* ANKEBUT: Bir kimsenin rüyada bu mübarek sureyi okuduğunu veya okunduğunu görmesi, ölünceye dek Allah’ın muhafazası altında olmaya ve korkulardan emin bulunmaya delâlet eder.

Bazı kere de bu rüya, yalnızlıkla imtihan edilmeye ve sabrından dolayı müjdelenmeye delâlet eder.

* RUM: Rüyada Sûre-i Rum’u veya ondan bir parçayı okuduğunu yahut kendi üzerine okunduğunu görmek, mal ve ilme nâiliyete, kazanca, düşman üzerine galibiyete, arzu ve isteklerinyerine gelmesine delâlet eder.

ibn-i Sîrîn, o kimse matlubuna erişir, muradına vasıl olur, demiştir…

* LOKMAN: Rüyada Sûre-i Lokman’ı veya ondan bir parçayı okuduğunu veya üzerine okunduğunu görmek, Allah Teâlâ’nın ona kitabı ve hikmeti öğretmesine ve onu halis itikadla rızıklandırmasına delâlet eder.

ibn-i Sîrîn demiştir ki: O kişi âlim, âbid ve hâkim olur.

* SECDE: Bir kimsenin rüyada Sûre-i Secde’yi veya ondan bir ayeti okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi, Allahü Teâlâ’ya yakınlığa, ibadet ve taat ehli olmaya, takva, zühd ve veraya delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri demişlerdir ki: Rüyada bu mübarek süreyi okumak, dört şekilde tabir edilir:

a) İman,
b) Hayır,
c) Selâmet,
d) İyilik..

Yine denilmiştir ki: O kimsenin Tevhidi kuvvetli ve kavî olur ve nefsi selâmet budur.

* AHZAB: Rüyada Sûre-i Ahzab’ı tamamen veya kısmen okuduğunu yahut kendi üzerine okunduğunu görmek veya bir başkasından işitmek, Takva sahibi olmaya, kabir azabından kurtulmaya, batıldan uzak durmaya ve salihleri, alimleri sevmeye delâlet eder.

Ibn-i Sîrîn hazretleri demiştir ki: O kimse emanet ehli olur. Ve birinin zayi ettiği şeyi bulup sahibine teslim eder.
Yine o kimseye Peygamberlerden birini rüyada görmek nimeti bahşedilir, bilmediği ve beklemediği yerden rızkı gelir ve zafere ulaşır…

* SEBE’: Rüyada Sebe’ Sûresi’ni veya ondan bir parçayı okuduğunu yahut okunduğunu görmek veya işitmek, dünyada zühd üzere yaşamaya, silah taşımayı sevmeye, şecaatli ve atılgan olmaya, taat ve ibadete devama delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a) demiştir ki: O kimse, salihlerin ahlâkı ile ahlaklanır ve dini yolda salih olur.

* FATIR: Kişinin rüyada Sûre-i Fâtır’ı veya ondan bir parçayı okuduğunu veya üzerine okunduğunu görmesi, kendisi için mukarrebîn meleklerinin istiğfarına, kıyamet günü cennet kapılarının açılmasına ve düşmanına galip gelmeye alâmettir.

Denilmiştir ki: Rabbi o kimsenin sözünü ve duasını kabul eder. İstediği kapıdan cennete girmek saadetine erişir.
* YASİN: Rüyada Yâsîn Sûresi’ni veya ondan bir parçayı, ya da bir âyeti okuduğunu veya üzerine okunduğunu görmek, kıyamet gününde Nebiler Sultanı ve onun ehlibeyti ile beraber bulunmaya ve haşredilmeye delâlet eder.

Yine o kişiye, Kur’ân-ı Kerim’i defalarca hatmetmiş gibi sevap verilir, bütün haceti giderilir.

Denilmiştir ki: Rüyada Yâsin-i Şerifi okuyan dünya nimetlerine nail olur ve o nimetle halk arasında rağbet görür ve sevilir. Kalbi temiz, imanı sağlam, şüphelerden uzak bir kimse olmakla da nimetlendirilir. Çünkü Yâsîn Kur’ân’ın kalbidir.

* SAFFAT: Rüyada bu mübarek sûreyi veya ondan bir parçayı okuduğunu veya üzerine okunduğunu görmek, düzgün ve sağlam itikada ve itaatkâr evlada, şeytan şerrinden muhafazaya, hayır ve dine delâlet eder.

Ibn-i Sîrîn demiştir ki: O kimse tevfik ve hidâyete mazhar olur ve Huda’nın indinde makbuliyet kazanır.

Bazıları de demişlerdir ki: O kişi insanların hayrete düşeceği bir sanatı öğrenir.

* SAD: Rüyada Sad Sûresi’ni veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, çok mala, sanatta mahir olmaya, günahtan tevbe ve istiğfara, doğru yemine delâlet eder.

Kirmanı demiştir ki: Rüya sahibi rahmet ve Mağfiret-i Mevlâ’ya talib, vaad ve sözünde sâdık ve sabit olur.

* ZÜMER: Rüyada Sûre-i Zümer’i veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, kıyamet günü müminlerle ön safta bulunmaya, dinde salaha, güzel akıbete, çok sevaba ve kitaplara delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri demişlerdir ki: O kimsenin kadri yükselir, dini kuvvetlenir, muhterem ve mükerrem olur.

Ibn-i Kesir de: Kıyamette mü’minlerin ilk safında bulunur, demiştir.

* GAFIR: Rüyada bu mübarek sûreyi okuduğunu veya okunduğunu görmek, imanda kemale ve halis müminliğe, çok hayır işlemeye, dünya va ahirette yücelikle rızıklanmaya ve Cenâb-ı Hakk’ın mağfiretine mazhar olmaya delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri demişlerdir ki: Rüyada bu sûreyi okumak şu şekilde tâbir olunur:

a) İzzet ve şeref,
b) Yücelik,
c) Merhamet ve mağfiret,
d) Ahlâkda güzellik..

* FUSSILET: Bir kimsenin rüyada Fussilet sûresinin tamamını veya ondan bir parçayı okuduğunu veya okunduğunu görmesi, insanları hidayet ve doğru yola çağırmaya ve surenin harflerinin sayısınca sevaba delâlet eder.

Ibn-i Sîrîn demiştir ki: Rüyada bu sûreyi tamamiyle veya bir parça okuduğunu yahut okunduğunu görmek, şu şekilde tabir olunur:

a) Taât ve ibadet ile Rabbe yakınlık
b) Kâmil insan olmak,
c) Gizli ve açık salih amel işlemek
e) Saadet yoluna sülük…

* ŞURA: Rüyada Şurâ’yı veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, uzun ömre, meleklerin istiğfar ve duasına delâlet eder.

Ibn-i Sîrîn (rh.a) demiştir ki: Rüyada bu sûreyi okuyan veya okunduğunu işiten cehennem azabından halas olur.

Cafer-i Sâdık da: O kimse uzun zaman sıhhat ve afiyet üzere yaşar ve muradına erer, demiştir.

* ZUHRUF: Rüyada bir kimsenin bu mübarek sureyi okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi, Allahu Teâlâ’nın:

“- Ey benim ayetlerime iman edip de müslüman olan kullarım! Bugün size hiçbir korku yoktur, siz mahzun da olmayacaksınız!” buyurduğunu müjdelenmiş kullardan olacağına delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri de şu türlü tâbir etmişlerdir:

a) Disk ve dooğru sözlülük,
b) Güzel iş, salih amel,
c) Fenalıktan uzaklaşmak,
d) İnsanlara iyilikle muamele…

Bazıları da: O kimsenin sözü doğru, dünyadan nasibi az olur, ahirette saadete erer ve müjdelenir demişlerdir.

* DUHAN: Rüyada Sûre-i Duhan’ı tamamen veya ordan bir parça okuduğunu ya da üzerine okunduğunu görmek, düşmandan kurtulmaya, izzet ve yüceliğe, kalb safasına delâlet eder.

İbn-i Sîrîn hazretleri demişlerdir ki: Bu mübarek sûreyi rüyada okumak, ibâdet ve taât ehli olmaya ve Allah’tan korkmaya delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a)’in tabiri ise şöyle:

a)Bol ve geniş rızık,
b) İhsan tarfindan ihsan edilecek servet,
d) Salâh ve refah,
e) Siretin yani için güzelliği…

* CASİYE: Rüyada casiyeyi veya ondan bir miktarını okuduğunu veya okunduğunu görmek, zühd ve takva sahibi ve Allah’tan korkan biri olmaya delâlet eder.

ibn-i Sîrîn demiştir ki: o kimse tevbe ve istiğfara ve Cenâb-ı Hakk’a rücu ile taât ve ibadete nail olur.

Cafer-i Sâdık hazretleri de: Rüya sahibi zikrullah, teşbih, tevbe ve istiğfar ile Rabbisinin rızasına nail olur, buyurmuşlardır.

* AHKAF: Bu mübarek sûreyi rüyada okuduğunu veya okunduğunu görmek, ana babaya ihsan etmeye, tevbe ve istiğfara delâlet eder.

Yine o kimsenin ölümü anında ölüm meleği ona güzel surette gelir ve merhametli davranır.

* MUHAMMED (S.A.S): Rüyada bir kimsenin bu süreyi okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi, düşman üzerine galip gelmeye delâlet eder.

Cafer-i Sâdık demiştir ki: O kimse iyi huylu ve güzel amelli olur ve herkes onu sever. Kirmanî de şu türlü tâbir ederler:

a) Allah’ın hıfz ve emanı,
b) Ulûvv-i mertebe,
c) Yüce şeref,
d) Allah’ın zikri,
e) Güzel şöhret…

* FETİH: Rüyada Fetih Sûresi’nin tamamını veya ondan bir parçayı okuduğunu yahut üzerine okunduğunu görmek, Allah yolunda cihad etmeye, darlıktan genişliğe ve arzusuna nail olmaya delâlet eder.

İbn-i Sîrîn hazretleri demişlerdir ki: Kim Fetih Sûresi’nin tamamını veya bir kısmını rüyada okuduğunu görürse, Allahu Teâlâ ona nusret verir, hayır ve menfaat kapılarını onun için açar ve onu muradına erdirir.

Yine bu mübarek sûreyi rüyada okumak şu şekilde tâbir edilmiştir:

a)Allah azze ve celle günahlarını mağfiret eder,
b) Duasını makbul buyurur,
c) Onu korkudan emin kılar,
d) Düşmana karşı zafer kazanır.

* HUCURAT: Bir kimsenin rüyada Sûre-i Hucurat’ın tamamını veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi Allahu Teâlâ’nın hükmüne tâbi olmaya, kardeşlerini ziyarete, insanların arasını iyilikle bulmaya ve çok çok sevaba delâlet eder.

ibn-i Sîrîn (rh.a.) demişlerdir ki: Bu mübarek sûreyi rüyada okuyan veya okunduğunu işiten kimse, insanlar arasında muhterem ve muazzez olur ve onların sevgisini kazanır.

Cafer-i Sâdık hazretlerinin tâbiri de şöyle:

a) Hısım ve akrabayı gözetmek,
b) Herkese iyilik etmek,
c) İnsanların muhabbetini kazanmak.

* KAF: Rüyada bu mübarek sûreyi veya ondan bir parçayı okuduğunu veya okunduğunu görmek, peygamberlerin amelleri gibi güzel ameller yapmaya, ilme, hayır kapılarının açılmasına ve geniş rızka delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a.) buyururlar ki: Allahu Teâlâ o kimseye hayır ve bereket ihsan eder ve nimetini artırır. Kirmanî’ye göre tâbir şöyle:

a) Halka karşı ihsan ve kerem sahibi,
b) Sözünde doğruluk,
c) Ahdine vefa,
d) Allah rızasını taleb

* ZARIYAT: Rüyada Sûre-i Zâriyât’ı veya ondan bir parçayı okuduğunu yahut kendi üzerine okunduğunu görmek veya işitmek, yeryüzündeki nebatlardan rızıklanmaya ve kendisiyle temasta bulunan kimselerle iyi geçinmeye delâlet eder.

Yüce Allah onu zühd ve takva ile rızıklandırır, salâha ve necata nail olur. Onun için güç işler kolaylaşır, bekâr ise iyi bir hanımla evlenir.

Cafer-i Sâdık hazretleri demişlerdir ki: Rüyada bu mübarek sûreyi okuyanın ziraat işlerinde kısmeti ve rızkı bol olur ve nice menfaat kapıları kendisine açılır.

* TUR: Kişinin rüyada Sûre-i Tûr’u veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi, salih amellere ve bekârlar için mübarek bir evliliğe delâlet eder.

Ibn-i Sîrîn hazretleri demişlerdir ki: Rüyada bu mübarek sûreyi okumak veya işitmek, Allah’ın inayetiyle düşmana galip gelmeye delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a.):

– O kimse Mescid-i Haram’da mücavir olur, demişlerdir.

* NECM: Rüyada Necm Sûresi’nin tamamını veya ondan bir parçayı okuduğunu yahut kendi üzerine okunduğunu görmek, Allah yolunda cenk edecek ve o yolda ölecek hayırlı bir evlada delâlet eder.

İbn-i Sîrîn hazretlerinin tâbiri de şöyle:

a) O kimsenin yüzüne Cenab-ı Hak hayır kapılarını açar,
b) İyilik etmeye muvaffak kılar,
c) Rahmet ve mağfirete mazhar buyurur.

Cafer-i Sâdık (r.a.)’a göre, düşmanları üzerine galip olur ve hayırlı bir evlada kavuşur.

* KAMER: Bir kimsenin rüyada Kamer Sûresi’nin tamamını veya ondan bir kısmını okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi, kıyamet gününde yüzünün ayın ondördü gibi parlayacağına işarettir.

Yine o kimse, düşmanları üzerine galip olur, zafer kazanır. Sihir ona tesir etmez, Cenab-ı Hak onu kâfirlerin şerrinden muhafaza buyurur.

* RAHMAN: Rüyada Sûre-i Rahman’ın tamanmı veya bir kısmını okuduğunu veya üzerine okunduğunu görmek, yahut okuyandan işitmek, yüce Allah’ın af ve mağfiretine ermeye, fıkha ve ilme, şer ve kötülüklerden masuniyete delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri derler ki:

– O kişi dünyada bol nimete ve ahirette Allah’ın rahmetine nail olur ve muradına erer.

Nablusî de: O kimse Haremeynden birine gidip orada vefat eder ve Allah’ın rahmetine mazhar olur, demişlerdir.

* VAKIA: Rüyada bu mübarek sûrenin tamamını veya bir parçasını okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, okuyan birinden işitmek, dünyada fakirlikten emin olmaya, ahirette iyi ve güzel amelle rızıklanmaya ve ilk cennete girenler zümresinde bulunmaya delâlet eder.

ibn-i Sîrîn: O kimse ömrünün sonunda bütün günahlarına tevbe eder ve ümmetin salihleri arasında yerini alır, demişlerdir.

* HADİD: Bir kimsenin rüyada Hadid Sûresi’nin tamamını veya ondan bir parçayı okuduğunu yahut kendi üzerine okundu ğunu görmesi, güzel ahlâka ve dince kuvvete delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a.)’ın tâbiri şöyledir:

a) Din yoluna sülük,
b) Ahlâk güzelliği,
c) İman kuvveti,
d) İbadet ve taata muvaffakiyet…

MÜCADELE: Rüyada Mücadele Sûresinin tamamını veya ondan bir parçayı okuduğunu görmek, yahut bir başkasından işitmek, küfür ve batılla mücadelede bulunmaya ve Hak yolda yürümeye delâlet eder.

* HAŞR: Bir kimsenin rüyada Haşr Sûresi’nin tamamını veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi, kıyamet gününde takva ve vera sahibi kimselerle haşrol-maya ve ilâhî rahmete ermeye delâlet eder.

Yine bu mübarek sûreyi okuduğunu görmek; üzüntü, keder ve meşakkattan kurtulmaya, genişlik ve bolluğa ermeye ve yolculuğa delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri demişlerdir ki: O kimse düşmanına galip gelir ve onu kahreder.

* MÜMTEHİNE: Rüyada bu mübarek sûrenin tamamını veya ondan bir parçayı okuduğunu, yahut kendi üzerine okunduğunu görmek, imtihana tabi tutulmaya ve imtihanı kazanmaya delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri demişlerdir ki:

– Rüya sahibi aşk ve muhabbete düşer ve bundan helak olmak derecesine gelir. Ömrünün sonunda tevbe eder.

Kirmanî’ye göre, o kimse sahillerden olur ve lisanını hıfz eder.

* SAF: Bir kimsenin rüyada Saf Sûresi’ni veya ondan bir parçayı okuduğunu görmesi, yahut bir başkasından işitmesi, hayır ve hasenata, Allah yolunda cihada delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri:

– Rüya sahibi Allah yolunda cihad edip şehid olarak vefat eder, demişlerdir.

Nablusî’nin tâbiri de şöyle:

a) Sebat ve azim,
b) Nezrine sadakat,
c) Lisanı hıfz etmek,
d) Din-i İslâm’a hizmet.

*CUM’A: Rüyada Cum’a Sûresi’ni veya ondan bir âyeti okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, Cum’a namazına gelenlerin sayısı adedince sevaba delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretlerine göre de şöyle: O kimse hayra, güzel ve salih amele muvaffak kılınır.

* MÜNAFİKUN: Rüyada bu mübarek sûrenin tamamını veya bir kısmını okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, kendi itikadında olmayan kimselerle düşüp kalkmaya işarettir.

Ibn-i Sîrîn: O kimseden sırren nifak zuhur eder, demiştir.

* TEGABUN: Bir kimsenin rüyada Tegabun Sûresi’ni veya ondan bir âyeti okuduğunu ya da kendi üzerine okunduğunu görmesi, ölümün acılığından ve kıyametin şiddetinden emin olmaya delâlet eder.

Ibn-i Sîrîn hazretleri demişlerdir ki: O kişi cömertlik ve kerem ile şereflenir, fakir fukaraya çok sadaka verir ve herkes tarafından sevilir.

Cafer-i Sâdık (r.a.)’ın tâbiri di şöyle:

a) Hak yolda devam,
b) İş ve kavlinde sıdk,
c) Salih ve muhlis olmak,
d) Kerem ve cûd…

* TALAK: Rüyada bu mübarek sûreyi veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, dost ve yârânı hesabına üzüntü ve kedere düşmeye delâlet eder.

Denilmiştir ki: Zevcesi ile arası bozulur. Kadın yüzünden mahzun olur. Bu sebeple malında ve canında zarara uğrar.

* TAHRIM: Bir kimsenin rüyada Tahrim Sûresi’ni veya ondan bir kısmını okuduğunu yahut kendi üzerine okunduğunu görmesi, yüce Allah’ın o kula tevbe nasib edeceğine ve tevbesini kabul buyuracağına delâlet eder.

Bazı kere de bu rüya, eziyet verecek bir zevce ile tâbir olunur.

Nablusî demiştir ki: O kimse canında ve malında kendisini üzen bir zevceye mübtelâ olur. Sonra kadın bu haline nedamet ederek iyilik yolunu tutar ve efendisini ezadan çekinir.

* MÜLK: Rüyada Mülk Sûresi’nin tamanmı veya bir kısmını okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, çok mala ve geniş rızka mâlik olmaya, Allahu Teâlâ’nın kudret ve azametini tefekküre delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a.)’ın tâbiri şöyle:

a) İnsanlar nezdinde ulüvv-ü kadr,
b) Şan ve şöhret ile yâd,
c) Ahirette af ve mağfirete mazhariyet,
d) İlâhî gufran.

Ibn-i Sîrîn de: O kimseyi Cenab-ı Hak kabir azabından ve kıyametin şiddetinden kurtarır, demiştir.

Kirmanı de demiştir ki: Rüya sahibinin akıbeti güzel olur, ruhu kabzedilirken acı ve azabdan kurtulur, hayır ve berekete erer.

* NUN: Bir kimsenin rüyada Sûre-i Nun’u veya ondan bir âyeti okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi, hitabet ve belagatla rızıklanmaya, akla, ilme ve güzel ahlâka delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri buyururlar ki: Allahu Teâlâ o kimseye, fesahat, ilim ve hitabet ihsan eder.

Yine rüyada bu sûreyi okumak, hayır ve hasenat işlemeyi sevmeye, kerem ve cömertliğe ve sadaka dağıtmaya delâlet eder.

* HAKKA: Rüyada bu mübarek sûrenin tamamını veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, Allahu Teâlâ’ya yakınlığa, günah ve hatalardan tevbeye, Hak üzere olmaya, bol nimet ve rızka delâlet eder.

Bu sûreyi rüyada bir melek okumuş olsa, rüya sahibinin mülkü elinden gider. Hasta adamın okuduğunu görmesi, vefatına delâlet eder.

* MEARİC: Rüyada Sûre-i Mearic’i veya ondan bir âyeti okuduğunu yahut kendi üzerine okunduğunu görmek, ömrünün sonunda takva sahibi olmaya, çok oruca, her işinde galibiyete delâlet eder.

Ibn-i Sîrîn demiştir ki: O kimse Allah rızası için hayır ve hasenatta bulunur.

Cafer-i Sâdık hazretlerine göre ise, korku ve helâktan emin ve mahfuz olur.

* NUH: Bir kimsenin rüyada Sûre-i Nuh’u veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi, düşmanı üzerine galibiyete, ahlâksızlık ve kötülüğü iptal etmeye, Hak ve insafı meydana çıkarmaya işarettir.

Ibn-i Sîrîn (rh.a.) demiştir ki: Rüya sahibinin akıbeti hayır olur, tevbe ve istiğfar ederek salihler zümresine karışır ve muradına erer.

Cafer-i Sâdık hazretleri de şöyle tâbir etmişlerdir:

a) İyilikle emreder,
b) Kötülükten men eder,
c) Düşmanı üzerine galip gelir,
d) Mansur ve muzaffer olur.

* CİN: Rüyada bu mübarek sûreyi veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, yahut okuyan birinden işitmek, rızkın bol ve genişliğine, Cin taifesinin o kimseye itaatine ve cinlerin şerrinden emin olmaya, ince ve keskin zekâya delâlet eder.

* MÜZZEMMİL: Bir kimseyi rüyada Sûre-i Müzzemmü’i veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi, iyilik ve hayır sahibi olmaya, geceleri namaz kılmaya, Kur’ân-ı Kerim tilavetine, dünya ve ahiret müşküllerinden kurtulmaya, salihler zümresinden olmaya delâlet eder.

Nablusî demiştir ki: O kimse gece gündüz ibadetle rızıklanır ve ümmetin sahillerinden olur.

* MÜDDESSIR: Rüyada bu mübarek sûreyi veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, ya da bir başkasından işitmek, çok oruç tutmaya, güzel sırra, sabır ve kanaat ehli olmaya, iyilikle emretmeye ve kötülükten men etmeye delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri buyururlar ki: Bu sûreyi rüyada okuyan kimsenin sureti güzel, rey ve sözü kavî ve herkesçe makbul olur…

* KIYAME: Rüyada Sûre-i Kıyame’yi veya ondan bir parçayı okuduğunu yahut kendi üzerine okunduğunu görmek ve de bir başkasından işitmek, iyilik ve hayır sahibi olmaya, fakir ve fukaraya bol yemek yedirmeye, atâ ve ihsana, yemin etmekten kaçınmaya delâlet eder.

Ibn-i Sîrîn hazretleri demişlerdir ki: Bu sûrenin tamamını veya bir kısmını rüyada okuyan kimse şehid olarak vefat eder.

* İNSAN: Bir kimsenin rüyada Sûre-i İnsan’ı veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi ve de işitmesi, şükür ve ibadetle rızıklanmaya, zühd ve takvayı nefsine tercih etmeye, Nebiler Sultanının ehl-i beytine karşı sevgi ve muhabbete ve güzel ahlâka delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a.)’ın tâbiri şöyle:

a) Cömertlik ve kerem sahibi olmak,
b) Nimete ermek,
c) Çok mal ile beraber o malı hayra vermek.

Ibn-i Sîrîn demiştir ki: Rüya sahibi Cenab-ı Hakkın rızasını talip eder, Allah için fakir fukaraya yemek yedirir ve Rabbi’nin makamından korkar.

* MURSELAT: Rüyada bu mübarek sûreyi veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, korku ve şiddetten emin olmaya, genişlik ve rahmetle rızıklanmaya, aile efradı hakkında cömert davranmaya, tevbe ve istiğfara, bâtılı terke ve güzel huya delâlet eder.

* NEBE’: Bir kimsenin rüyada Nebe’ Sûresi’ni veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi ve de bir yerden işitmesi, Hazret-i Ebu Bekir (r.a.)’e göre, güzellikle medh edilmeye ve Allahu Teâlâ’nın o kişiyi halka sevdirmesine delâlet eder.

Denilmiştir ki: O zatın şanı büyük olur ve güzel ismi her yerde hürmetle anılır. Ve hidayet üzere bulunur, ömrü uzun olur.

Cafer-i Sâdık hazretleri derler ki: O kişinin kederi yüce, kelâmı güzel, kendisi muhterem ve mükerrem olur.

* NAZIAT: Rüyada bu sûre-i celîleyi veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, ticarette nasibe, sanatta faydaya, kalbdeki şüphe ve hıyanetin gitmesine ve kalbin mutmain olmasına delâlet eder.

Cafer-i Sâdık ve Ibn-i Şîrîn hazretleri, o kimsenin tevbe etmesi gerektiğini beyan ediyorlar.

* ABESE: Bir kimsenin rüyada Sûre-i Abese’yi veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi, sadaka ve zekâtı çok vermeye ve doğu tarafına yolculuğa delâlet eder.

Kirmani demiştir ki: O kişi insanları hakir görüp gurur ve kibire kapılır. Cafer-i Sâdık ise:

– Fakir ve fukaraya karşı hayır ve hasenatı olursa da, bütün bunları riya ile yapar ve başa kakar demektedir.

* TEKVIR: Rüyada bu mübarek sûrenin tamamını veya bir kısmını okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, yolculuğa ve ele geçecek rızka, huşu ve tevbeye ve Hakk’ın muhafazasına delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri buyururlar ki: O kimse korkudan sonra emniyete, sıkıntıdan sonra bolluğa nail olur.

* INFITAR: Bir kimsenin rüyada İnfitar Sûresi’nin tamamını veya ondan bir âyeti okuduğunu görmesi, namaz hususunda tembellik göstermeye, sultan ile sohbete, dünya ve dünya nimetlerine düşkün olmaya, ahiret hayatını düşünmemeye delâlet eder.

* MUTAFFİFÎN: Rüyada bu mübarek sûreyi veya ondan bir parçayı okuduğunu ya da kendi üzerine okunduğunu görmek, adalet ve insafla ölçü ve tartısını yapmaya, Allah’tan korkmaya ve haşyet üzere olmaya, hıfz ve emana delâlet eder.

Kirmanî demiştir ki: O kimse adil ve emin olup emaneti ehline verir.

* İNŞİKAK: Kişinin rüyada Sûre-i İnşikak’ı veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi, nefsi muhasebe etmeye, kıyamet günü amel defterini sağ tarafından almaya ve cennet nimetlerine nail olmaya delâlet eder.

* RÜRUC: Rüyada bu mübarek sûreyi veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, ilim ve güzel amele, Allahu Teâlâ’nın sevgi ve rızasını kazanmaya, üzüntü ve kederden halâs olmaya, ilim ve ameli sevmeye delâlet eder.

Kirmani demiştir ki: Rüyada bu sûreyi okuduğunu gören kimsenin ahireti mâmur olur, ulüvv-ü dereceye çok sevaba erer.

Nablusî: O kimse ilim ve ameli sever, dinde kavi olur, yıldız ilmine merak eder, demiştir.

* TARIK: Rüyada Sûre-i Tarık’ı veya ondan bir âyeti okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek ve de işitmek, kız ve erkek evlada, şanı yüce Allah’ı zikretmeye, tesbih ve tehlîle, hayır ve hasenata delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri demiştir ki: Bu sûreyi rüyada okuyan kimse evladı yüzünden sevinir, hayır ve menfaat görür.

Kirmanı de, bir salih evlada mâlik olur, demiştir.

* ALA: Bir kimsenin rüyada bu mübarek sûreyi veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi, çok tesbih etmeye, işlerin yolunda ve kolay olmasına, ahireti dünyaya tercih etmeye, ümmetin salihleri arasına karışmaya delâlet eder.

Cafer-i Sâdık’ tan. O şöyle tâbir buyurmuştur:

a) Güç işler Allah’ın lütfü ile kolay olur,
b) Dindar ve ahireti dünyaya tercih edici olur,
c) Lisanı hep Rabbihi zikreder,
d) Sık sık rüya görür ve gördüklerini unutur.

* GAŞIYE: Rüyada bu mübarek sûreyi veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, Cenab-ı Hakk’ın lütfü keremiyle geçimin kolaylaşmasına, ilim ve takvaya, iyilik ve hayra, rütbe ve şana, kerem ve cömertliğe ve halk arasında sevilmeye delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri şöyle buyururlar:

– Kadri ve makamı yüce ve sözü güzel olur.

Kirmani demiştir ki: İşlerinde sabır ve sebat edici, Allahu Teâlâ’nın rızasını arayıcı, kerem ve ihsan edici olur ve kendisi halk arasında sevilir.

* FECR: Bir kimsenin rüyada Sûre-i Fecr’i veya ondan bir parçayı okuduğunu veya üzerine okunduğunu görmesi, ölüm anına kadar sünnet üzere yaşamaya, yetim ve fakirleri sevmeye, hem kendi hem müminler için dua etmeye ve bu dua sebebiyle menfa-atlenmeye delâlet eder.

Ibn-i Sîrîn hazretleri demiştir ki: Rüyada bu sûreyi okuduğunu gören kimse şanı yüce Allah’ın taat ve ibadetine devamlı olur ve salihler zümresine karışır.

Bazı kere de rüyada bu sûreyi okuduğunu görmek, hac ibadetine işarettir ve o kimse hacca gider.

* BELED: Rüyada bu sûreyi veya ondan bir parçayı okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, yetimleri terbiye etmeye, yoksulları doyurmaya, merhametli ve şefkatli olmaya, lütuf ve kereme delâlet eder.

Bazı kere de rüyada bu sûre-i celileyi görmek, korkudan sonra emniyete, yeisten sonra kurtuluşa ve sadaka vermeyi sevmeye delâlet eder.

* ŞEMS: Kişinin rüyada Sûre-i Şems’i veya ondan bir âyeti okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi, zafer ve galibiyet elde etmeye, salih bir evlada, ahiret ve dünyada emin olmaya, âlimlere muhabbet etmeye, tevbe ve istiğfara delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a.)’ın tâbiri şöyle:

a) İlmiyle âmil âlim,
b) Üstün idrak,
c) Kuvvetli zeka,
d) Sıdk ehli olmak…

* LEYL: Bir kimsenin rüyada Sûre-i Leyl’i veya ondan bir âyeti okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi ve de bir başkasından işitmesi, geceleri ibadetle geçirmeye ve Rabbi kerimine çok ibadette bulunmakla şereflenmeye, insanlara iyilik etmeye delâlet eder.

İbn-i Kesir demiştir ki: Rüya sahibinin rızkı az olur, gece gündüz ibadetle şereflenir ve şehid olarak vefat eder.

Yine bu sûreyi rüyada okuduğunu görmek, afat ve belâdan emin olmaya işarettir.

* DUHA: Rüyada bu mübarek sûreyi okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, hayır ve hasenata nailiyete, zayıf ve yoksullara iyilik etmeye, merhamet sahibi bulunmaya, korku ve şiddetten halâs olmaya ve emniyete delâlet eder.

Ibn-i Sîrîn (rh.a.) demişti ki: Bu sûre-i şerifeyi rüyada okuyan veya okunduğunu gören, yetime acır, dilenciyi reddetmez, kendisinden istenileni verir, fakir fukaraya iyilik ve ihsanda bulunur.

* İNŞİRAH: Bir kimsenin rüyada bu mübarek sûreyi okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi, dert ve hastalıklardan emin olmaya, kalbinin İslâm ve hidayet nuru ile pırıldamasına, işlerinin kolaylaşmasına, üzüntü ve kederden kurtulmaya delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretlerinden. O dedi ki:

– Bu sûre-i celileyi rüyada okumak şunlara delâlet eder:

a) Zahmetten sonra rahata,
b) Hastalıktan şifaya,
c) Üzüntü ve kederden beri olmaya,
d) Kalb safasına,
e) Ferah ve sürura…

* TIN: Rüyada bu mübarek sûreyi veya ondan bir âyeti okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, Peygamber-i Zîşanın, evliyanın ve salihlerin yolunda gitmeye ve güzel ameller işlemeye delâlet eder.

İbn-i Sîrîn demiştir ki: Bu sûreyi rüyada okuyan kişinin rızkı bol, sireti güzel, işleri kolay, duası makbul olur.
Bazı kere de bu rüya, sıhhat ve afiyete, dünya ve ahiret saadetine delâlet eder.

* ALAK: Rüyada Alâk Sûresi’nin tamamını veya ondan bir âyeti okuduğunu yahut kendi üzerine okunduğunu görmek, Kur’ân-ı Kerim öğrenmeye ve tefsir ilmine, yazı yazmaya ve mütevazi olmaya delâlet eder.

ibn-i Sîrîn: O kimse ilim ve Kur’an ile rızıklanır, demiştir.

Nablusî de demiştir ki: Bu sûre-i şerifeyi okuyan kişi bir erkek evlada nail ve ümmetin salihlerinden olur..

* KADİR: İbn-i Sîrîn hazretleri buyururlar ki: Kadir Sûresi’ni tamamen veya kısmen okuduğunu veya okunduğunu gören, derece ve makamını görmedikçe dünyadan ayrılmaz. Allahu Teâlâ ona sayısız sevaplar ihsan buyurur.

Yine bu sûreyi rüyada görmek, hayırlı işlere, gidişatın güzelliğine, çok sevaba, uzun ömre, doğru söze ve şanın yüceliğine delâlet eder.

* BERIYYE: Bir kimsenin rüyada Sûre-i Beriyye’yi veya ondan bir âyeti okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi, onun eliyle birçoklarının hidayete ermesine, kalbinde tam itikadın meydan bulmasına, korku ve müjdeye delâlet eder.

ibn-i Sîrîn hazretleri derler ki: O kişi tevbe etmedikçe dünyadan ahirete göçmez.

* ZILZAL: Rüyada Sûre-i Zilzal’i veya ondan bir âyeti okuduğunu yahut kendi üzerine okunduğunu görmek, rızka ve hazineye nailiyete işarettir.

Cafer-i Sâdık hazretleri buyuruyorlar ki:

– Onun eliyle ve vasıtasıyla kâfirlerden bir kavim helak olur…

* ADIYAT: Bir kimsenin rüyada Sûre-i Adiyat’ı veya ondan bir âyeti okuduğunu veya üzerine okunduğunu görmesi, Allahu Telâlâ’yı çok zikretmeye, uzun ve bereketli ömre, hayır ve iyilik yapmaya, sahabileri ve Resûl-i Ekrem’i sevmeye ve onlara karşı muhabbete delâlet eder.

* KARİA: Rüyada Sûre-i Karia’yı veya ondan bir âyeti okuduğunu veya üzerine okunduğunu görmek, sevinç ve müjdeye, takva ve ibadet sahibi olmaya, mizanda sevabın ağır gelmesine, akıbetin hayır ve saadetine delâlet eder.

* TEKASUR: Rüyada bu mübarek sûreyi veya ondan bir âyeti okuduğunu veya üzerine okunduğunu görmek, çok mal ile rı-zıklanmaya ve dünya için biriktirmeye işarettir.

Cafer-i Sâdık hazretleri buyururlar ki:

– O kimse zahid ve dünyadan uzak olur ve fakat dünya bütün nimetleriyle ona teveccüh eder.

* ASR: Bir kimsenin rüyada Sûre-i Asr’ı veya ondan bir âyeti okuduğunu yahut kendi üzerine okunduğunu görmesi, ilâhî müjdeye, kazanç ve menfaate, düşman üzerine galip gelmeye, sabır ve sebata ve hak olanı tavsiyeye delâlet eder.

* HÜMEZE: Rüyada bu sûreyi veya bundan bir âyeti okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, selim kalbe, mal biriktirip hayır yolunda harcamaya, güzel söz söyleme sanatına ve insanlar nezdinde meşhur olmaya delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri buyururlar ki:

– O zat malını Allah rızası için hayra verir. Kardeşlerine ve akrabasına iyilik eder.

* FİL: Rüyada Sûre-i Fil’i veya ondan bir âyeti okuduğunu veya üzerine okunduğunu görmek ve de bir başkasından işitmek, düşmanı kahretmeye, fetih ve zaferlere ve hacca gitmeye, şiddet ve korkudan hayatı müddetince emin olmaya delâlet eder.

* KUREYŞ: Bir kimsenin rüyada Sûre-i Kureyş’i veya ondan bir âyeti okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi, halkın arasını ıslah etmeye, meşakkatsiz rızka, muhtaçları yedirmeye ve sefer ettiğinde çok menfaatli şeylere mâlik olmaya delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a.)’ın tâbiri şöyle:
a) Herkese iyiliği murad eder,
b) İnsanlar tarafından sevilir,
c) Her yerde muhterem tutulur.

* MAUN: Rüyada Maun Sûresi’ni veya ondan bir âyeti okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, komşuları ve arkadaşları menfaatlendirmeye ve herkesi razı kılmaya delâlet eder.

Ibn-i Sîrîn demiştir ki: O kimse namazı ara sıra ve vakitsiz olarak kılar, itikadı zayıf olur.

* KEVSER: Rüyada Sûre-i Kevser’i veya ondan bir âyet okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, çok kurban kesmeye, zenginliğe ve her iki âlemde de çok çok hayra nailiyete delâlet eder.

Ibn-i Sîrîn demiştir ki: Rüyada bu sûre-i celileyi görenin mal ve nimeti çok olur, devlete erer, ancak evladı olmaz.

Cafer-i Sâdık (r.a.) şöyle tâbir buyurur:

a) Hayır ve hasenat işler,
b) Ecir ve sevaba nail olur,
c) Ahireti sevenlerle oturup kalkar,
d) İki cihanda da saadete erer.

* KAFIRUN: Bir kimsenin rüyada Kâfinin Sûresi’ni veya ondan bir âyeti okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi, kâfir ve münafıklarla mücahede etmeye, kıyamet gününde Allah’ın Resulü ve şehidlerle beraber olmaya, hayır ve hasenat iş lerinde muvaffakiyete delâlet eder.

Cafer-i Sâdık hazretleri: O kimsenin dinde ve şeriatte itikadı kavi ve metin olur, demişlerdir.

* NASR: Rüyada bu mübarek sûreyi veya ondan bir âyeti okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmek, düşmanlar üzerine galip gelmeye, kıyamet gününde Resûl-i Ekrem (s.a.v.) ile olmaya delâlet eder.

Bazı kere de bu rüya, dinde salâha, halis imana, tevbe ve istiğfara delâlet eder.

Cafer-i Sâdık, rüyada bu sûreyi okuyan kimsenin eceli yaklaşmıştır, buyururlar.

Nablusî, sultanların bu sûreyi rüyada görmeleri, zaferler ve fetihlere delâlet eder, demiştir.

okuduğunu veya kendi üzerine okunduğunu görmesi, arzu ettiği işinin sırasıyla meydana çıkmasına ve düşmanlara galip gelmesine işarettir.

Ibn-i Sîrîn demiştir ki: Allahu Teâlâ onu nazardan, kötü kimselerin ve cinlerin şer ve zararından muhafaza buyurur.

Yine denilmiştir ki: Kim rüyada bu sûre-i celileyi okursa, Rabbi onu insanların ve şeytanın şerrinden kurtarır.
Bazı kere de Nâs Sûresi’ni rüyada görmek, aile ve akrabaların toplanmasına işarettir.

Nablusî (rh.a.) demiştir ki:

– Rüya tâbir eden kimsenin sûreyi muteber tutması ve onda rüya görenler için münasip âyetlerle hükmetmesi ve her insana tâbirce münasip ve durumuna uygun olanı vermesi gerekir.

Allah’ın kitabından, fayda temin etmek ve kötü şeyleri def etmek için tecrübe edilmiş sûre ve âyetlerin rüyada görülmesi, bu sûre ve âyetlere muhtaç olunacak hayır veya şer bir hadisenin meydana gelmesine delildir.

Öyle herkesin aklına estiği gibi tâbir etmesi veya böyledir demesi hikmete uygun değildir.

* KURÂN-I KERİM VEYA DİĞER ŞEYLER OKUMAK:

Malumdur ki, Kur’ân-ı Kerim Rabbimizin mübarek kelâmıdır, ondan hem hayatta olanlar, hem de ölüler için şifa ve rahmet vardır. Bu sebeple rüyada Kur’ân veya ondan bir şey okuduğunu görmek, izzet ve yüceliğe, şeref ve şana delâlet eder.

O kişi günahkârsa Allahu Teâlâ onun günahlarını af ve tevbesini kabul buyurur. Fakir ise zenginlik ile nimetlenir, borçlu ise, borcu ödenir. Eğer şahitlik yapacak ise doğru şahitlik yapar. Rüyada Kur’ân-ı Kerim’i güzel sesle ve makamla okuduğunu görmek, izzet, yücelik ve güzel bir şöhrete delâlet eder.

Yine rüyada Kur’ân-ı Kerim’i harflerini tahrif ederek okuduğunu görmek, haktan dönmeye ve ahdini bozmaya işarettir. Eğer okuduğunu ne olduğunu bilemiyorsa, bu kere rüya yalan şahitliğine delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada Kur’ân-ı Kerim okuyan meşhur hafızları görmesi, kavmin şereflilerine ve reislerine delâlet eder. Çünkü Resûl-i Ekrem (s.a.v.): “Sizin en şerefliniz Kur’an’ı ezberleyenlerdir.” buyurmuşlardır.

Bu sebeple bir kimse rüyada Kur’ân hafızlarını bir yerde toplu halde görse, o yerde insanların şereflilerinden bir cemaat toplanır.

Rüyada Kur’ân okurken insanların kendisini dinlediğini görmek, bir yere memur olmaya delâlet eder ve artık onun sözü herkes tarafından dinlenir.

Rüyada ölüler üzerine okunan sûreleri okuduğunu görmek, hastanın vefatına işarettir. Uyanıkken iyi ve düzgün okuma bilmeyen bir adamın, rüyada kıyamet gününde amel defterini okuduğunu görmesi, o kimsenin bundan sonra zenginleşeceğine, bütün ihtiyaçlarının görüleceğine ve korktuğundan emin olacağına delâlet eder.

Cafer-i Sâdık (r.a.) demiştir ki:

Rüyada Kur’ân görmek, yedi veçhe ile tâbir olunur:

a) İlim,
b) hikmet,
c) Miras,
d) Emanet,
e) Helal rızık,
f) Hüküm,
g) Kuvvet.

Rüyada Kur’ân-ı Kerim satın aldığını görmek, din yolunda malını harcamaya delâlet eder. Kur’an’ı tahrif ettiğini görmek, dinde fesada, kıt akla ve itikad bozukluğuna delâlet eder.

Rüyada bir sayfa veya herhangi bir kitap okuduğunu görmek, mirasa delâlet eder.

Sayfayı ters tarafından okumak, borç altına girmeye ve üzüntüye işarettir.

Rüyada güzel ve doğru bir şekilde yabancı bir kitabı okuduğunu görmek, bilmediği bir memlekete yolculuk etmeye işarettir.

Bir kimsenin rüyada elinde tefsir kitabı olduğunu görmesi, yolunun doğruluğuna, tefsir mütalaa ettiğini görmek, müşkülâtın hallollmasma delâlet eder.

Kirmanı demiştir ki: Rüyada Mushaf-ı Şerifi açarak bir minber üzerine koyduğunu görmek -rüya sahibi ehl-i Kur’ân ise-hayırla anılmaya, bir cemaatin başında reis olmağa delâlet eder.

Cabirül-Mağribî demiştir ki: Rüyada Kur’an-ı Kerim’i öptüğünü görmek bir hayra muvaffakiyete, Kur’ân-ı Kerim’deki yazıları toprak üzerine yazmak, ilhada, çıplak olduğu halde Kur’ân okumak, Kur’ân’dan medar-ı maişetini tedarike delâlet eder.

Yine rüyada Mushafa dayanmak veya onu başı altına koymak, -eğer rüya sahibi takva ehli ise- Kur’ân-ı Kerim’e karşı muhteris olmağa ve Kur’ân’ı hıfzetmeğe delâlet eder.

Rüyada kendi nezdinde olan Kur’ân-ı Kerim’i kaybettiğini görmek, ilim ve Kur’ân’ı unutmağa işarettir. Bir Kur’ân’ı boynuna astığını görmek, bir şehre vali olmağa veya kendisine bir emanet tevdi olunmağa alâmettir.

* KURBAĞA: Bir kimsenin rüyada kurbağa görmesi, âbid ve Allahu Tâlâ’nın emirlerini yerine getirmeye çalışan adama delâlet eder.

Rüyada kurbağa eti görmek, dostlardan menfaate, kurbağa ile konuşmak, hayır ve berekete işarettir.

Rüyada birçok kurbağayı bir yerde görmek, hayır ve berekete delâlet eder. Rüyada bir kurbağa bulduğunu görmek, hayırlı ve faziletli bir zat ile sohbete delâlet eder.

Denilmiştir ki: Rüyada kurbağa sesi işitmek bela ve felakete delildir.

Geçimini sudan kazanan kimsenin rüyada kurbağa görmesi, hayra ve berekete delâlet eder. Rüyada kurbağa yediğini görmek, bir mülke mâlik olmağa delâlet eder.

Rüyada kurbağaları avladığını görmek, emsal ve akranlarını kahretmeye alâmettir.

Bazı kere de rüyada kurbağa görmek, hür, temiz, mütedeyyin, gönlü alçak ve hiç kimseye eziyet vermeyen iyi bir hanıma delâlet eder.

* KURBAN: Bir kimsenin rüyada Allah rızası için kurban kestiğini görmesi, bütün keder ve gamdan kurtulmağa, sevinç ve berekete, şiddetten halâsa ve hastalıktan şifaya delâlet eder.

Rüyada halka kurban eti dağıttığını görmek, üzüntü ve kederden kurtulmaya, izzet ve şerefe, ecir ve sevaba delâlet eder.

Bazı kere de rüyada kurban görmek, zevceye, kendisiyle iftihar edilecek çocuğa ve kendisiyle Hak rızasına yaklaşılan güzel ve salih amele delâlet eder.

Rüyada kurban adağını yerine getirdiğini görmek, şiddetten halâsa ve hastanın şifa bulmasına alâmettir.

Koyun, keçi, sığır gibi ev hayvanlarını kurban ettiğini görmek, onlardan gelecek menfaatlere ve helal rızka delâlet eder.

Kirmanı demiştir ki: Rüyada kurban etini insanlara taksim ettiğini görmek, muhteşem ve zengin bir zatın vefat ederek malının ehil ve akrabalarına taksim olunacağına delâlet eder.

Zindanda olan bir kimse rüyada bir deve veya sığır kurban ettiğini görse, bu rüya, onun hapisten kurtulacağına delâlet eder.

Herhangi bir şeyden korkan adamın rüyada kurban kestiğini görmesi, korku ve şiddetten emin olmaya işarettir.

Rüyada kurban eti çaldığını görmek, hiçbir veçhile iyi değildir. Hastanın rüyada kendi nefsini kurban ettiğini görmesi, ölümüne delâlet eder.

* KURBAN BAYRAMI: Bir kimsenin rüyada Kurban Bayramı görmesi, Tekbir ve Tehlil getirmesi, sevinç ve sürura, müjdeye, günahların bağışlanmasına ve Hakk’ın rızasına delâlet eder.

Rüyada kurban bayramı görmek, geçmiş bir sevincin tekrar gelmesine, huzur ve refaha delâlet eder.

Zindanda olan kimsenin rüyada kurban bayramında olduğunu görmesi, hapisten kurtulmaya alâmettir. Borçlunun görmesi, borçtan halâs olmaya delâlet eder.

Rüyada ramazan bayramında olduğunu görmek, üzüntü ve kederden kurtulmaya, sevinç ve sürura, işlerde kolaylığa, tevbenin kabulüne delâlet eder.

Bazı kere de rüyada bayram görmek, ferahlık ve sevinç, genişlik ve bol rızka delâlet eder.

* KURNA: Rüyada hamam veya çeşme kurnası görmek, sıhhat ve afiyete delâlet eder.

* KURŞUN: Rüyada bir tüfekle hedefe kurşun attığını ve hedefi vurduğunu görmek, bahtın açıklığına ve uğurlu habere delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada külçe halde kurşun bulduğunu görmesi, mal ile tâbir olunur.

Cafer-i Sâdık (r.a.) demiştir ki: Rüyada kurşun görmek, üç vech ile tâbir olunur:

a) Menfaat,
b) Hizmetkâr,
c) Ev eşyası…

Rüyada develere yüklenmiş denklerde kurşun görmek, çok mal ve servete işarettir.

Kurşun erittiğini görmek de kazanç teminime delâlet eder.

* KURŞUNKALEM: Rüyada kurşun kalemle bir şey yazdığını görmek, iyi bir habere ve edebiyata işarettir.

* KURT: Rüyada kurt görmek, zalim bir düşmana ve yalancı bir hırsıza alâmettir.

Rüyada bir kurt ile boğuştuğunu ve onu kahrettiğini görmek, düşmanı kahretmeye ve ona karşı galibiyete delâlet eder.

Rüyada kurt derisi veya kemiği bulduğunu görmek, mala ve menfaata delâlet eder.

Kendisinin rüyada kurt olduğunu görmek, sevinç ve feraha delâlet eder.

Bazı kere de kurt görmek, zalim ve insafsız bir hırsızın eve girmesine delâlet eder.

Kurt rüyası, senenin günleri ile de tâbir olunur. Sebze ve meyvelerin içine düşen yeşil kurt, tırtıl da diyebileceğimiz mahlûku görmek, hırsız bir kimseye delâlet eder.

* KURTULMAK: Kişinin rüyada şiddet ve sıkıntıdan kurtulduğunu görmesi, oruç ve sadaka gibi güzel amellerin neticesini müşahade etmeye işarettir.

* KURUMAK: Rüyada insanın vücudunun yaşlıktan kuruması veya ağacın, yaprağın kuruması, fakirliğe ve geçim sıkıntısına, dert ve hastalığa delâlet eder.

* KURU ÜZÜM: Bir kimsenin rüyada kuru üzüm görmesi, rengi ne olursa olsun faydalı rızka ve menfaata delâlet eder.

* KURU YEMİŞ: Rüyada kuru yemiş görmek, kâr ve kazancın artmasına ve faydaya işarettir. Kuru yemiş alıp yemek, üzüntü ve kedere delâlet eder.

* KURU YEMİŞÇİ: Rüyada kuru yemişçi görmek, halkın sırlarını bilen ve nezdinde birtakım hürmete değer kimselerin malları toplanmış bulunan emin ve güvenilir bir adama delâlet eder.

Yine rüyada kuru yemişçi görmek, işleri bitirmeye, sözünde sadık olmaya, garip şeyleri bilen kimseye, üzüntü, keder, şiddet, sıkıntı ve hastalıktan kurtulmaya delâlet eder.

* KURUYAN YER: Rüyada daha önce yaş olduğu halde sonradan kuruyan yeri görmek, bir mübarek âyetin işaretince korkudan emin olmaya delâlet eder.

Rüyada kuraklıktan dolayı hasta olduğunu görmek, sıkıntıya duçar olmak, rüya sahibinin Allahu Teâlâ’nın rızasının dışına malını harcamasına, borcunu ödemekten kaçındığı için de, üzerine Allah’ın azabının ineceğine alâmettir.

* KURU YONCA: Bir kimsenin rüyada kuru yonca veya hayvanları diğer yiyeceklerini görmesi, geniş ve çok rızka delâlet eder.

* KUSMAK: Bir kimsenin rüyada oruç olduğu halde kustuğunu ve onu tekrar yaladığını görmesi, borcunu ödemeye gücü yettiği halde onu ödemediğine ve bundan dolayı günaha battığına delâlet eder.

Rüyada bir kimsenin yemek veya kan ya da balgam kustuğunu görmesi, hayır ve menfaata, mal ve servete delâlet eder.

Rüyada leğen içine kustuğunu görmek, günahlardan tevbe etmeye işarettir.

Bazı kere de rüyada kusmak, rüya sahibinin haksız olarak almış olduğu bir şeyi tekrar sahibine iade etmesine işarettir. Bu hal ise, tevbe ve pişmanlıktır.

Rüyada süt içip sonra bal kustuğunu görmek, tevbe etmeye delâlet eder. Yine rüyada inci, yakut, bal kustuğunu görmek, doğru olarak Kur’ân-ı Kerim’i tefsir etmeye delâlet eder.

Rüyada kusuntu yemeği tekrar yuttuğunu görmek, yapılan bir bağıştan geri dönmeye alâmettir. Yine rüyada kusuntu yediğini görmek, mal, hayır ve şöhrete delâlet eder.

Rüyada çok çok kan kustuğunu görmek, fakir için mala, bir çocuğun dünyaya gelmesine veya yakın akrabalardan gurbette bulunan birinin evine dönmesine delâlet eder.

Bazı kere de rüyada kusmak, haram mala, günaha ve kötü işlere alâmettir.

Rüyada şarap kustuğunu görmek ise, günahtan tevbeye işarettir. Hasta bir kimsenin rüyada yılan kustuğunu görmesi, ecelin geldiğine delâlet eder ve o kimse vefat eder.

Denilmiştir ki: Rüyada kusmak, fakirler için hayra, zenginler için zarara delâlet eder.

* KUŞ: Rüyada tanınmayan bir kuşu görmek, Azrail (a.s.)’a delâlet eder. Çünkü ona çok kere ecel kuşu adı verilmiştir. Yine rüyada görülen ve tanınmayan kuş, hasta olan evden herhangi bir şeyi kaldırıp gökyüzüne uçsa, o evdeki hastanın vefatına delâlet eder.

Rüyada bir kuşun kendi üzerine düştüğünü görmek, gelecek bir misafire işarettir.

Rüyada görülen büyük kuşlar melik, reis, âlim, tüccar ve zengin kimselere delâlet eder. Su kuşlarını görmek, iki cihetten riyasete ve iki sultan tarafından hususi vazifelere nail olmuş şerefli kimselere delâlet eder.

Rüyada birçok kuşun başı üstünde uçtuğunu görmek, eğer ehilse, bir şehre vali olmaya veya reisliğe delâlet eder.

Rüyada kuşların sesi, sesle ağlamaya işarettir. Güzel bir sesle öten kuşları görmek, ister erkek ister dişi olsunlar, ses sanatkârlarına delâlet eder.

Kuş kümeleri görmek, onları yiyen yahut onlara rastlayan kimse için, altın, gümüş ve saltanata nail olmaya işarettir.

Bir kimsenin rüyada bir kuşun gökyüzünden gelip yanına indiğini görmesi, sevineceği bir müjdenin geleceğine delâlet eder.

Ibn-i Sîrîn (rh.a.) demiştir ki: Rüyada büyük kuş görmek, ulüvv-ü himmettir. Bir mahalde kuşların ötüştüklerini görmek, o yer için üzüntü, keder ve şiddete delâlet eder.

Rüyada bir kuş ile konuştuğunu görmek, izzet ve şerefe, elinde bir kuşun öldüğünü görmek, keder ve üzüntüye delâlet eder.

Bir kuşun gelip başı üstüne konduğunu görmek, menfaata ve faydaya ve hayırlı rızka işarettir.

Rüyada serçe kuşu görmek, kadri yüce bir zata delâlet eder. Bir serçe kuşu bulduğunu görmek, böyle büyük bir zatla muhabbete delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada bir dişi serçe kuşu bulduğunu veya aldığını görmesi, şeref ve iffet sahibi bir kadınla evlenmeye delâlet eder.

Rüyada elindeki serçe kuşunun uçtuğunu ve bir daha geri gelmediğini görmek, erkek veya kız çocuktan birinin vefatına işarettir.

  • * HÜDHÜD: Cafer-i Sâdık hazretleri demişlerdir ki: Rüyada hüdhüd kuşu görmek, dört türlü tâbir edilir:
    a) Uzaktan gelecek sahih haber,

b) Ulüvv-ü kadr,
c) Düşmana karşı zafer,
d) Fehim ve idrak…
Rüyada hüdhüdün etini ve tüyünü görmek, hayırlı mala işarettir.

  • * SÜLÜN: Cafer-i Sâdık (r.a.) demiştir ki: Rüyada Sülün görmek, beş vech ile tâbir olunur:

a) Güzel yüzlü ve güzel sözlü cevze,
b) Hasna ve müstesna ve hoş hizmetçi,
Fihrist’e dön
c) Okumuş, zarif ve halim evlat,
d) Güzel kelâm,
e) Kuvve-i natıkası yani konuşması güzel âlim…

  • * SIĞIRCIK: Rüyada sığırcık kuşu görmek, yalancı, hilebaz bir arkadaşa işarettir.

Cafer-i Sâdık demişlerdir ki: Rüyada sığırcık kuşu görmek, dört şekilde tâbir olunur:

a) Erkek evlat,
b) Helal rızık,
c) Mal,
d) Hayır ve menfaat..

Bazı kere de rüyada sığırcık görmek, çok yolculuk eden ve uzaklara gidip gelen kimseye delâlet eder.

  • * BÜLBÜL: Rüyada bülbül görmek, fasih konuşan, güzel sesli, iyi sözlü bir evlada delâlet eder. Evinde bülbül olduğunu görmek, böyle bir evlada veya böyle güzel konuşan bir arkadaşa işarettir.

Ebu Saidü’l-Vaaz demiştir ki: Rüyada bülbül görmek, dört vech ile tâbir olunur:

a) Zengin kimse,
b) Zengin ve iffetli kadın,
c) Kur’ân-ı Kerim hafızı,
d) Hayırlı evlat…

  • * BILDIRCIN: Rüyada bıldırcın görmek, uzaktan hâsıl olacak mal ve nimete delâlet eder. Bıldırcın avladığını veya tuttuğunu görmek, hiç ümit etmediği yerden Allah’ın izniyle gelecek rızka ve nimete işarettir.
  • * ÜVEYK: Ibn-i Sîrîn (rh.a.) demiştir ki: rüyada üveyk görmek, ahlâkı kötü, dini noksan ve insanlarla iyi geçinmez bir kadına delâlet eder. Rüyada bir üveyk tuttuğunu veya kendisine verildiğini görmek, öyle bir kadınla (bekâr için) evlenmeye delâlet eder.

Üveyk eti yediğini görmek, rızık ve mala işarettir.

  • * KEKLİK: Rüyada keklik görmek zevceye veya güzel bir hizmetçiye işarettir. Bir keklik tuttuğunu gören yakında evlenir. Keklik satın aldığını görmek, hizmetçi almaya alâmettir. Keklik eti yemek yeni elbise ile tâbir olunur.
  • * TARLA KUŞU: Rüyada tarla kuşu görmek, ahmak ve aptal bir kimse ile iş yapmaya delâlet eder. Tarla kuşu tuttuğunu veya satın aldığını görmek, hastalık ile tâbir olunur.

* KUŞAK: Rüyada kuşak görmek, babaya, erkek kardeşe veya amcaya işarettir.

Rüyada beline kuşak bağladığını görmek, ömrün yarısına eriştiğine delâlettir. Çok kuşak görmek onları giyen kimse için, uzun ömre delâlet eder.

Bazı kere kuşak çocuk ile de tâbir olunur.

Bir kimsenin rüyada üzerinde bezeksiz bir kuşak bulunduğunu görmesi, şerefli, aziz ve kuvvetli bir zata intisap etmeye ve ondan hayır ve nimete nail olmaya delâlet eder.

Fakir bir adamın rüyada beline kuşak bağladığını görmesi, zengin olacağına, sıkıntı ve şiddetten kurtulacağına işarettir.

Devlet reisinin rüyada beline kuşak bağladığını görmesi, kuvvetinin ve devletinin artacağına delâlet eder.

Eğer görülen kuşak altın ve zinetle bezenmiş ise, onlar da devletin vali ve idarecilerine işarettir.

Kuşağın süsleri eğer demirden ise, vali yardımcılarının kuvvetli ve şiddetli olduklarına işarettir.

Yüksek makamdaki bir kimsenin rüyada gümüş kuşak bağladığını görmesi, şöhret ve mal sahibi olacağına delâlet eder.

Bazı kere de rüyada kuşak görmek, kısa olursa, yarım bir ömre, uzun olursa, uzun ömre delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kuşak kuşandığını görmesi, herkes tarafından gıpta edilecek bir nimete ve rütbeye delâlet eder.

Nablusî (rh.a.) demiştir ki:

– Rüyada belinde kuşak bulunduğu yerde bir yılan bulunduğunu gören kişi, beline içinde para bulunan bir kemer kuşanır. Eğer belindeki kuşak iplikten ise o kişinin ömrünün yarısı geçmiştir. Bazı kere de kuşak görmek, posta arabasına binmeye delâlet eder.

* KUŞÇU: Kişinin rüyada kuşçu görmesi, hizmetçi ve köleleri satan bir adama işarettir. Bazan da kuşçu görmek, ferah ve geniş yerde toplanmaya delâlet eder.

Rüyada kuş gagası görmek, ona mâlik olan kişi için, yaygın bir şöhrete delâlet eder.

* KUŞ KANADI: Bir kimsenin rüyada kuş kanadı görmesi, mala ve menfaata delâlet eder. Bazı kere de çok kıymetli şeylere işarettir. Bazan da makam ve mevkiye delâlet eder.

Kuş kanadı şu şekilde de tâbir olunur:

a) Kılıç,
b) Bıçak,
c) Süngü,
d) Elbise,
e) Mal ve nimet.

Rüyada kuş tüyü görmek, hayır ve menfaate delâlet eder.

Kirmanî demiştir ki: Rüyada bir yere kuş tüyü doldurduğunu görmek, evlenmeye işarettir.

Eti yenen kuşun tüyünü görmek, helal mala işarettir. Eti yenmeyen kuşun tüyü de haram mala delâlet eder.

* KUŞ DARISI: Rüyada kuş darısı görmek, zorluk ve meşakkatle elde edilen mala işarettir.

Kirmani demiştir ki: Rüyada kuş darısı görmek, az veya çok, toplu veya dağınık, pişmiş veya çiğ olsun helal mala delâlet eder.

* KUŞ YEMİ: Rüyada kuş yemi görmek, şerif bir kimse tarafından gelecek helal mala delâlet eder.

* KUŞ PİSLİĞİ: Bir kimsenin rüyada kuşun kendi üzerine pislediğini görmesi, elbiseye işarettir. Bazı kere de Akbaba veya başka büyük kuşun insan üzerine pislemesi, devlet reisinin düşmesine delâlet eder.

* KUŞ TUZAĞI: Bir şey ümit eden kimsenin rüyada kuş tuzağı görmesi, ümidinin meydana gelmesine işarettir. Kaçak bir adamın kuş tuzağı görmesi, yakalanmasına delâlet eder.

Rüyada kuşun ağzı ile yavrusuna yem verdiğini görmek, sıkıntı ve darlığa, kötü işleri gizlemeye delâlet eder.

* KUŞ YUVASI: Rüyada kuş yuvası görmek, münzevî hayat yaşayan âbid kimselerin mescidlerine işarettir.

Yine kuş yuvası, zevceye, ticarette başarıya ve menfaata delâlet eder.

* KUTU: Rüyada kutu görmek, ne çeşit kutu olursa olsun, zevceye delâlet eder.

Bekâr bir kızın rüyada kutu görmesi, evlen mesine ve iyi bir adama delâlet eder.

Şeker ve helva dolu kutu görmek, güzel yüzlü, güzel sözlü ve tatlı dilli zevcedir. İçi biber dolu kutu ise bunun tam zıddı.

* KUVVET: Nablusî demiştir ki: Rüyada güçlüzlükten sonra kendisini kuvvetli hissetmek hastalığın uzamasına ve artmasına işarettir. Ancak, rüya sahibinin hayra erişmesi ve uzun bir ömre nail olması ümid edilir.

Bir kimsenin rüyada çok çok kuvvetli olduğunu görmesi, onun din ve dünyasında olan kuvveti ile tâbir olunur.

* KUYRUK: Kişinin rüyada kuyruk görmesi, teb’a ile tâbir edilir. Bundan dolayı rüyada kuyruğunun olduğunu görmek, halktan olan teb’aya delâlet eder.

* KUYRUKLUYILDIZ: Rüyada kuyruklu yıldız görmek, talihin ve bahtın açıklığına, sevinçli habere ve servete delâlet eder.

* KUYU: Bir kimsenin rüyada kuyu görmesi, hileye ve halkı aldatmaya işarettir.

Cafer-i Sâdık hazretleri demiştir ki: Rüyada kuyu görmek, beş vech ile tâbir olunur:

a) Evlenmek,
b) Âlim,
c) Büyük ve kerim bir zat,
d) Ölüm,
e) Merk ve hile…

Bazı kere de rüyada kuyu görmek, kadın ile, suyu da kadının malı ile tâbir olunur.

Rüyada bir kuyudan su içtiğini görmek, zevcesinin malı ile menfaatlenmeye işarettir.

Kuyunun suyunun taştığını görmek, hanımın salâhına ve malının telef olmasına delâlete der.

Ebu Saidü’l-Vaaz demiştir ki: Rüyada kuyu görmek için mal ve hayırlı zevceye, kadın için de güzel ahlâk sahibi kocaya delâlet eder. Kuyunun suyu yine mal ile tâbir olunur. Rüyada kuyunun dibine düştüğünü görmek, ölüme işarettir. Çünkü mezar da ölü için bir kuyu mesabesindedir.

Rüyada kuyuya indiğini fakat oradan gökyüzünü göremediğini görmek, mallarının hırsız tarafından çalınacağına delâlet eder. Yolcunun bu rüyayı görmesi, yolcunun kesilmesine işarettir.

Bazan da rüyada kuyuya düştüğünü fakat kendisini çıkararak bir kimse bulamadığını görmek, kabre delâlet eder.

Kirmani demiştir ki: Rüyada kuyu suyu içtiğini görmek, hastalığa, kuyuya indiğini görmek de zindana delâlet eder. Kuyudan çıktığını görmek, Allah’ın izniyle ferah ve sürura ermeye ve zindandan kurtulmaya alâmettir.

Rüyada zemzem kuyusunu bir mahalde görmek, o yere hayır sahibi ve salâh ehli bir kimsenin geleceğine delâlet eder.

Rüyada zemzem kuyusundan su içtiğini veya abdest aldığını görmek, hayır ve berekete ve hacca delâlet eder.

* KUYU ÇIKRIĞI: Bir kimsenin rüyada kuyu çıkrığı görmesi, din ve dünya işlerinde halka yardım eden çok faydalı ve kerim bir mümine delâlet eder.

Rüyada kuyudan su çekip onunla abdest aldığını ve abdestini tamamladığını görmek, üzüntü, sıkıntı, hastalık ve darlıktan kurtulmaya işarettir.

Bazı kere de kuyu çıkrığı görmek, hal ve hareketlerinde çok neşeli ve sevinçli bir hizmetçiye delâlet eder. Yine bu rüya, zevce ve çok konuşan bir çocuk ile de tâbir olunur.

* KUYUMCU: Kişinin rüyada kuyumcu veya işlenmiş altınları satan sarrafı görmesi, sevinç ve sürura delâlet eder.

Kuyumcu görmek şu vech ile de tâbir olunur:

a) Riya,
b) Yalan,
c) Hile,
d) Yaramazlık yapan kimse.

Bazı kere de rüyada kuyumcu görmek, güzel şiir söylemeye, birtakım cümleleri bir araya getirmeye, ilim, hidayet, sevinç, sürür, evlenmek ve evlada delâlet eder.

Denilmiştir ki: Kuyumcu, kendisinde hayır ve bereket olmayan şerli bir adamdır.

Kişinin rüyada tanımadığı bir kuyumcuyu görmesi, sözü dilediği kalıba döken ve yalan söz uyduran bir adama delâlet eder.

Nablusî demiştir ki: Rüyada altın ve gümüşü ateşten çıkarıp sonra yine ateşe sokup kızdırdığını gören kimsenin, yalancı olduğunu ve insanlar arasına fitne soktuğuna delâlet eder.

* KUYU TEMİZLEYİCİ: İnsanın rüyada kuyu temizleyicisi görmesi, sefere ve orta halli olmaya delâlet eder.

Hasta için bu rüya, ölüm ile tâbir edilir.

* KUZGUN: Rüyada kuzgun görmek, çocuğa, hizmetkâra işarettir. Kuzguna rastladığını veya mâlik olduğunu görmek, bir şehre vali olmaya delâlet eder. O kimse valiliğe ehil değilse hak olan bir söz söyler, fakat sözü tasdik edilmez.

Rüyada üzerine kuzgun düştüğünü görmek, yolunun kesileceğine işarettir.

* KUZU: Bilirsiniz ki, koyun bereketli ve faydalı bir hayvandır. Bu sebeple rüyada kuzu görmek, ana babasına itaat eden bir çocuk ile tâbir olunur.

Hanımı hamile olan kimsenin rüyada bir kuzu bağışladığını görmesi, doğacak çocuğun erkek olacağına işarettir ve o erkek çocukla müjdelenir.

Rüyada kuzu kestiğini görmek, aileden bir çocuğun ölümüne işarettir.

Rüyada bütün hayvanların küçük yavrularını görmek, onlara mâlik olan kimse için üzüntü ve kederdir. Çünkü onlarin terbiyesi ve büyütülmesi güçlük ve zahmet iledir.

Ancak insanların küçük kız çocukları dünyalığa delâlet eder.

* KUZU KULAĞI: Rüyada kuzu kulağı görmek, hastalıklardan şifaya işarettir.

* KUZU VE OĞLAK: Rüyada kuzu ve keçinin yavrusu olan oğlağı görmek, insanın çocuğuna delâlet eder. Rüyada kuzu veya oğlak keserek etini yediğini görmek, rüya sahibinin veya akraba dan bir kimsenin çocuğunun ölümüne delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada kendisine bir kuzu veya bir oğlak bağışlandığını görmesi, iyi ve temiz bir çocuğunun olacağına alâmettir.

* KÜÇÜK DÜKKAN: Rüyada kendi evinin kapısında küçük bir dükkan görmek, o evin hanımına delâlet eder. Bazı kere de, bu rüya, hanımın dost ve arkadaşlarına işarettir.

Rüyada bir dükkan üzerinde oturduğunu görmek, eğer ehilse velayete, şeref ve rütbeye delâlet eder.

Bazı kere de dükkan görmek, ana babaya delâlet eder. Çünkü ana baba, insanın varlığına ve yaşamasına sebeptir.

Bekâr bir adamın rüyada dükkanının hoş ve güzel koktuğunu görmesi, temiz ve pak bir hanımla evlenmeye delâlet eder.

* KÜÇÜK ÇOCUKLAR: Rüyada kendisine küçük, sevimli ve güzel yüzlü bir erkek çocuğun geldiğini görmek, iki veçhe ile tâbir olunur:

a) Melek,
b) Müjde.

Rüyada kendisini kundakta bağlı küçük çocuk olmuş görmek, dört şekilde tâbir olunur:

a) Malın elden gitmesi,

Bir kimsenin rüyada devamlı su içinde bulunan kuşu görmesi, geçimi su üzerinde olan adama veya takva sahibi kimseye ve temizliğe delâlet eder.

Rüyada yırtıcı ve paralayıcı büyük kuşu görmek, yabanî canavara ve yerdeki zehirli haşerelere işarettir.

Yine yaralayıcı ve fakat insanlar tarafından terbiye edilmiş bir kuşu görmek, izzete, devlete, şerefe ve faydalı rızka delâlet eder.

Rüyada şerri olmayan sadece hayrı olan bir kuşu görmek, korkudan emin olmaya, helal rızka ve elbiselere delâlet eder.

* KÜÇÜK SİNEK: Rüyada insanların kulaklarına giren küçük sinekleri görmek, halkın başında olan adam bir düşmana işarettir.

* KÜÇÜK TEPE: Rüyada küçük tepe görmek, dört veçhe ile tâbir olunur:

a) İzzet,
b) Hürmet,
c) Rif at,
d) Şan sahibi olmak.

Rüyada yüksek ve düz bir yerde küçük bir tepe görmek, gördüğü düz yerin büyüklüğü miktarınca, dünya genişliğine erişmeye işarettir.

Bir kimsenin rüyada kendisini yüksek bir tepe üzerinde görmesi, saltanat ve reisliğe, malın artmasına, rütbe ve şerefli olmasına delâlet eder.

Yine rüyada çamurdan küçük bir tepe üzerinde olduğunu görmek, mülk ve saltanata delâlet eder. İnsanlar topraktan yaratıldıkları cihetle, yer, insana delâlet ettiği için her yüksek tepe ve yerler, neseb, ilim, mal ve saltanat cihetiyle, şöhreti ve medhi diğer insanlardan yüce olan kimseye alâmettir.

Rüyada bir tepe veya yüksek bir yer üzerinde durup oraya raptedildiğini görmek, makamın yüksekliğine ve işin güzelliğine delâlet eder.

Bazı kere de yüksek yerler, güzel eve, yüksek mertebeye ve güzel bineğe işarettir.

Rüyada evlenmeyi arzu eden bir kişinin yüksek bir tepe veya yüksek bir yerde bir şey üzerinde olduğunu görmesi, zengin, şerefli ve medhe lâyık bir hanımla evlenmeye delâlet eder.

Hasta adamın rüyada yüksek bir tepe üzerinde olduğunu ve altında da insanlar bulunduğunu görmesi, onun tabutuna ve mezarına işarettir.

Rüyada yüksek bir mekânda halka hitap ettiğini veya ezan okuduğunu görmek, mülke ve saltanata delâlet eder.

Yine bu rüya, hâkimlik, fetva, ezan ve hitabet gibi şöhret veren ve halkın şereflilerinin ve keremlilerinin bulundukları bir makama delâlet eder.

Rüyada yüksek ve düz arazisi olan bir tepe görmek, o düzlük arazinin genişliği nisbetinde insanlar arasında şöhreti ve namı yaygın bir kişiye delâlet eder.

* KÜF: Rüyada küf görmek, nice zaman kendisiyle görüşülmeyen bir arkadaşla buluşmaya delâlet eder.

* KÜFFAR: Rüyada kendi evine bir müşrik girdiğini ve fenalık etmek istediğini görmek, azılı ve hain düşmanlara delâlet eder.

Rüyada bir kâfirin eline esir düştüğünü görmek, üzüntü, keder, gam ve şiddete işarettir. Bir kâfiri esir aldığını görmek, üzüntü ve kederden halâs olmaya delâlet eder.

* KÜFÜR: Nablusî demiştirki: Rüyada Allahu Teâlâ’nın nimetlerini inkâr zenginliğe işarettir. Küfür, kurtuluşu olmayan ve ilâsı bulunmayan bir illettir. Küfür, zulümdür.

Bundan dolayı rüyada kâfir olduğunu gören kimse, zevk ve sefaya düşkün ve halka zulmeder.’

Şunu da biz ilave edelim ki, kâfir evvelâ kendi nefsine zulmetmiştir. Çünkü kendisini yaratan ve nimetleriyle rızıklandıran Rabbini tanımamak, cehenneme razı olmaktır.

Bu ise, kişinin kendi nefsine bile bile zulümdür.

Ekseri zenginlerin ne halde olduğu da aşikârdır. Zevk, sefa, har vurup harman savurmak ve öteleri hiç düşünmemek. İşte ahmaklık budur. Ve yukarıdaki rüyanın tâbiri böyle anlaşılmalıdır.

Bir kimsenin rüyada kendisini zevk ve sefaya düşmüş görmesi, dinin bozukluğuna işarettir ve onun itikadı bozulur. Rüyada sapıklığa düştüğünü görmek, hataya düşmeye delâlet eder.

Denilmiştir ki: Küfür, hakkı inkâr etmektir. Ve yine küfür, ihsanda bulunan kimsenin nimetini veya sözünü inkâr etmektir.

Bazı kere de rüyada küfür, dinde fitneye düşmeye ve adam öldürmeye delâlet eder.

* KÜKÜRT: Kişinin rüyada kükürt görmesi, fazla yalancı ve sözünde durmayan bir adama delâlet eder. Çünkü kükürt gümüşle karıştığı zaman, gümüşün rengini değiştirir. Kükürt kötü koktuğu için de haram mal ile tâbir olunur.

Rüyada kükürt ve kibritle aydınlık olması için mum, kandil veya herhangi bir şey yaktığını ve alevlendirdiğini görmek, hidayet ve menfaata, üzüntü ve kederin gitmesine delâlet eder.

* KÜL: Rüyada ateş külü görmek, haram mal ile tâbir olunur. Bazı kere de kül görmek, üzüntüye, göz ağrısına, hidayetten sonra sapıklığa delâlet eder.

Bir kimsenin rüyada küle rastladığını veya onu yüklendiğini yahut topladığını görmesi, faydasız olan batıl söz ve ilmi toplamaya işarettir.

Rüyada fırınlardan toplanan külü görmek, sadakadan biriktirilen mala veya faydası olmayan boş söze elâmettir.

* KÜLAH: Rüyada kendisine bir külah verildiğini görmek, uzak bir sefer ile tâbir olunur ve o kimse bir yolculuğa çıkar.

Yine külah görmek, reislik veya yolculuğa yahut bekâr için evlenmeye veya hizmetçiye delâlet eder.

Rüyada başına güzel bir külah geçirdiğini gören kimse, izzet ve devlete erişir. Uyanıkken giydiği külah ve takkelerden birisini rüyada görmek, rüya sahibinin fevkinde olan âmirine veya baba, amca, ya da âlim bir kimseye delâlet eder.

Rüyada külahının başından düştüğünü görmek, âmirden ayrılmaya veya işinden azledilmeye delâlet eder.

Rüyada külahını tersine giydiğini görmek, memurlar için, âmirinin ona kızmasına ve öfkelenmesine işarettir.

Rüyada başına giydiği külahın salih kimselerin giydiği külahlardan olduğunu görmek, rüya sahibinin salihlere benzemesine ve onların eserlerini okumasına delâlet eder.

Bekâr bir kadının rüyada başında takke olduğunu görmesi, evleneceğine işarettir.

Hamile kadının görmesi, erkek bir çocuğa delâlet eder. Çünkü külahı erkekler giyer.

Bazı kere takke ve külah görmek, takva ve veraya da işarettir.

Rüyada başında samurdan veya tilki ve sincap derisinden bir takke olduğunu görmek, rüya sahibi tüccar ise, pis şeyler ile ticaret yaptığına delâlet eder. Âmir ise, zalimlik ile tâbir olunur.

* KÜLAHÇI: Rüyada külah ve takke yapan veya satan kimseyi görmek, halkın giydiği külahların değer ve miktarınca riyaset sahibi bir zata işarettir.

* KÜLHAN: Kişinin rüyada hamam külhanı görmesi, üzüntü, keder, sıkıntı ve şüphelere alâmettir. Rüyada alçı ve kireç ocağını görmek:

“Çünkü taşın öylesi vardır ki, ondan ırmaklar kaynar, öylesi vardır ki, yarılıp ondan su fışkırır, öylesi de vardır ki, Allah korkusuyla yukarıdan aşağı düşer.” (Bakara: 57)

mealindeki âyetin gereğince âlimleri kötülemeye, onlara tariz yapmakla meşgul olmaya ve onlar hakkında kötü söz söylemeye işaretler.

Rüyada kiremit ocağı görmek, haddi tecavüz, zulüm ve küfre delâlet eder. Zira kiremit ocağı Firavunların icat ettikleri bir şeydir.

Bazı kere de hamam külhanı görmek, cehennem ve cehennem ehline, zindana ve zindandaki hapislere delâlet eder.

* KÜLHANBEYİ: Rüyada külhanbeyi görmek, şecaate, cesur bir kimse ile arkadaşlığa ve doğru söze delâlet eder.

* KÜLÜNK: Rüyada külünk görmek, iyi ve güzel şeylere, kalbin kuvvet bulmasına ve mala delâlet eder.

* KÜMES: Rüyada tavuklara mahsus kümes görmek, berekete, eve, sevinç ve feraha delâlet eder. İçi civcivlerle dolu kümes görmek, iyi bir kadınla evliliğe, hayırlı bir hizmetçiye ve rızka delâlet eder.

*KÜRDAN: Rüyada kürdan görmek, helâl rızka, temizliğe, tevbe ve istiğfara ve hatadan dönmeye delâlet eder.

Yine rüyada kürdan görmek, işçiye, çocuğa ve menfaatli bir hizmetçiye işarettir.

* KÜRDANCI: Rüyada kürdancıyı görmek, rüya sahibinin malını yiyen ve malına noksanlık getiren hane halkına delâlet eder. Çünkü kürdan yürüdüğü zaman süpürge gibidir. Dişler o kişinin ehl-i beytidir. Dişleri temizlemek de malı temizlemektir.

Bazan da kürdancıyı görmek, hastalıklardan şifaya ve sünnet-i seniyyeye tâbi olmaya delâlet eder.

* KÜREK: Rüyada kürek görmek, faydalı ve menfaatli kimselere delâlet eder. Çünkü insan kürekle birçok işini görür ve ondan faydalanır.

Rüyada yeni bir kayık küreği aldığını görmek, işlerinde kendisine yardım edecek bir dosta delâlet eder.

* KÜREK KEMİĞİ: Rüyada kürek kemiği görmek, kadın ile tâbir olunur. Bazan da kürek kemikleri, kuvvet ve kudrete işarettir.

Rüyada kendi omuzunda ağır bir yük olduğunu ve onu taşımaktan âciz kaldığını, ona kuvveti yetmediğini görmek, rüya sahibinin birçok günah işlediğine delâlet eder.

* KÜRK: Bir kimsenin rüyada kış mevsiminde kürk giydiğini görmesi, hayır isabet edeceğine, fakirlik ve ihtiyacını onunla gidereceğine delâlet eder.

Çünkü fakirlik soğuk gibidir. İnsanı soğuktan muhafaza eden kürk, bu sebeple menfaata delâlet eder.

Rüyada kürk görmek beş veçhe ile de tâbir edilmiştir:

a) Refah,
b) Zenginlik,
c) Helal kazanç,
d) Rütbe ve makam,
e) Bekar için evlilik.

Rüyada ve yaz gününde kürk giydiğini görmek, üzüntü ve keder içinde gelecek menfaata ve hayra delâlet eder.

Tilki derisinden kürk görmek, hilekâr ve dubaracı bir kimseye delâlet eder. Çünkü tilki hayvanların en kurnazıdır. Kaplan derisinden kürk görmek, zalim kimselere işarettir.

Rüyada koyun derisinden mamul kürk görmek, şerefli ve iti-mad edilecek bir kimseye delâlet eder.

Sincap derisinden yapılan kürk, izzet, böbürlenmek, gurur ve ‘ dinsizlikle beraber rütbeye de işarettir.

Rüyada bir kürkü veya bir keten bezini düzenlediğini görmek, hiç ümit edilmeyen yerden bir şeyin gelmesine delâlet eder.

* KÜRKÇÜ: Rüyada ve yaz mevsiminde kürkçüyü görmek, üzüntü, keder ve hastalıklara delâlet eder. Çünkü kürk yaz mevsiminde giyilmez. Bu rüyanın kış mevsiminde görülmesi, sıhhat, afiyet, şenlik, üzüntü ve kederden kurtulmaya alâmettir.

Kürkçü görmek, bazı kere de helâl kazanca ve rızka delâlet eder.

* KÜRSÜ: Bir kimsenin rüyada kürsü görmesi, devlet başkanı tarafından meydana gelecek yüceliğe veya kadına delâlet eder.

Rüyada demirden kürsü görmek, kuvvet ve yardımcıya işarettir. Ağaç kürsü, nifakla beraber az bir kuvvete ve yardımcıya işarettir.

Kürsü rüyası şu şekilde de tâbir edilmiştir:

a) İzzet ve yücelik,
b) Zevce,
c) Evlat,
d) Yüksek evler,
e) Çok mal,
f) Elbise..

Âlim ve fazıl bir kimsenin rüyada göklerin üzerindeki kürsüyü görmesi, derecesinin yükselmesine ve yüksek rütbelere delâlet eder.

Rüyada bir kürsü üzerinde oturduğunu görmek, bir kimsenin velisi veya varisi olmaya delâlet eder. Eğer hüner sahibi bir kişi ise kendisine bir memuriyet verilir ve o makamda yükselir.

Rüyada üzerinde elbise olan bir kürsü yahut sedir üstünde oturduğunu görmek, büyük bir ilme, acil bir hayra, çabucak yapılan bir iyiliğe, izzet ve rütbeye delâlet eder.

Hamile bir kadının rüyada kürsü üzerinde oturduğunu görmesi, doğum yaparken ebenin üzerine oturacağı sandalyeye işarettir.

Yine kürsü üzerinde oturmak, oturan kimse için kürsünün kıymeti, güzelliği, yüksekliği ve yeniliği nisbetinde ahiretçe kurtuluş ve felaha delâlet eder.

Rüyada bir kürsüye rastladığını ve üzerine oturduğunu görmek, saltanata veya kürsünün kıymet ve şekline göre bir kadınla evlenmeye alâmettir.

Rüyada kürsünün kırılıp parçalandığını görmek, rüya sahibinin veya zevcesinin ölümüne işarettir.

Bazı kere de rüyada kürsü görmek, hamile kadın için sıkıntıdan kurtulmaya, bekâr için evlenmeye ve evli için de çocuğa delâlet eder.

* KÜP: Rüyada küp görmek, zina eden kadın ile tâbir olunur. Her küpün tâbiri onun kıymetine göre yapılır.
Rüyada şarap küpü görmek, hazineye delâlet eder. içinde su bulunduğu halde bir evin içindeki küp, zengin ve kederli bir kadına işarettir.

Rüyada, yol üzerinde yapılmış su küpü görmek, Allah yolunda çok infakta bulunan bir kimseye delâlet eder. İçinde sirke bulunan küp görmek, takva ve vera sahibi bir adama işarettir.

Bazı kere de küp, evin idarecisine, onun mahzen ve dükkanına ve hamile zevcesine delâlet eder.

Toprağa gömülmüş bir küp görmek, görülmemiş derecede ele geçecek bir servete ve mirasa delâlet eder.

* KÜPE: Cafer-i Sâdık hazretleri demişlerdir ki: Rüyada küpe görmek, dört veçhe ile tâbir olunur:

a) Zinet ve ziyade ilim,
b) Kur’ân-ı kerim’i öğrenmek,
c) Şeref ve makam,
d) Talak sebebiyle hüzün ve gam.

Rüyada kulaklarında gümüş küpeler görmek, Kur’ân-ı Kerim’i ezberlemeye delâlet eder.

Yine rüyada kulağındaki küpelerin her birinde inciler olduğunu görmek, Kur’ân-ı Kerim’i ezberlemeye delâlet eder.

Yine rüyada kulağındaki küpelerin her birinde inciler olduğunu görmek, Kur’ân-ı Kerim’i ve din ilimlerini hıfzetmeye, hayır ve berekete delâlet eder.

Rüyada kulağında gümüş küpe gören hamile kadın erkek çocuk doğurur.

Bir kimsenin rüyada hanımının veya hizmetçisinin kulağında küpe görmesi, ticarete işarettir ve o kişi işinden kazançlı çıkar.

Yukarıda da ifade edildiği gibi, rüyada kulaklarında incili küpe görmek, dünya bezeklerinden güzellik ve mala ve güzel bir sesle Kur’ân-ı Kerim’i ezberlemeye delâlet eder.

Rüyada erkek çocuğun kulağında küpe görmek, süs ve zinete işarettir. Bekâr bir kız küpelerden birini görse, bu rüya, onun evlenmesine delâlet eder.

Hamile bir kadının kulağında küpe görmesi, karnındaki çocuğun erkek olduğuna alâmettir. Eğer küpe gümüşten ise, onun çocuğu Kur’ân’ın yarısını ezberlemeye muvaffak olur. Eğer altından olursa Kur’ân’ın tamamını ezberler. Küpe incisiz ise, o çocuk sesle şarkı ve türkü çağırır.

Nablusî (rh.a.) demiştir ki: Rüyada buluğ çağına girmiş çocuk ve erkeklerin kulağında küpe görmek, makbul değildir. Çünkü onlar için küpe takmak ayıptır ve onlara inecek kötü bir şeye veya akıl noksanlığına delâlet eder.

Rüyada kendi kulağında küpe görmek, güzel, ahenkli şeyleri dinlemeyi sevmeye işarettir. Yine kulağında birçok küpeler olduğunu görmek, Kur’ân-ı Kerim’i ezberlemeye, halk içinde şeref ve itibar göreceği bir ilme delâlet eder.

Bazı kere de küpe, nasihata ve güzel öğütlere delâlet eder. Çünkü bu sözüm kulağına küpe olsun derler.

Küpe, kadın için kocasına, küpenin salkımları da çocuklarına işarettir.

Rüyada hanımının veya hizmetçisinin kulağında salkımla süslü küpeler görmek, ele geçecek mala, menfaat ve hayıra delâlet eder.

Küpe, erkek için ilmen çok yüksek derecelere de alâmettir.

* KÜTÜPHANE: Rüyada içi dinî kitaplarla dolu bir kütüphane görmek, ilme meraka, makam ve rütbeye delâlet eder.

Bomboş bir kütüphane görmek, üzüntü, keder ve sıkıntıya delâlet eder.

Rüyada kütüphaneden bir tefsir alıp okuduğunu görmek, izzet, şeref ve makama işarettir.

Yağmıştır bu âlemde çoğunun bahtına kar, Rüya bu, kimine mâh, kimine zühre çıkar!

***

rüya tabirleri,k harfiyle başlayan rüya tabirleri, hadis, İmam Nablusi, rüya, rüya hakkında hadisler, Rüya Tabirleri, Ömer Nasuhi Bilmen, Rüyanın çeşitleri, rüyanın mahiyeti, rüyanın anlamı, rüya tabirleri, rüyalar hakkında, ruya tabirleri, ruya, rüya,

Add a Comment

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir