Ölümün Duyurulması

Ölümün Duyurulması Son nefesini vermiş olan Müslümana yapılacak ilk hizmet, “İnnâ lillahi ve innâ ileyhi râciün” dedikten sonra durumun derhal yakınlarına, komşulara ve ilgili mercilere bildirilmesidir. Ölüm olayı gerçekleştikten sonra bunu, çevreye ve ölünün sevenlerine, ev sahiplerine, cenazenin çabuk kaldırılmasını, namazın kalabalık bir topluluk tarafından kılınmasını sağlamak ve insanlara ölümü hatırlatması açısından duyurulmasında bir sakınca

Ölüyü Son Bir Kez Öpmek

Ölüyü Son Bir Kez Öpmek Ölen bir mümini, defnedilmeden önce son bir kez öpmek câizdir. Hz. Aişe [radıyallahu anhâ] demiştir ki: “Resülullah [sallallahu aleyhi vesellem] vefat etmiş olan Osman b. Maz‘ûn’un [radıyallahu anh] yanına girdi, yüzünü açtı, sonra onu öptü ve ağladı. Hatta ben göz yaşlarının yanağına akmakta olduğunu gördüm.” (Ebû Davud, Cenâiz, 36.) Hz. Ebü

Kocası Vefat Eden Kadının Yası

Kocası Vefat Eden Kadının Yası Kocası vefat eden kadının durumuna gelince: O, kocasının arkasından hem sabredecek hem de vefasının bir ifadesi olarak dört ay on gün koku sürünmeyecek, süslenerek giyinmeyecektir. Esasen kadının da fıtraten, böyle bir süreye ve bu süre içerisinde sade bir hayat sürmeye ihtiyacı vardır. Dinimizin koyduğu hüküm de

Ölenin Ardından Yas Tutmak

 Yas Tutmak Dinimiz, ölenin ardından, yanaklarını, yüzünü, dizlerini döverek, avaz avaz bağırarak yaka paça ve elbiseleri yırtarak, yüzünü, gözünü tırmalayarak, saçını başını yolarak ağlamayı, siyah elbiseler giyerek ve tıraş olmayarak yas tutmayı haram kılmıştır. Bu tür davranışlar ilâhî takdire rıza göstermemek ve Allah’tan şikâyetçi olmak manasına geldiği gibi, yaşayan insanları ve hatta ölenin ruhunu da rahatsız

Küçük Yaşta Ölen Çocuklar

Küçük Yaşta Ölen Çocuklar Müminlerin küçük yaşta ölen çocukları, ailelerine şefaatçi olurlar. Şefaat etme hakkını Allah Teâlâ, başta Peygamberimize [sallallahu aleyhi vesellem] olmak üzere tüm nebîlere, meleklere, Allah’ın sevgili kulları olan velilere, şehitlere ve küçük yaşta vefat eden mümin çocuklara vermiştir. Çocukların ahirette şefaatçi olmalarının temelinde, elbette onları Allah’ın bir ikramı bilmek, Allah onları aldığı